Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2013/11016 E. 2014/4986 K. 24.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/11016
KARAR NO : 2014/4986
KARAR TARİHİ : 24.04.2014

MAHKEMESİ : Kızılcahamam Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 06/06/2012
NUMARASI : 2011/108 – 2012/117

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Y.. B.. ve birleşen dosya davalısı Kızılcahamam Belediye Başkanlığı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı Hazine vekili 29.06.2006 tarihli dava dilekçesinde özetle; Kızılcahamam İlçesi, Y…Mah…de bulunan … ada 176 parsel sayılı ve 740 m2 yüzölçümlü taşınmazın kadastro sırasında üzerinde gecekondu bulunması nedeniyle 2981 ve 2613 sayılı kanun uyarınca Kızılcahamam Belediyesi adına tescili yapıldığını, daha sonra Kızılcahamam Belediyesi tarafından yapılan hak sahipliği araştırması sonucu üzerinde ev bulunan 400 m2’lik kısmının Y.. B..’e bedeli mukabilinde satıldığı, 340 m2’lik kısmının ise Belediye adına tescil edildiği, Milli Emlak Denetmenleri tarafından yapılan inceleme sonucunda 29.04.2006 tarihli rapor hazırlandığını, davalı taşınmazın Kızılcahamam Belediyesine ait iken 15.12.1987 tarihinde taşınmaz üzerinde Halil oğlu Y.. B..’e ait bulunan B…Sok. ……numara mesken nitelikli 1 kat gecekondu için 400 m2’lik kısmın Kızılcahamam Belediyesinin kararı ile Y.. B..’e tahsis edilerek tapu tahsis belgesi verildiğinin ve satıldığının anlaşıldığı, ancak, o tarihte gecekondunun bulunduğu parsel üzerinde ıslah imar planının yapılmadığı, taşınmazın halen Belediye mücavir alan sınırları içerisinde imar planı dışında bulunduğunun anlaşıldığı, bu nedenle, tapu belgesinin 2981 sayılı Kanunun 10. maddesinin (a) bendine aykırı olarak verildiğinin anlaşıldığı, oysa, Orman İşletme Müdürlüğü tarafından …..ada 176 parsel nolu taşınmazın 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesine göre orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğunun belirtildiğinden bahisle, davacı Hazine Kızılcahamam Asliye Hukuk Mahkemesinin asıl 2011/108 Esas sayılı dava dosyasında; davalı Kızılcahamam İlçesi, Y…Mah..de bulunan ..ada 176 parsel sayılı 740 m2 yüzölçümlü taşınmazın Y.. B.. adına kayıtlı ve 400 m2 yüzölçümlü kısmına ait yolsuz oluşan tapu kaydının iptali ile Hazine adına tescilini, Birleşen 2011/211 Esas sayılı dava dosyasında ise yine davacı Hazine 22/11/2011 tarihli dava dilekçesinde özetle; …ada 176 parsel sayılı taşınmazda halen davalı Belediye adına tescilli bulunan 340 m2’lik kısmının yolsuz oluşan tapu kaydının iptali ile Hazine adına tescilini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; taşınmazın 28.06.1997 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan 9529 sayılı Bakanlar Kurulu Kararında belirtilen 1/25000 ölçekli S…. Milli Park sınırları dışında kaldığı, ancak, davalı taşınmazın tamamının kesinleşmiş 2/B sahasında kaldığı anlaşıldığından bahisle davalı …. ada 176 parsel sayılı taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi nedeniyle davacı M.. H.. adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Y.. B.. ve birleşen dosya davalısı Kızılcahamam Belediye Başkanlığı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali ve tescili talebine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1938 yılında 3116 sayılı Kanun hükümleri gereğince yapılan ve ilân edilerek 10.06.1986 tarihinde kesinleşen orman kadastrosu ve 1744 sayılı Kanun ile değişik 2. madde uygulaması bulunmakta olup davalı taşınmaz 2/B madde uygulaması ile orman sınırları dışına çıkarılmıştır. Yörede, ayrıca, 1996 yılında 6831 sayılı Kanunun 3302 sayılı Kanun ile değişik 2/B madde uygulaması yapılmış, ilân edilerek 01.04.1998 tarihinde kesinleşmiş ve bu çalışmada davalı taşınmazın daha önce 2/B parseli olarak kesinleştiği belirtilmiştir.
