Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2013/7603 E. 2014/190 K. 07.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7603
KARAR NO : 2014/190
KARAR TARİHİ : 07.01.2014

MAHKEMESİ : KDZ.Ereğli Kadastro Mahkemesi
TARİHİ : 20/03/2013
NUMARASI : 2012/4-2013/26

Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Orman Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R

Kadastro sırasında K..m.. 1125 ada 56 parsel sayılı 1510 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle belgesizden fındıklık niteliğiyle davalılar adına tesbit edilmiştir.
Davacı Orman Yönetimi, taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla dava açmıştır.
Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazın kadastro tesbitinin iptaline, orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş; davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle hüküm, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 29/11/2011 gün ve 2011/14820 E – 13637 K sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle: “Mahkemece, çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu belirlenerek Orman Yönetiminin davası kabul edilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir. Şöyle ki; dava konusu taşınmaz kadastro sırasında belgesizden tesbit görmüş ise de, yargılama sırasında davalılar 18.05.1967 tarih ve 31 sıra nolu tapu kaydının davalı taşınmaza ait olduğunu delil olarak bildirmelerine rağmen, tapu kaydı tüm geldi ve gitti kayıtları ile getirtilerek keşif sırasında mahallinde usulüne uygun şekilde uygulanmamış, çekişmeli taşınmaza uyup uymadığı tesbit edilmemiştir. Bu nedenle; mahkemece, dayanılan tapu kayıtları tüm geldi ve gitti kayıtları ile birlikte getirtilerek, kadastro sırasında revizyon görüp görmediği araştırılmalı, revizyon görmüş ise revizyon gördüğü kadastro parsellerine ait kadastro tesbit tutanakları ile komşu taşınmazlara ait tutanak örnekleri ile dayanak belgeleri getirtildikten sonra önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve bir fen elemanı marifetiyle yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı, davalıların dayandığı tapu kaydı mahalli bilirkişiler eliyle mahallinde uygulanmalı, sınır denetimi yapılmalı, dayanılan tapu kaydının mahalline uyup uymadığı tesbit edilerek tapu kaydı mahalline uyuyor ise tapu kaydının kapsadığı taşınmazları gösterir fennî bilirkişi tarafından düzenlenecek denetlemeye elverişli krokili rapor alınmalı, taşınmazın dosyada bulunan orman bilirkişi raporu ve rapora ekli memleket haritası ve hava fotoğraflarındaki konumu dikkate alınarak tapu kaydının 4785 ve 5658 sayılı kanun kapsamında hukukî değerini yitirip yitirmediği araştırılmalı ve oluşacak sonuca göre karar verilmelidir.” denilmiştir.Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra davanın reddine; 1125 ada 56 parsel sayılı taşınmazın tesbit gibi tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi vekili tarafından taşınmazın orman olduğu gerekçesi ile temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde, 5304 sayılı Kanunun 3. maddesi ile değişik 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi gereğince yapılan orman kadastrosu ve 19/11/2008 – 18/12/2008 tarihleri arasında ilân edilen arazi kadastrosu vardır..
Mahkemece bozma kararına uyulmasına rağmen gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Şöyle ki: bozma kararında orman ve fen bilirkişiler ile keşif yapılması denildiği halde yapılmadığı, ilk keşif sonucunda düzenlenen orman bilirkişi raporunda taşınmazın memleket haritasında açık hava fotoğrafında ise yapraklı orman alanında kaldığını belirtmiştir. Eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz.
Bu nedenlerle; dayanılan tapu kayıtları tüm geldi ve gitti kayıtları ile birlikte getirtilerek, kadastro sırasında revizyon görüp görmediği araştırılmalı, revizyon görmüş ise revizyon gördüğü kadastro parsellerine ait kadastro tesbit tutanakları ile komşu taşınmazlara ait tutanak örnekleri ile dayanak belgeleri getirtildikten sonra önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve bir fen bilirkişi eliyle yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü, ağaçların yaşı, cinsi, sayısı, kapalılık durumu, çevresi incelenmeli; keşifte, hâkim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; yukarıda değinilen belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle hava fotoğrafları ile orijinal renkli memleket haritaları üzerinde gösterir biçimde bilirkişi kurulundan ayrıntılı ve bilimsel verileri içerir, topografik ve memleket haritalarından yararlanılarak taşınmazın gerçek eğim durumunu gösterir, hava fotoğraflarında taşınmazın bitki örtüsünün ne olduğu ve ne olarak göründüğünü açıklayıcı, yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı rapor alınmalı, taşınmazın dosyada bulunan orman bilirkişi raporu ve rapora ekli memleket haritası ve hava fotoğraflarındaki konumu dikkate alınarak tapu kaydının 4785 ve 5658 sayılı kanunlar kapsamında hukukî değerini yitirip yitirmediği araştırılmalı ve oluşacak sonuca göre karar verilmelidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı Orman Yönetimi vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 07/01/2014 gününde oy birliği ile karar verildi.