Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2013/2644 E. 2013/4365 K. 15.04.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/2644
KARAR NO : 2013/4365
KARAR TARİHİ : 15.04.2013

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Yaztepe Köyü 101 ada 1 parsel sayılı 3592680,52 m² yüzölçümündeki taşınmaz, yörede 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesi gereğince yapılan orman sınırlandırılması sırasında orman vasfı ile Hazine adına tespit edilmiş ve tutanak 06/06/2008 – 07/07/2008 tarihleri arasında kısmî ilâna çıkarılmış ve açılan davalar nedeniyle kesinleşmemiştir. Davacı 01.06.2009 tarihli dilekçe ile, 26/09/1990 tarih cilt 104 sayfa 9, sıra 10 ve 26.09.1990 tarih cilt 104, sayfa 8 sıra 9 sayılı tapu kaydına dayanarak taşınmazlarının orman sınırları içinde bırakıldığını, bu taşınmazlarının ormanla ilgisinin bulunmadığını, tapu kaydının iptali ile adlarına tescili talebi ile asliye hukuk mahkemesinde dava açmışlardır. Mahkemece, 3402 sayılı Kanunun 26/D maddesi gereğince görevsizlik kararı verilerek dava Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Mahkemece, çekişmeli taşınmazın eylemli durumunun ve evveliyatının orman olduğu gerekçesiyle davanın reddine ve dava konusu taşınmazın ekli fen bilirkişi krokisinde (A) ve (B) işaretli bölümlerinin tespit gibi orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, orman sınırlandırılmasına itiraz ve tescil niteliğindedir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman bilirkişi raporuna göre, mahkemece davanın reddi yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; çekişmeli taşınmazın bulunduğu 101 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro mahkemesinin 2008/92 ve 2008/94 Esas sayılı dava dosyalarında davalı olduğu ve davaların derdest bulunduğu anlaşıldığından, mükerrer tescile sebebiyet verilmemesi ve infazda tereddüt oluşmaması için parsel tutanağının aslının bulunduğu dosyada tescil kararı verilmesi gerekirken, temyize konu dosyada tescile karar verilmesi doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hüküm fıkrasının ikinci paragrafının tamamen kaldırılarak, bunun yerine, “Dava dosyasının tutanak aslının bulunduğu dosya arasına konulmasına” cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.M.K.’nun 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, alınan temyiz harcının istek halinde yatıranlara iadesine 15/04/2013 gününde oy birliği ile karar verildi.