Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2013/9496 E. 2014/1047 K. 23.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/9496
KARAR NO : 2014/1047
KARAR TARİHİ : 23.01.2014

MAHKEMESİ : Kahramanmaraş Kadastro Mahkemesi
TARİHİ : 05/07/2013
NUMARASI : 2008/88 – 2013/87

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Kadastro sırasında, K. Maraş İli, Merkez Yenicekale İlçesi,.. Köyünde kain 151 ada ve 230 ve 242 parsel sayılı taşınmazlar, Şubat 1926 tarih, 73 sıra nolu ve geldisi Nisan 1339 tarih 55 sıra nolu tapu kayıtlarına dayanarak 2008 tarihinde davalılar adına tesbit görmüştür.
Davacılar da yine Şubat 1926 tarih 73 sıra nolu ve geldisi Nisan 1339 tarih, 55 sıra nolu tapu kayıtlarına dayanarak dava konusu taşınmazların kadastro tespitlerinin iptali ile adlarına tescili istemiyle dava açmışlar, Hazine ve H.. Ş.. davaya müdahil olarak katılmıştır.
Mahkemece, davacıların ve davalıların zilyetliklerini ispat edemedikleri, davaya ve kadasto tesbitlerine dayanak tapuların dava edilen yere uymadığı gerekçesiyle davacıların davasının reddine, aynı gerekçe ile müdahil H.. Ş..’in davasının reddine, dava konusu yerlerin orman vasfında olduğu kanaatine varılarak müdahil Hazinenin davasının kabulü ile tesbit tutanaklarının iptal edilerek dava konusu 151 ada ve 230 ve 242 parsel sayılı taşınmazların Maliye Hazinesi adına tesciline karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Dava konusu yerde 3402 sayılı Kanun gereği ve 14.02.2005 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2B uygulama çalışması yapılmış olup, dava konusu taşınmazlar tahdit dışında bırakılmıştır.
Dosya arasında mevcut müştereken hazırlanmış bilirkişi kurulu raporu ve yapılan orman araştırması, taşınmazın öncesinin niteliğini ve hukukî durumunu belirlemeye yeterli ve kanaat verici değildir. Yetersiz rapora dayanılarak hüküm kurulamaz.
Mahkemece, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmazlar ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazların öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hakim gözetiminde, taşınmazların dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli, fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulanacak orman tahdit haritası ile irtibatlı, taşınmazların konumunu gösteren orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazların konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri ayrı renklerle işaretli ve bilirkişilerin onayını taşıyan, duraksamaya yer vermeyecek nitelikte kroki düzenlettirilmeli, yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazların konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
Kabule göre ise; davalı Hazine taşınmazların orman olarak Hazine adına tescilini talep ettiği halde, mahkemece, hüküm fıkrasında taşınmazların nitelik olarak orman vasfında olduğu belirtilmeden hüküm kurulması doğru değildir. Ayrıca dava konusu parsellerin kadastro tesbitlerinin iptali ile Hazine adına tesciline karar verilmesi gerekirken, kadastro tesbit tutanaklarının iptali ile Hazine adına tesciline karar verilmesinde doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalıların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 23/01/2014 günü oy birliği ile karar verildi.