YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/7326
KARAR NO : 2014/4344
KARAR TARİHİ : 10.04.2014
MAHKEMESİ : Çekerek Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 10/12/2007
NUMARASI : 2006/295 – 2007/483
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Yörede 2005 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında B….Köyü ….. ada 9 parsel sayılı 25456,99 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, ham toprak; … ada 2 parsel sayılı 395057,32 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, orman niteliğinde Hazine adına tesbit ve tapuya kaydedilmiştir.
Davacı Hazineyi hasım göstermek suretiyle 07/11/2006 tarihinde sulh hukuk mahkemesinde açmış olduğu davada, bu parseller içinde kalan bir bölüm yerin kendisi ve kardeşlerine murisinden kalan tarım alanı olduğunu ileri sürerek, tapunun iptali ile adına tescilini istemiş, 28/09/2007 tarihli oturumda 120 ada 9 parsele yönelik davasından feragat etmiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile “….ada 9 parsele yönelik davanın feragat nedeniyle reddine, parselin tesbit gibi tesciline, ….ada 2 parselin bilirkişi krokisinde (B1) ile gösterilen 11752.12 m2 ve (B2) ile gösterilen 794.35 m2’lik bölümlerinin tesbitinin iptaliyle tarla niteliğinde davacı adına tesciline, (A1) harfli 7213.99 m2’lik bölümünün tesbit gibi orman niteliğinde Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu iptali ve tescile ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmüne göre orman kadastrosu yapılmıştır.
Daha sonra yörede 2008 yılında 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B madde çalışmaları yapılmış; sonuçları 10/11/2008 tarihinde ilân edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın bir bölümünün orman sayılmayan yerlerden olduğu ve davacı yararına kazanma koşullarının oluştuğu kabul edilerek hüküm kurulmuştur. Ancak, Devlet Ormanlarının mülkiyeti Hazineye, kullanım hakkı ise Orman Yönetimine aittir. Bu nedenle Orman Yönetiminin bu tür davalarda taraf olarak yer alması zorunludur. Davacı tarafından yalnızca Hazine hasım gösterilmek suretiyle dava açılmış, Orman Yönetimi davaya dahil edilmemiştir. Yönetimin davaya katılımı sağlanıp savunma ve delilleri sorulup araştırılmadan, taraf teşkili sağlanmadan işin esasına girilerek hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Hazinenin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, bu aşamada diğer yönlerin incelenmesine yer olmadığına 10/04/2014 günü oy birliği ile karar verildi.