Somut uyuşmazlıkta, davaya etkisi ve uyuşmazlığı sona erdirecek nihaî karar şeklinin belirlenmesi bakımından, 26/4/2012 tarihli ve 28275 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak, aynı tarihte yürürlüğe giren 19/4/2012 tarihli ve 6292 sayılı “Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve Hazine Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi İle Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun” hükümlerinin değerlendirilmesi gerekmektedir.
19/4/2012 tarihli ve 6292 sayılı Kanunun 2/1-b maddesi uyarınca, bu Kanun uygulamasında “2/B alanları”; 6831 sayılı Kanunun 20/6/1973 tarihli ve 1744 sayılı Kanunla değişik 2 nci maddesi ile 23/9/1983 tarihli ve 2896 sayılı, 5/6/1986 tarihli ve 3302 sayılı Kanunlarla değişik 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (B) bendine veya kesinleşmiş mahkeme kararlarına göre Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan ve çıkarılacak yerleri, ifade etmektedir.
6292 sayılı Kanunun 7. maddesinde, hukuk devletinin bir gereği olarak, tapu sicilinin tutulmasından devletin sorumlu olduğu da dikkate alınarak ve ayrıca, vatandaşların Devlete olan güveninin devamının sağlanması amacıyla, tapu kütüklerine 2/A veya 2/B belirtmesi konulan taşınmazların tapu kayıtlarının geçerliliği, belirtmelerin terkini ve iade edilecek taşınmazlarla ilgili düzenlemeler yapılmıştır. Buna göre Kanunun 7. maddesinin: birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca “Tapu ve kadastro veya imar mevzuatına göre ilgilileri adına oluşturulan ve tapuda halen kişiler adına kayıtlı olan taşınmazlardan Hazine adına orman sınırı dışına çıkarıldığı gerekçesiyle tapu kütüklerine 2/A veya 2/B belirtmesi bulunan veya konulan taşınmazların tapu kayıtları bedel alınmaksızın geçerli kabul edilir ve tapu kütüklerindeki 2/A veya 2/B belirtmeleri terkin edilerek tescilleri aynen devam eder, aynı gerekçeyle bu nitelikteki taşınmazlar hakkında dava açılmaz, açılan davalardan vazgeçilir, açılan davalar sonucunda tapularının iptaliyle Hazine adına tesciline karar verilen, kesinleşen ve tapuda henüz infaz edilmeyen taşınmazlar hakkında da aynı şekilde işlem yapılır…”; birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca “Özel kanunları gereğince Devlet tarafından kişilere satılan, dağıtılan, trampa edilen, bedelli veya bedelsiz olarak devredilen veya iskânen verilen ya da özelleştirme suretiyle satılanlar ile hisseleri devredilen özel hukuk tüzel kişileri adına kayıtlı olan, ancak, daha sonra Hazine adına orman sınırı dışına çıkarıldığı gerekçesiyle tapu kütüklerine 2/A veya 2/B belirtmesi konulan taşınmazların tapu kayıtları geçerli kabul edilir, aynı gerekçeyle bu nitelikteki taşınmazlar hakkında dava açılmaz, açılan davalardan vazgeçilir,…”; birinci fıkrasının (c) bendi uyarınca “Bu fıkra (yani 7. maddenin birinci fıkrasının “a” ve “b” bentleri) kapsamında kalan taşınmazların kullanıcılarının kayıt maliklerinden farklı kişiler olmaları ve kayıt maliklerinin bu fıkradan yararlanmak istemeleri hâlinde, kullanıcılar bu Kanunda belirtilen şartları taşısalar dahi doğrudan satış hakkından yararlanamazlar.”; ikinci fıkrası uyarınca, “Birinci fıkra kapsamında kalan taşınmazlardan orman sınırı dışına çıkartılacak yerlerde bulunan ve Hazine adına orman sınırı dışına çıkarıldığı gerekçesiyle tapu kütüklerine 2/B belirtmesi konulması gereken taşınmazların tapu kütüklerine 2/B belirtmesi konulmaz ve bunlar hakkında dava açılmaz.”
6292 sayılı Kanunun “Davalar” başlıklı 9. maddesinin ikinci fıkrasında da, “Bu Kanuna göre yapılacak işlemler sonuçlanıncaya kadar 2/B alanları hakkında Hazine tarafından kişiler aleyhine açılması gereken davalar açılmaz, açılmış ve devam eden davalar durdurulur. Durdurulan bu davalara konu taşınmazlar hakkında hak sahipleri veya ilgilileri tarafından bu Kanunda belirtilen süreler içinde gerekli başvuruların yapılmaması veya başvuru yapılmasına rağmen yükümlülüklerin yerine getirilmemesi hâlinde mahkemelerce bu davalara devam edilerek genel hükümlere göre karar verilir.” hükmü yer almaktadır.
