Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2013/8255 E. 2014/156 K. 07.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/8255
KARAR NO : 2014/156
KARAR TARİHİ : 07.01.2014

MAHKEMESİ : Şiran Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 07/05/2013
NUMARASI : 2012/3 – 2013/79

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı A.. T.. tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Yörede 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi gereğince yapılan orman sınırlandırılması sırasında S..K.., 110 ada 1 parsel sayılı 14142041 m² yüzölçümündeki taşınmaz, orman niteliği ile Hazine adına tesbit edilmiştir.
Davacı gerçek kişi, zilyetliğe ve vergi kaydına dayanarak, sınırlarını bildirdiği taşınmazın kadastro sonucu tescil harici bırakıldığını iddia ederek, adına tescili istemiyle kadastro mahkemesine dava açmıştır.
Kadastro mahkemesince tutanak tutulmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilerek asliye hukuk mahkemesine dosya aktarılmıştır. Asliye hukuk mahkemesince, taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Yörede 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi gereğince yapılan orman sınırlandırılması 12/10/2011 – 10/11/2011 tarihleri arasında ilâna çıkarılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına ve kararın dayandığı gerekçeye göre, davacı tarafından 110 ada 1 sayılı orman parseli hakkında açılan tapu iptali ve tescil davasında mahkemece davanın reddine karar verilmiş ise de, davacı 19/10/2011 tarahinde dava açtığı, kadastro tutanağı 12/10/2011 ilâ 10/11/2011 tarihleri arasında ilân edildiği, bu nedenle, kadastro tutanağının eldeki dava tarihine göre kesinleşmediği anlaşılmaktadır. Taşınmazın kadastro tutanağı kesinleşmediğine göre, görevli mahkeme, genel mahkeme olmayıp kadastro mahkemesidir.
Görev, kamu düzenine ilişkin olup; temyiz edenlerin sıfatına bakılmaksızın, yargılamanın her aşamasında res’en gözetilmelidir. Bu sebeple, mahkemece yapılacak iş: çekişmeli taşınmazın kadastro tutanağı kesinleşmediğinden, davaya bakma görevinin kadastro mahkemesine ait olduğu düşünülerek görevsizlik kararı vermekten ibarettir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı gerçek kişinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer yönlerin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 07/01/2014 günü oy birliği ile karar verildi.