Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2013/1357 E. 2013/5977 K. 23.05.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/1357
KARAR NO : 2013/5977
KARAR TARİHİ : 23.05.2013

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … Yönetimi ve dahili davacı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, … Köyü 564 parsel sayılı 172850 m² yüzölçümündeki taşınmazın davalılar adına tapuya kayıtlı olmakla birlikte orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla tapu kaydının iptali ile orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesini istemiştir. Yargılama sırasında Hazine davaya katılmıştır.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ve dava konusu parselin tapu kaydının kısmen iptaline, fen ve orman bilirkişisinin ortak düzenledikleri 28.11.2008 tarihli rapor ve krokilerinde (A) harfi ile işaretli yeşil renkli 32557,61 m² ve (D) harfi ile işaretli yeşil renkli 3679,06 m² yüzölçümlü bölümlerin orman niteliği ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline; iptaline karar verilen bölümlere ilişkin davalıların müdahalesinin önlenmesine karar verilmiş; Orman Yönetimi ve Hazine ile … ve arkadaşları tarafından hüküm temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesince incelenmiştir.
Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 26/03/2012 tarih ve 2012/2508 – 4544 sayılı kararı ile davacılar Orman Yönetimi ve Hazinenin dava konusu taşınmazın reddedilen (B) ve (C) harfleri ile işaretli bölümleri ile davalı gerçek kişilerin taşınmazın (A) ve (D) harfleri ile işaretli bölümlerine ilişkin temyiz itirazları reddedilerek bu bölümlerle ilgili hüküm onanmış; ancak, gayrimenkulün aynına ilişkin olan davada, istek kısmen kabul edildiğine ve kabul edilen bölüm yönünden mahkemece nisbî vekâlet ücretine takdir edildiği halde, davanın bütünlüğü gözönünde bulundurulmadan reddedilen bölüm yönünden nisbi vekâlet ücreti takdir edilmesi gerekirken, maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi doğru olmadığı gibi 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesiyle 3402 sayılı Kanuna eklenen “Kadastro işlemi ile oluşan tesbit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dahil, yargılama giderine hükmolunmaz.” şeklindeki 36/A maddesi ve 17. maddesi ile eklenen “Bu Kanunun 36/A maddesi hükmü, henüz infaz edilmemiş yargı kararlarındaki vekâlet ücreti dâhil yargılama giderleri için de uygulanır.” şeklindeki geçici 11. maddesi hükümleri gereğince davalılar aleyhine vekalet ücreti dahil yargılama giderlerine hükmolunamayacağından, hükmün yargılama giderleri ve vekâlet ücretine ilişkin bölümü yönünden bozma kararı verilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyulmuş; davanın kısmen kabulüne, çekişmeli taşınmazın (A ve D) harfli bölümlerinin orman niteliğinde Hazine adına tapuya tescili ve bu bölümlere davalının elatmasının önlenmesi yolundaki hüküm Yargıtayca onanarak kesinleştiğinden bu konuda yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına, her ne kadar katılan taraf kendisini bir vekille temsil ettirmiş ise de 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A madde gereğince katılan lehine vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına, davacı kurumca yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına, reddedilen dava değeri üzerinden A.A.Ü.T. m 12 gereğince hesaplanan 19124.43 TL’nin davacıdan alınarak davalı …’ya verilmesine karar verilmiş, hüküm Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, orman iddiasına dayalı tapu kaydının iptali ve tescili istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce orman kadastrosu yapılmamıştır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının Orman Yönetimine yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 23/05/2013 gününde oy birliği ile karar verildi.