Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2013/9944 E. 2014/2270 K. 24.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/9944
KARAR NO : 2014/2270
KARAR TARİHİ : 24.02.2014

MAHKEMESİ : Solhan Kadastro Mahkemesi
TARİHİ : 03/07/2013
NUMARASI : 2006/261-2013/75

Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı M.. A.. vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Kadastro sırasında .. Köyü 187 ada 7 parsel sayılı 6832,57 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, belgesizden, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle, M.. A.. adına tespit edilmiştir.
Davacı A.. S.., taşınmazın babası M.. S..’den kaldığını, babasının ölümü ile de kendi zilyetliğinde bulunduğunu ileri sürerek, adına tescili istemiyle dava açmıştır. Davacı, davanın devamı sırasında öldüğünden, miraçıları davaya devam etmiştir. Müdahil Hazine taşınmazın orman niteliği ile Hazine adına tescili istemi ile davaya katılmıştır.
Mahkemece, davacı A.. S.. mirasçılarının davasının reddine, müdahil Hazinenin davasının kabulüne, dava konusu taşınmazın orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı M.. A.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4.maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman sınırları dışında bırakılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına göre, dava konusu taşınmazın, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda; açık alanda kaldığı, eğimlerinin % 3 – 6 olduğu, öncesi itibariyle orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşılmıştır. Dava konusu taşınmazın komşuları, 187 ada 2, 3, 5 ve 9 sayılı parsellerin hükmen kişiler adına kesinleştiği anlaşıldığından, 6831 sayılı Kanunun 17/2. maddesi kapsamında orman içi açıklığı da değildir. Ziraat bilirkişi raporuna göre de, 3. sınıf sulu tarım arazisi vasfında olduğu belirlenmiştir. Keşif sırasında, taşınmaz başında dinlenilen mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarına göre, 20 yıldan fazla zamandan beri davalı ve ataları tarafından nizasız fasılasız malik sıfatı ile tarım arazisi olarak kullanıldığı anlaşılmıştır. Bu durumda davalı yararına 3402 sayılı Kanunun 14. ve 17. maddelerinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlendiğinden, mahkemece davanın reddine, tesbit gibi davalı adına tescile karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı M.. A.. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 24 /02/2014 gününde oy birliği ile karar verildi.