Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2013/9049 E. 2014/727 K. 20.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/9049
KARAR NO : 2014/727
KARAR TARİHİ : 20.01.2014

MAHKEMESİ : Menderes 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 27/12/2011
NUMARASI : 2005/1057-2011/1033

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine ve davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı, dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği Ö.. K.. G.. mevkiinde bulunan taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyedliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yararına oluştuğunu iddia ederek, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre adına tescilini istemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 26.10.2009 tarihli fen bilirkişisi raporunda (B) ile gösterilen 2221,89 m²’lik bölümün davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine ve davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tescili istemine ilişkindir.
Menderes Kadastro Mahkemesinin 04.06.2013 tarih ve 2013/301 sayılı yazısı ekinde gönderilen kadastro tutanak örneklerine göre, yörede 2013 yılında 3402 sayılı Kanunun Ek-8. maddesi gereğince kadastronun yapıldığı ve çekişmeli taşınmaz hakkında 1123 ada 13, 14 ve 15 parsel numaraları ile kadastro tutanaklarının düzenlendiği, tutanakların malik hanelerinin bu dava nedeniyle açık bırakılarak kadastro mahkemesinin 2013/301 sayılı dava dosyasına gönderildiği anlaşılmaktadır. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 27. maddesinde “mahalli hukuk mahkemelerinde görülmekte olan kadastro ile ilgili henüz kesinleşmemiş bulunan taşınmaz mala ilişkin davalar hakkında o taşınmaz için kadastro tutanağı düzenlendiği tarihte, bu mahkemelerin görevi sona erer ve davalara ait dosyalar resen devrolunur” denilmektedir.
Görev, kamu düzeni ile ilgili olup, mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden görülmesi gerekir.
O halde, davanın kadastro mahkemesinin 2013/301 sayılı dosyası ile birleştirilmek üzere görevsizlik kararı verilmelidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekili ve Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 20/01/2014 günü oy birliği ile karar verildi.