Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2013/775 E. 2013/5884 K. 21.05.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/775
KARAR NO : 2013/5884
KARAR TARİHİ : 21.05.2013

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki yargılamanın yenilenmesi davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı … Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı …, 16.12.2008 günlü dilekçesiyle … Köyü 749 sayılı parselin tapuda kendi adına kayıtlı iken, Orman Yönetimi tarafından kesinleşmiş orman kadastro sınırları içinde bırakılan bölümünün tapu kaydının iptali istemiyle açılan davanın, orman sınırları içinde kalan bölüm için kabul edildiği halde, mahkemece yanlış anlam verilerek, taşınmazın tamamının tapu kaydının iptaline ve orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline ilişkin 14.06.2005 gün ve 2005/43-136 sayılı kararının vekâlet ücretine ilişkin olarak Orman Yönetimi tarafından temyiz edildiği, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 13.02.2006 gün ve 2005/14089 E. – 2006/1373 K. sayılı kararı ile onandıktan sonra kesinleştiğini, yine, 749 sayılı parselin 1000 m2 bölümünün kesinleşmiş orman kadastro sınırları içinde bırakılması ve tapuda kayıtlı olmayan 749 sayılı parselin batısındaki 6000 m2 yüzölçümündeki taşınmazın orman olarak sınırlandırılması işleminin iptali istemiyle babası … tarafından açılan davanın reddine ilişkin Dalaman Kadastro Mahkemesinin 01.08.1994 gün ve 1993/5-24 sayılı kararının davacı tarafından temyizi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 21.09.1995 gün ve 1995/1826 E. – 10648 K. sayılı kararı ile onandıktan sonra kesinleştiğini, aynı taşınmaza ilişkin birbiri ile çelişen iki farklı kesinleşmiş mahkeme kararı bulunduğunu ileri sürerek, Dalaman Asliye Hukuk Mahkemesinin 13.02.2006 gün ve 2005/14089-1373 sayılı kararının, yargılamanın iadesi yoluyla kaldırılması ve taşınmazın orman sınırları dışında kalan bölümünün adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece talebin KISMEN KABULÜNE, çekişmeli 749 parsel ile ilgili 14.06.2005 tarihinde verilip kesinleşen kararın bilirkişiler … ve arkadaşlarının düzenlediği 01.09.2009 günlü raporda (A) işaretli 12.168,91 m2 yüzölçümündeki bölüm yönünden iptaline, (B) işaretli 1.791.09 m2 bölüm yönünden reddine karar verilmiş; davalı … Yönetimi tarafından hüküm temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 17.02.2011 gün ve 2010/9422 E. – 1350 K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “Mahkemece, H.U.M.K.’nun 445. maddesinin 10. bendindeki nedenin gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, aynı konuda aynı maddî olay ve nedene dayalı olarak aynı taraflar arasında iki farklı kesinleşmiş mahkeme kararı bulunmayıp, Dalaman Asliye Hukuk Mahkemesinin 13.02.2006 gün ve 2005/14089-1373 sayılı kararının davacının babası … tarafından Orman Yönetimi aleyhine açılan orman kadastrosuna itiraz davasına, Dalaman Kadastro Mahkemesinin 01.08.1994 gün ve 1993/5 – 24 sayılı kararının ise, Orman Yönetimi tarafından tapu maliki
aleyhine, taşınmazın kesinleşmiş orman kadastro sınırları içinde kaldığı iddiasıyla açılan davanın kabulüne ilişkin olup, dava nedenleri farklı olduğu gibi her iki kararda davacı ve davalı yer değiştirmiş durumdadır.
Orman Yönetimi tarafından kısmen tapu iptali ve tescil davası açıldığı ve davalısı olan Mithat İkiz tarafından, orman kadastro sınırları içinde kalan bölüm için kabul edildiği halde, mahkemece hata ile taşınmazın tamamı için kabul edilmiş gibi karar verilmiş ve karar bu şekilde kesinleşmiş ise de, hatalı kararın yargılamanın yenilenmesi yoluyla kaldırılabilmesi H.U.M.K.’nun 445. maddesindeki sınırlı sayıdaki nedenle mümkün olabilmektedir. Bu sebeplerden hiç birisi gerçekleşmemiştir. Koşulları oluşmayan yargılamanın yenilenmesi isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, kabulü yolunda hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır. ” denilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra davanın reddine karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi tarafından vekâlet ücretine yönelik temyiz edilmiştir.
Dava, yargılamanın yenilenmesi istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 1944 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ile daha sonra 20.12.2005 tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 3302 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması vardır.
Hükmüne uyulan bozma kararına göre yazılı şekilde karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır.
Ancak; hükmün 4. bendinin maddî hata sonucu “…1200.- TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davacıya verilmesine” şeklinde yazılmış olması doğru değil ise de, bu yanılgının giderilmesi hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hükmün 4. bendinin “… davalı … Yönetimi lehine hesaplanan 1200.- TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Yönetimine verilmesi ” ifadenin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.M.K.’nun 438/7. maddesine göre hükmün bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, alınan temyiz harcının istek halinde iadesine 21.05.2013 günü oy birliğiyle karar verildi.