YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/1113
KARAR NO : 2013/5929
KARAR TARİHİ : 21.05.2013
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … Yönetimi ve davalı … tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında … ilçesi… Köyü 128 ada 28 parsel sayılı 32.777 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, mera niteliğiyle orta malı olarak sınırlandırılmıştır. Davacı … Yönetimi, çekişmeli parselin kesinleşmiş orman sınırları içinde kalan ve orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla dava açmıştır.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı … Yönetimi tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 13.05.2004 tarih 2004/1689 – 5307 sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle: “Çekişmeli … İlçesi, … Köyünde mera niteliğindeki 32.777 m2 yüzölçümlü 128 ada 28 parsel hakkında açılan davanın reddine karar verilmiş ise de, uzman bilirkişi raporunda taşınmazın orman sınır hattı ile irtibatlı krokisinin çizilmediği, çekişmeli taşınmaza ait olduğu bildirilen 60 ilâ 74 nolu orman sınır noktalarından oluşan 23 nolu orman içi poligonu ile arazi kadastrosu sırasında çizilen krokinin de birbirine benzemediği, yeniden yapılacak keşifte orman sınır hattının sağlıklı bir şekilde zemine uygulanması” gereğine değinilmiştir.
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın kısmen kabulüne ve dava konusu parselin A (1889 m2) ve B (862 m2) bölümlerinin orman niteliği ile Hazine adına tesciline, kalan kısmının 30024 m2 olarak mera niteliğiyle özel siciline işlenmesine karar verilmiş; Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 08/07/2009 gün ve 2009/9708-11446 sayılı kararıyla ikinci kez bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “Mahkemece çekişmeli taşınmazın (A) ve (B) bölümlerinin kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığı gerekçesiyle hüküm kurulmuş ise de, uzman bilirkişi raporunda orijinal renkleri içeren orman kadastro haritası ile kadastro paftasının aplike edilmediği, bu nedenle, taşınmazın gerçekte hangi kesimlerinin orman kadastro sınırları içinde kaldığı konusunda raporun hükme yeterli olmadığı, bu konunun açıklığa kavuşturulması amacıyla dairece 16.01.2008 ve 21.10.2008 tarihli geri çevirme kararları verilmiş ise de, birincide sadece paftanın gönderildiği, ek rapor hazırlattırılmadığı, ikincide ise hazırlanan ek raporun istenilen nitelikte olmadığı, renksiz fotokopi şeklinde olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle; mahkemece, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek üç mühendis ve bir harita
mühendisinden veya olmadığı takdirde bir tapu fen memurundan oluşturulacak bilirkişi kurulu aracılığıyla yeniden yapılacak keşifte 2 Eylül 1986 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan 6831 sayılı Orman Kanununa Göre Orman Kadastrosu ve aynı Kanunun 2/B Maddesinin Uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 54. maddesi ile 15.07.2004 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkında Yönetmeliğin “Teknik İşler” başlıklı Dokuzuncu Bölümde yazılı esaslar gözönünde bulundurularak uygulama yapılmalı, yerel bilirkişi beyanlarına başvurularak yerinde bulunmayan orman sınır noktaları, bulunanlardan hareketle tutanak ve haritalarda yazılı mevkii, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulama tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan hava fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, değişik açı ve uzaklıklardaki en az 6 – 7 adet orman sınır noktası bulunup röperlenmeli, anlatılan yöntemle bulunan ilk orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulaması ile ilgili sınır noktaları aynı ölçeği çevrilerek, çekişmeli taşınmazın orman kadastrosu aplikasyon ve 2/B madde haritalarına göre konumu genel kadastro paftası üzerinde, ayrı renkli kalemlerle gösterilip keşfi izleme olanağı sağlanmalı, aynı ya da yakın orman sınır hatlarında, dava konusu edilen parseller varsa, bunların tümü birleşik harita üzerinde gösterilerek bilirkişilerden müşterek imzalı rapor ve kroki alınmalı, ilk orman kadastro harita ve tutanakları ile aplikasyon ve 2/B madde harita ve tutanaklarının uyumsuz olması halinde yukarıda yazılı Yönetmelikler ile Teknik İzahnamelerde yazılı tutanakların düzenlenmesine esas alınan hava fotoğrafı ve memleket haritası ile desteklenen ve gerçek duruma uygun düşen tutanaklara değer verileceği düşünülerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir.” denilenerek bozulmuştur.
Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, çekişmeli 128 ada 28 parselin 24/04/2012 tarihli fen bilirkişi rapor ve krokisinde (A ve C) harfleriyle işaretli 1880,22 m²’lik bölümün tapulama tespit tutanağının iptaliyle orman niteliğiyle tapuya kayıt ve tesciline, 30897,12 m²’lik bölümünün mera niteliğiyle özle siciline yazılmasına karar verilmiş, hüküm davacı … Yönetimi ile davalı … tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1949 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ile daha sonra 1978 yılında yapılıp dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, mahkemece çekişmeli taşınmazın tespitinin iptaline karar verilmesi gerekirken yapılan kadastro işlemini yok sayacak şekilde tutanağın iptaline karar verilmiş olması ile orman niteliğiyle tesciline karar verilen (A ve C) harfleriyle işaretli bölümlerin birbirlerine sınırları bulunmamasına rağmen infazı mümkün olmayacak şekilde birleştirilerek tescillerine karar verilmesi doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hüküm fıkrasının 2. bendinde yer alan “(A) ve ( C) harfi ile gösterilen 1880,22 m2 alanı tapulama tespit tutanağının iptali ile” ifadesi kaldırılarak, bunun yerine, “ (A) harfiyle işaretli 925,08 m² ve (C) harfiyle işaretli 955,14 m²’lik bölümlerin kadastro tespitlerinin iptali ile ayrı ayrı” ifadesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.M.K.’nun 438/7. maddesine göre hükmün bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA , alınan temyiz harcının istek halinde Orman Yönetimine iadesine 21/05/2013 günü oy birliğiyle karar verildi.