YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/10461
KARAR NO : 2014/1779
KARAR TARİHİ : 13.02.2014
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 1. Kadastro Mahkemesi
TARİHİ : 28/05/2013
NUMARASI : 2010/1359-2013/214
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılardan Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Yörede 5831 sayılı Kanunun 8. maddesiyle 3402 sayılı Kanuna eklenen Ek 4. madde uyarınca yapılan çalışmalar sırasında İstanbul İli, Ü.. İlçesi, H.. Mahallesi 127 ada 6 parsel sayılı 68.91 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, bahçe niteliği ile Hazine adına tesbit edilmiştir. Beyanlar hanesinde “6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarılmıştır. İşbu taşınmaz, bahçe ve üzerindeki bina 2003 yılından beri Necip evlatları Kadir, Cengiz, Adem, Şerif ve M.. İ..’nin müşterek kullanımındadır.” şeklinde şerh bulunmaktadır.
Davacı Orman Yönetimi, bu parsel üzerinde bina olduğu belirtildiği halde sayısal ortam ve uydu fotoğraflarında parsel üzerinde bina bulunmadığından, binanın orman sınırları içinde kaldığı tesbit edildiğinden beyanlar hanesindeki kullanıcı ismi ve bina olduğu yolundaki şerhin iptali istemiyle dava açmıştır.
Mahkemenin 2010/966 Esas sayılı dava dosyasında davacılar A.. İ.. ve arkadaşları tarafından ise zeminde 400 m2 yerin kendileri tarafından kullanılıyor olmasına rağmen bu yerin yalnızca 68.91 m2’lik bölümünün 127 ada 6 sayılı parsel altında tesbit gördüğü, kalan bölümün askı listesinde yer almadığı gibi çapının da düzenlenmediğini ileri sürerek kalan bu bölümün de tesbiti ile 2/B uygulaması kapsamına alınmasını istemişler; dava dosyaları birleştirilmiştir.
Yapılan yargılama sonucunda Orman Yönetiminin davasının redde, çekişmeli 127 ada 6 parsel sayılı taşınmazın Hazine adına tesciline, tapunun beyanlar hanesine ”6831 sayılı kanunun 2/B maddesi uyarınca Hazine adına Orman sınırları dışına çıkarılmıştır, İşbu taşınmaz bahçe 2003 yılından beri Necip evlatları Kadir ve Cengiz ve Adem ve Şerif ve M.. İ..ler’in müştereken fiili kullanımlarındadır” açıklamasının yazılmasına, birleşen davanın görev yönünden reddine, karar kesinleştikten sonra iki hafta içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın yetkili ve görevli İstanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir. Bilirkişilerce düzenlenen rapor ve krokisi taşınmazın hukukî durumu hakkında kanı uyandırmamaktadır. Yörede ilk kez 3116 sayılı Kanun gereğince yapılan orman kadastrosu ile daha sonraki yıllarda yapılan aplikasyon, 2. madde ve 2/B uygulamalarına ait haritalar ile 5831 sayılı Kanun çalışmaları sonucunda oluşturulan pafta örneği ölçekleri denkleştirilip birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle taşınmazın konumu belirlenmemiş; Yönetimin iddiası doğrultusunda bir blok kayma olup olmadığı varsa bunun nedeni üzerinde durulmamıştır.
Bu nedenle, mahkemece serbest orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman yüksek mühendisi ve bir harita mühendisi ile yerel bilirkişi eliyle yeniden keşif yapılarak yörede ilk kez 3116 sayılı Kanun gereğince yapılan orman kadastro tutanaklarında, keza daha sonra yapılan aplikasyon tutanaklarında sözü edilen tepelerdeki nirengi noktaları, dere ve yolların kesişme noktaları, mevki isimleri, bu tutanaklarda tarif edilen kişilere ait tarlaların o tarihteki sınırları ve bu tarlaların birleştiği köşe noktaları ve benzeri sabit noktalar yerel bilirkişi yardımıyla saptanmalı ve tutanakta isimleri yazılı kişilere ait tarlaların arazi kadastrosunda kim ya da kimler adına, kaç numaralı parsel olarak tespit edildiği de belirlenerek, o parsellere ait tutanak örnekleri getirtilip bilirkişi sözleri denetlenmeli; ilk orman kadastrosu, aplikasyon ve 2. madde ve 2/B madde uygulamalarına ilişkin harita ve tutanaklar ile 5831 sayılı Kanun gereğince düzenlenen kadastro paftaları 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılacak orman kadastrosu ve aynı Kanunun 2/B madde uygulaması hakkındaki yönetmelik ve bu yönetmeliğin 54. maddesine göre çıkarılan teknik izah namede tarif edilen yöntemle değişik açı ve uzaklıktaki en az 15-20 adet orman sınır noktasını gösterir şekilde çekişmeli parsele ve bu parselin geniş çevresine uygulanmalı; zeminde bulunmayan orman sınır noktaları bulunanlardan hareketle tutanak ve haritalarda yazılı mevki, yer, kişi ismi ile açı ve mesafelere göre birer birer bulunup yerleri arazi kadastro paftası üzerinde işaretlenmeli; uygulamalarda ilk orman kadastro harita ve tutanakları ile daha sonra yapılan aplikasyon, 2. madde ve 2/B madde uygulaması harita ve tutanaklarına göre belirlenmeli; bu haritalar aynı ölçekte birleştirilerek her bir uygulama (orman kadastrosu ile aplikasyon ve 2. uygulamaları) farklı renkte kalemlerle gösterilmeli, aynı ya da yakın hatlarda bulunan dava konusu parsel aynı harita üzerine işlenerek müşterek imzalı rapor ve kroki alınmalıdır. İlk orman kadastro harita ve tutanaklarının, aplikasyon, 2/B madde harita ve tutanakları ile çelişkili olduğunun belirlenmesi halinde, tutanakların düzenlenmesinde esas alınan hava fotoğrafları ve memleket haritası ile desteklenen ilk orman kadastro tutanaklarındaki sınırlara değer verilmesi gerektiği düşünülmeli, yönetimin iddaları üzerinde durularak sınırlarda blok şeklinde kayma olup olmadığı, bunun nedeni ve doğru hattın hangisi olduğu üzerinde durulmalı; oluşacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 13/02/2014 günü oy birliği ile karar verildi.