Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2013/4073 E. 2013/11252 K. 05.12.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/4073
KARAR NO : 2013/11252
KARAR TARİHİ : 05.12.2013

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine ve dahili davalı … Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili, dava dilekçesi ile; …. Kasabasında bulunan, keşifte tam olarak hudutlarını gösterecekleri, yaklaşık 2000 m² civarındaki taşınmazın davacı tarafından imar ve ihya edilerek tarım arazisi haline getirildiğini, malik sıfatıyla nizasız ve fasılasız 25 yıldan fazla zamandır kullanıldığını, halen taşınmazda meyve ve sebze tarımı yapıldığını iddia ederek, taşınmazın davacı adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece davanın kabulüne, …. Kasabasında bulunan 14/02/2012 tarihli rapor ve krokide (A) harfi ile gösterilen 2.033,75 m²’lik kısmın tarım arazisi ve ev vasfıyla davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine ve dahili davalı … Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tescili istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 11.06.1982 tarihinde kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B uygulaması vardır. Genel arazi kadastrosu işlemi 04.08.1957 yılında kesinleşmiştir. Çekişmeli taşınmaz bu çalışmada orman olarak tapulama harici bırakılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından orman kadastrosu, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada, çekişmeli taşınmazın, 14/02/2012 tarihli rapor ve krokide (A) harfi ile gösterilen 2.033,75 m²’lik kısmının öncesi itibariyle orman sayılmayan yerlerden olduğu gibi kesinleşen orman sınırı dışında kaldığı ve tahdidin kesinleşme tarihinden sonra adına tescil talep eden kişi yararına 3402 sayılı Kanunun 14 ve 17. maddelerinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 05/12/2013 gününde oy birliği ile karar verildi.