YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/373
KARAR NO : 2013/1148
KARAR TARİHİ : 12.02.2013
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki orman kadastrosuna ve kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … Yönetimi ve davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı … Yönetimi, dava dilekçesi ile … Köyünde 5304 sayılı Kanun ile değişik 3402 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan kadastro çalışmalarında orman alanlarının kısmî ilâna çıkartıldığını, … Köyü sınırları içinde bulunan, dilekçeye ekli paftada 42 numara ile işaretli alanın orman sayılan yerlerden olduğu halde orman sınırları dışında bırakıldığını ileri sürerek, bu alanın orman niteliğiyle Hazine adına tescilini istemiştir. Dava konusu taşınmaz, kadastro müdürlüğünce davalı olarak tesbit edilerek tutanağı mahkemeye gönderildikten sonra yapılan yargılama sonunda mahkemece; çekişmeli 282 ada 1 nolu parselin orman sayılan yerlerden olmadığı, davalı gerçek kişi yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın reddine ve 282 ada 1 nolu parselin, tarla niteliği ile … adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı … Yönetimi tarafından esasa yönelik olarak; davalı Hazine tarafından, vekalet ücreti ve resen tesbit olunacak hususlara yönelik olarak temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, orman kadastrosuna ve kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu, 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükümlerine göre yapılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre ve çekişmeli taşınmazın davalının tutunduğu tapu kaydı kapsamında olduğu gibi adına tescil kararı verilen kişi yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 12/02/2013 gününde oy birliği ile karar verildi.