Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2013/10632 E. 2014/225 K. 09.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/10632
KARAR NO : 2014/225
KARAR TARİHİ : 09.01.2014

MAHKEMESİ : Refahiye (Kapatılan) Kadastro Mahkemesi
TARİHİ : 07/12/2012
NUMARASI : 2007/151-2012/63
DAVACILAR : Aslanyusuf K.TK
B.DOSYA DAVACISI : A.. V..

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılardan A.. K.. tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R

Kadastro sırasında K..K.., 118 ada 1 parsel sayılı 442 hektar 3199,89 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, belgesizden orman niteliği ile davalı Hazine adına tesbit edilmiştir.
Davacı Köy Tüzel Kişiliği, Orman Yönetimine karşı açtığı dava ile, dava konusu parselde köye ait yaylanın bir bölümünün kaldığı iddiasıyla, birleşen davacı A.. V.. ise, zilyedliğinde bulunan yerin ormanda bırakıldığı iddiasıyla dava açmışlardır. K.. K.. 23.09.2008 günlü dilekçesiyle; 118 ada 1 nolu parselin mera vasfında olduğu ve tek başına Konak Köyünün faydalanmasına karar verilmesi istemiyle davaya harçlı katılımda bulunmuştur.
Mahkemece, davaların ayrı ayrı reddine ve dava konusu taşınmazın tesbit gibi tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı A.. K.. Tüzel Kişiliği tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kısmı ilân süresi içerisinde açılan orman kadastrosuna ve kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik hükümlerine göre yapılmıştır.
Dosya kapsamından; 10.09.2012 günlü fen bilirkişisi krokisine göre dava konusu edilen yerler her nekadar (A) ve (B) harfleriyle gösterilen alanları da kapsıyorsa da, (A) harfi ile gösterilen taşınmazın dava dışı 104 ada 45 nolu mera parseli sınırları içerisinde, (B) harfi ile gösterilen taşınmazın 117 ada 9 nolu mera parseli içerisinde kaldıkları, bu bölümler yönünden doğru hasıma yöneltilerek açılmış bir dava bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece, çekişmeli 118 ada 1 nolu parsel içerisinde kalan ve (C) harfiyle gösterilen bölümün eğiminin yüksek olduğu, meşçere haritasında orman toprağı rumuzu ile gösterildiği, ormanla bütünlük oluşturduğu ve davacı Köy Tüzel Kişiliğinin dava konusu yerin asliye hukuk mahkemesinin 1943/50-75 sayılı dosya kapsamında kaldığını kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya yeterli değildir. Şöyle ki; hükme esas alınan 19.09.2012 günlü orman bilirkişi kurulu raporunda çekişmeli yerin eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğraflarında yeşil renkli alanlardan olmadığı tesbit edilmişse de, meşçere haritasında orman toprağı rumuzlu alanda görüldüğü, arazi ziraat yapmaya uygun olmadığından ilerleyen zamanlar içerisinde çevresindeki ormanlarla bir bütünlük oluşturabileceğinden orman sayılan yerlerden olduğu bildirilmişse de incelenen hava fotoğrafı eklenmediğinden rapor denetlenemediği gibi Dairenin iade kararı üzerine dosyaya aynı bilirkişiler tarafından sunulan 25.11.2013 günlü raporda dava konusu taşınmazın eski tarihli memleket haritasında yeşil renkli alanlardan olmadığı, meşçere haritasında her nekadar orman toprağı olarak yer alıyorsa da orman meşçere haritalarının nitelik belirlemede bir etkisinin olmadığı, toprak yapısı ve üzerindeki bitki örtüsü ile çevre ormanlara olan uzaklığı göz önüne alındığında, orman niteliğini yitirmiş alanlardan olduğu açıklanmış, bu haliyle iki rapor arasında çelişki de oluşmuştur. Ayrıca, davacı Köy Tüzel Kişiliğinin dayandığı Refahiye Asliye Hukuk Mahkemesinin 1943/50-75 sayılı dosyasındaki sınırlar keşifte sadece mahalli bilirkişiye sorulmuş, tanık ve tesbit bilirkişi beyanlarına başvurulmamıştır. Eksik inceleme ve araştırmaya, çelişkili ve yetersiz bilirkişi raporuna dayalı hüküm kurulamaz.
Bu nedenle; mahkemece eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı, tesbit tutanağının düzenlendiği tarihten 15 veya 20 yıl önce çekilmiş hava fotoğrafları ile bu fotoğraflardan üretilmiş memleket haritası, topografik fotogrametri yöntemiyle düzenlenen kadastro haritaları, geniş pafta örneği ile komşu parsellere ilişkin kadastro tesbit tutanak ve dayanakları, Refahiye Asliye Hukuk Mahkemesinin 1943/50-75 sayılı dosyası ilgili yerlerden getirtildikten sonra önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek üç mühendis ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapıları, bitki örtüsü ve çevreleri incelenmeli; kesinleşmiş orman kadastrosu bulunmadığından, yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı, fotogometri yöntemiyle düzenlenen kadastro paftalarında zilyet ve tasarruf edilen yerlerden olup olmadığı belirlenmeli, çekişmeli taşınmazın miktarı ve konumuna göre 6831 sayılı Kanunun 17/2. maddesi gereğince orman içi açıklığı niteliğinde olup olmadığı, orman içi açıklıklarının zilyedlikle kazanılamayacağı gözetilmeli; komşu parsellerin tutanak ve dayanakları uygulanmalı; bu taşınmazı sınır olarak nasıl nitelendirdikleri araştırılmalı; mahalli bilirkişi, davacı tanıkları ve tesbit bilirkişilerden Refahiye Asliye Hukuk Mahkemesinin 1943/50-75 sayılı dosyasındaki sınırlar sorularak çekişmeli yeri kapsayıp kapsamadığı usûlünce belirlenmeli, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı A..K..Tüzel Kişiliğinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, alınan temyiz harcının istek halinde iadesine 09/01/2014 günü oy birliği ile karar verildi.