Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2013/892 E. 2013/1574 K. 19.02.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/892
KARAR NO : 2013/1574
KARAR TARİHİ : 19.02.2013

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı … Yönetimi, dava dilekçesinde;… Köyü 630 nolu, 4820 m2 yüzölçümlü taşınmazın davalılar adına tarla vasfında tapuda kayıtlı olduğu, taşınmazın 4817,484 m²’lik alanın kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kaldığını iddia ederek, 4817,484 m²’lik alanın tapunun iptali ile orman niteliği ile Hazine adına tesciline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, taşınmazın 4817,484 m²’lik alanın kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığı gerekçesiyle davanın kabulüne ve orman kadastro haritasında kordinatları belirtilen ve orman kadastro haritasında taralı 4817,484 m²’lik alanın tapu kayıtlarının iptali ile orman niteliği ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, davalının müdahalesinin men’ine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman tahdidine dayalı tapu iptali ve tescil ile müdahalenin önlenmesine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 21.04.2008 tarihinde ilân edilen orman kadastrosu ve 2/B ile 1982 yılında yapılıp kesinleşen arazi kadastro çalışması vardır.
Mahkemece, yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuş ise de varılan sonuç dosya içeriğine uygun düşmemektedir. Şöyle ki; Türk Medenî Kanunun 683. maddesi uyarınca mülkiyet hakkı bulunan malik hukuk düzeninin sınırları içerisinde o şey üzerinde yararlanma, kullanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir. Yine aynı hüküm uyarınca, haksız bir elatma varsa, anılan hüküm, malike her türlü haksız elatmanın önlenmesini isteme yetkisi de tanımıştır. Somut olayda, davanın açıldığı tarihte dava konusu taşınmaz davalı adına tapuda kayıtlıdır. Davalı, dava tarihinden önce taşınmaz üzerinde tapu kaydına dayanarak tasarruf ettiğinden, davalının dava konusu taşınmaza haksız bir elatmasından söz edilemez. Bu itibarla, Orman Yönetiminin elatmanın önlenmesini ilişkin talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü yolunda hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
Kabule göre de, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, orman tahdidi içinde kalan taralı 4820 m² olarak hesaplandığı halde, hüküm fırkasında taralı alan olarak 4817,484 m² eksik hesapla karar verilmesi, usûl ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ : Yukarda açıklanan nedenlerle; davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 19/02/2013 günü oy birliği ile karar verildi.