YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/9057
KARAR NO : 2014/726
KARAR TARİHİ : 20.01.2014
MAHKEMESİ : Uludere Kadastro Mahkemesi
TARİHİ : 12/12/2012
NUMARASI : 2010/26-2012/15
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı H.. Ç.. ve davalı C..B.. tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında G…K.., 524 ada 1 parsel sayılı 28014,33 m2 yüzölçümlü taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle belgesizden tarla niteliği ile davalı adına tespit edilmiştir.
Davacı, taşınmazın kendisine ait olduğunu ileri sürerek dava açmıştır. Mahkemece, taşınmazın 6831 sayılı Kanunun 17/2. maddesine göre orman içi açıklığı olması nedeniyle davanın reddine, çekişmeli taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tesbitine itiraz niteliğindedir.
Mahkemece, taşınmazın fen bilirkişisi raporuna göre orman içi açıklığı niteliğinde olması nedeniyle orman niteliği ile Hazine adına tesciline karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya içeriğine ve saptanan delillere uygun düşmemektedir. Kadastro sırasında taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak davalı C..B.. adına tesbit edilmiş; davacı, taşınmazın kendisine ait olduğunu ileri sürerek dava açmıştır. Dava ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 3402 sayılı Kanunun 30/2. maddesinde öngörülen üç ayrık halden mevcudiyeti halinde gerçek hak sahibi adına tescile karar verilebileceği öngörülmüştür. Somut olayda; bu üç ayrık halden hiç birisi mevcut bulunmamaktadır. Gerek Hazine, gerekse Orman Yönetimi, tesbite itiraz etmedikleri gibi açılan davaya yöntemine uygun katılımları da yoktur. Mahkemenin ara kararı ile davaya dahil edilmesi Orman Yönetimine taraf sıfatını kazandırmaz. Hal böyle olunca; uyuşmazlığın, davanın, tarafları ile iddia ve savunmaları ve gösterdiklerini delillerle sınırlı olarak çözümlenmesi gerekirken, değerlendirmede yanılgıya düşülerek dava reddedildiği halde, taşınmazın orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş olması doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı H.. Ç.. ve davalı C.. B..’in temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 20.01.2014 günü oy birliği ile karar verildi.