Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2013/3365 E. 2013/7936 K. 16.09.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/3365
KARAR NO : 2013/7936
KARAR TARİHİ : 16.09.2013

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
…. Tapu Müdürlüğünün 03/12/2012 tarih ve 1918 sayılı yazısı ile dava konusu taşınmazların ifraz edilmek suretiyle tescil talebinde bulunulduğu, gerekli tescilin yapılması için değişiklik beyannamesi düzenlenmesi için dosyanın … Kadastro Müdürlüğüne gönderildiği, … Kadastro Müdürlüğünün 28/01/2013 tarih ve 616 sayılı yazısı ile gönderilen değişiklik beyannamesinde de mahkemenin 04/05/2011 tarih ve 2010/90 Esas – 2011/64 Karar sayılı ilâmının infazı esnasında teknik bilirkişinin krokisinde belirttiği koordinatlardan hesaplandığı alanlarla bilgisayar ortamında koordinatlardan tekrar girilerek alanlarının hesaplanması neticesinde, alan farklılığına rastlandığına ve alan değerlerinin tavzihen düzeltilmesi istenmiştir.
Mahkemece, 04/05/2011 tarih ve 2010/90 Esas – 2011/64 Karar sayılı ilâmın hüküm bölümünün birinci bendin 3. paragrafındaki ”… İli Merkez İlçesi Kestanepınar Köyü 120 ada 17 nolu parselin müşterek krokide (A) ile işaretli kısmın 1458,17 m2’lik” olarak yazılı miktarın “1454,46 m2” olarak TAVZİHİNE karar verilmiş, hüküm davacı … Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tavzih istemine ilişkindir.
Kural olarak; davacı sıfatı (aktif husumet ehliyeti) hakkın malikine, davalı sıfatı (pasif husumet ehliyeti) ise, o hakka uymakla yükümlü olan kişiye aittir. Kadastro davaları, taşınmazda hak iddia eden kişi tarafından, tespit ya da komisyon kararı kim adına ise, o kişi ya da kişilere husumet yöneltilerek açılır. Somut olayda ise; kadastro müdürlüğünce, kesinleşmiş mahkeme kararının infazı sırasında bir yanlışlık ve eksiklik tespit edilmiş; bu konuda tavzih kararı alınması gerektiği kadastro mahkemesine bildirilmiş; dava dilekçesi dahi olmayan bu yazı, mahkeme esasına kaydedilerek, yeni bir dava olarak kabul edilerek karar verilmiştir. Kadastro müdürlüğünün böyle bir davayı açmakta hukukî yararı olmadığından, aktif dava ehliyeti yoktur. Husumet konusu, kamu düzenine ilişkin olup 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 116. maddesinde yer alan ilk itirazlardan olmadığından, davanın her safhasında ortaya atılabilir ve mahkemece de doğrudan doğruya (re’sen) karşı tarafın, bu yollu bir savunmasının yapılmasına rızası olup olmadığına bakılmaksızın, incelenerek karar verilir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı … Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 16/09/2013 günü oy birliği ile karar verildi.