Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2013/6256 E. 2013/8865 K. 07.10.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/6256
KARAR NO : 2013/8865
KARAR TARİHİ : 07.10.2013

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Kadastro sırasında … Köyü, 494 ada 1 ve 2 parsel sayılı sırasıyla 1661,55 m² ve 1461,89 m² yüzölçümündeki taşınmazlardan, 494 ada 1 parsel sayılı taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle paylı olarak davalılar … ve … adına tarla niteliğiyle, 494 ada 2 parsel sayılı taşınmaz ise ham toprak niteliğiyle davalı Hazine adına tespit edilmişlerdir.
Davacı … vekili, asliye hukuk mahkemesine sunduğu 31.10.2005 tarihli dilekçesiyle, dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği Yaka Köyü, Kavacık Mevkiinde bulunan yaklaşık 5 dönüm miktarındaki taşınmazı müvekkilinin, kendi kayınpederinden satın aldığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının müvekkili yararına oluştuğunu iddia ederek, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre taşınmazın müvekkili adına tescili istemiyle dava açmıştır.
Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda, 06.12.2006 tarih ve 2005/326 – 2006/606 sayılı kararla, dava konusu edilen taşınmazın Yaka Köyü, 518 ada 1 sayılı … Devlet Ormanı içerisinde kaldığı ve aynı yere ilişkin olarak Kadastro Mahkemesinin 2006/545 esas sayılı dosyası ile (2006/545 Esas, temyize konu eldeki bu davanın esas numarasıdır) kadastro tespitine itiraza konu olduğu gerekçelerine dayanılarak mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş ve temyiz edilmeksizin kesinleşen karara konu dosya kadastro mahkemesine gönderilmiş ve dosya kadastro mahkemesinin 2007/1 Esasına kaydedilmiştir.
Davacı … vekili 09.10.2006 havale tarihli kadastro mahkemesine sunduğu dilekçesiyle, dava konusu taşınmazların kadastro öncesinde müvekkili tarafından … Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/326 Esas sayılı dosyasında tescil davasına konu olduğunu, taşınmazların bu dava nedeniyle malik hanesi açık bırakılarak tespit edilmesi gerekirken davalılar adına tespit edildiğini iddia ederek eklemeli kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazın müvekkili adına tescili istemiyle dava açmıştır.
Müdahil Orman Yönetimi vekili ise 16.03.2012 havale tarihli harçlı dilekçesiyle, dosyaya sunulan bilirkişi raporlarına dayanarak orman vasfıyla tescil talebinde bulunarak davaya katılmıştır.
Mahkemece, görevsizlik kararıyla asliye hukuk mahkemesince kadastro mahkemesine gönderilen dosya ile kadastro mahkemesine açılan davalar 1086 sayılı H.M.U.K.’nın 45. maddesi gereğince birleştirilerek yapılan yargılama sonucunda, davacı …’ın davasının reddine, müdahil davacı … Yönetiminin davasının ise kabulüne ve dava konusu
… Köyü, 494 ada 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespitlerinin iptali ile 494 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 25.01.2012 tarihli bilirkişi raporuna ekli krokide (C) harfi ile gösterilen 358,78 m² yüzölçümündeki bölümü ile 494 ada 2 parselin krokide (B) harfi ile gösterilen 1269,85 m² yüzölçümündeki bölümünün aynı parsel sayılarıyla orman vasfıyla Hazine adına, 494 ada 1 parsel sayılı taşınmazın aynı krokide (D) harfi ile gösterilen 1302,77 m² yüzölçümündeki bölümünün tarla vasfı ve son parsel sayısıyla davalılar … ve … adlarına, 494 ada 2 parsel sayılı taşınmazın aynı krokide (A) harfi ile gösterilen 192,04 m² yüzölçümündeki bölümünün ise son parsel sayısıyla ham toprak vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tescillerine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 20.03.2002 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından orman kadastrosu, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada hukuken malik hanesi açık olan 494 ada 1 parsel sayılı sayılı taşınmazın krokide (C) ile gösterilen bölümü ile 494 ada 2 parsel sayılı taşınmazın krokide (B) harfi ile gösterilen bölümünün orman sayılan yerlerden oldukları, 494 ada 2 parselin ise yine temyize konu krokide (D) ile gösterilen bölümünün orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve bu bölüm yönünden adına tescil kararı verilen kişiler yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, mahkemece, davacı …’ın Hazine aleyhine açtığı dava reddedildiğine göre, davada vekille temsil edilen davalı Hazine lehine vekâlet ücreti takdir edilmesi gerekirken, bu durumun gözardı edilmesi doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hüküm fıkrasına son bend olarak “davalı Hazine kendisini vekille temsil ettirdiğinden 3402 sayılı Kanunun 31/3. maddesi uyarınca davanın önemi, vekilin sarf ettiği emek, tarafların davada iyi niyetle hareket edip etmediği, hak ve eşitlik kuralları gözönünde tutularak belirlenen 300.- TL vekâlet ücretinin davacı …’dan alınarak davalı Hazineye verilmesine” cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.M.K.’nun 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA 07/10/2013 günü oy birliği ile karar verildi.