6292 sayılı Kanunun 7. maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentlerinde, tapu ve kadastro veya imar mevzuatına göre ilgilileri adına oluşturulan ve tapuda halen kişiler adına kayıtlı olan taşınmazlardan Hazine adına orman sınırı dışına çıkarıldığı gerekçesiyle tapu kütüklerine 2/B belirtmesi bulunan veya konulan taşınmazların tapu kayıtları bedel alınmaksızın geçerli kabul edileceği ve tapu kütüklerindeki 2/B belirtmeleri terkin edilerek tescillerinin aynen devam edeceğinin; keza, özel kanunları gereğince Devlet tarafından kişilere satılan, dağıtılan, trampa edilen, bedelli veya bedelsiz olarak devredilen veya iskânen verilen ya da özelleştirme suretiyle satılanlar ile hisseleri devredilen özel hukuk tüzel kişileri adına kayıtlı olan, ancak, daha sonra Hazine adına orman sınırı dışına çıkarıldığı gerekçesiyle tapu kütüklerine 2/B belirtmesi konulan taşınmazların tapu kayıtlarının geçerli kabul edileceğinin; yine, aynı Kanunun “Tasarrufa geçme” başlıklı 3. maddesinin ikinci fıkrasında, 2/B alanlarında bulunan taşınmazların tapu kütüklerinde 6831 sayılı Kanunun 2 nci maddesi ile aynı maddenin birinci fıkrasının (B) bendine göre orman sınırları dışına çıkartıldığı yönünde yer alan belirtmelerin, ilgisine göre Orman Genel Müdürlüğünün veya Maliye Bakanlığının ya da idarenin talebi üzerine tapu idarelerince terkin edileceğinin öngörülmüş bulunmasına göre, 6292 sayılı Kanunun 7. maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri kapsamında bulunan ve tapu kütüklerine 2/B belirtmesi konulan taşınmazların kayden maliki olan kişilerin, idareye başvurmalarını gerektiren bir işlem ve süre öngörülmediği gibi bu kişilere idareye başvurmaları yönünde kanunen getirilen bir yükümlülükten söz etmek mümkün değildir. Burada konumuz çerçevesinde ve Kanunun 9. maddesinin ikinci fıkrası bağlamında, ancak, Kanunun 6. maddesi hükümlerine göre 2/B alanlarında bulunan taşınmazlar hakkında, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce düzenlenen veya bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra düzenlenecek güncelleme listelerine veya kadastro tutanaklarına ya da kesinleşmiş mahkeme kararlarına göre oluşturulacak tapu kütüklerinin beyanlar hanesine göre taşınmazların 31/12/2011 tarihinden önce veya sonra kullanıcısı ve/veya üzerindeki muhdesatın sahibi olarak gösterilen ve “hak sahibi” sayılan kişiler açısından öngörülen bazı yükümlülük ve sürelerden (m. 6/1-16); keza, açılan davalar sonucunda tapularının iptaliyle Hazine adına tesciline karar verilen ve kesinleşen kararlardan infaz edilerek tapuda Hazine adına tescil edilen taşınmazların iadesi bakımından, ilgililerin 6292 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 26.04.2012 tarihinden itibaren iki yıl içinde idareye başvurmaları gereğinden bahsedilebilir (m. 7/1-a bendi son cümle; (b) bendi son iki cümle). Buna göre, Kanunun 9. maddesi hükümlerinin, Hazine tarafından, taşınmazın 2/B alanında kaldığı iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davaları bakımından uygulanması söz konusu değildir. Dolayısıyla bu tür davalarda; yargılama sırasında, Hazine davadan 6292 sayılı Kanun gereğince vazgeçmez veya vazgeçmeyeceğini bildirir ve tapu kütüğündeki 2/B belirtmesi de 6292 sayılı Kanun hükümleri uyarınca terkin edilmemiş olursa, “Hazinenin davadan 6292 sayılı Kanun gereğince vazgeçmiş sayılmasına” karar verilmesi gerektiğinden, mahkemece davanın kabulü yönündeki karar yapılan kanun değişikliği nedeniyle usûl ve kanuna aykırı olup, bozulması gerekmiştir.
Öte yandan, 6292 sayılı Kanun hükümleri uyarınca sonuçlandırılan davalarda, taraflarca yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılması ve taraflar leh ve aleyhine vekâlet ücreti takdir edilmemesi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; tarafların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 24.04.2014 günü oy birliği ile karar verildi.