Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2013/10114 E. 2014/7058 K. 03.07.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/10114
KARAR NO : 2014/7058
KARAR TARİHİ : 03.07.2014

MAHKEMESİ : Gökçeada Kadastro Mahkemesi
TARİHİ : 25/06/2013
NUMARASI : 2009/11-2013/1

Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Orman Yönetimi, A.. K.. ve davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

2005 Yılında yapılan kadastro sırasında D. Köyü ..ada .. parsel sayılı sırasıyla 4833658,49 m2 ve 8989771 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar, belgesizden mera niteliği ile … ada .. parsel sayılı sırasıyla 1326080,03 m2 ve 2493787,87 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar belgesizden ham toprak niteliği ile, ..ada .. parsel sayılı 489924,19 m2 yüzölçümündeki taşınmaz belgesizden muhtelif tarla ve zeytinlik niteliği ile Hazine adına tesbit edilmiştir.
Davacı Orman Yönetimi, çekişmeli taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğu iddiasıyla her parsel için ayrı ayrı dava açmıştır.
Davacı A.. K.. vekili, Asliye Hukuk Mahkemesine verdiği 06/11/2009 havale tarihli dilekçesinde müvekkilinin zilyetliğinde olan iki adet tarla niteliğindeki taşınmazın .. ada .. parsel sayılı taşınmaz içersinde kaldığı iddiasıyla dava açmış, mahkemece dava açıldığı tarihte .. ada .. parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağı davalı olup kesinleşmediğinden görevsizlik kararı verilerek dosya kadastro mahkemesine gönderilmiştir.
Mahkemece, ayrı ayrı açılan dava dosyaları birleştirildikten sonra, davacı A.. K.. tarafından D. Köyü .. ada .. parselin kısmen iptali istemi ile açılan davanın reddine, davacı Orman Yönetimi tarafından D.. Köyü .. ada .. ve .. ada ..parsel sayılı taşınmazlar için açılan davanın reddine,
Davacı Orman Yönetimi tarafından .. ada ..parsel sayılı taşınmazı için açılan davanın kısmen kabul kısmen reddi ile bilirkişi raporlarına ekli krokide gösterilen (A) harfi ile gösterilen 249585,47 m², (B) harfi ile gösterilen 58161,98 m² ve ağaçlama sahası =237834,28 m²’lik yere ilişkin yapılan tesbitin iptali ile yeşil renkle taralı toplam 345581,73 m²’lik alanın orman vasfıyla Hazine adına tesciline,
Davacı Orman Yönetimi tarafından .. ada .. parsel sayılı taşınmaz bakımından açılan davanın kabulüne, .. ada .. parsel sayılı taşınmazın yapılan tesbitinin iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tesciline,
Davacı Yönetimi tarafından ..ada .. parsel sayılı taşınmaz bakımından açılan davanın kısmen kabul kısmen reddi ile 13/05/2013 tarihli bilirkişi raporunda yeşil renk ile boyalı Ç. Ormanı = 1627293,66 m²lik yerin yapılan tesbitinin iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi, davacı A.. K.. ve davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede 21.03.1968 tarihinde ilân edilerek kesinleşen seri usûl de yapılmış orman kadastrosu vardır.
Çekişmeli taşınmazlardan .. ada .. ada .. parsel sayılı taşınmazlar mera olarak tesbit görmüşlerdir. Meraların kullanma hakkı, sınırları içinde bulunduğu köye; mülkiyet hakkı, Hazineye ait olduğundan, mera nitelikli taşınmazlar yönünden Köy Tüzel Kişiliğinin zorunlu dava arkadaşlığı vardır. Bu husus, mahkemece kendiliğinden gözönünde bulundurularak, öncelikle çekişmeli taşınmazların bulunduğu köy tüzel kişiliği davaya dahil ettirilerek taraf teşkili sağlanması gerekmektedir. Mahkemece bu husus gözardı edilmiştir.
Ayrıca, mahkemece, davacı Orman Yönetiminin davasının kısmen kabulü kısmen reddine; davacı gerçek kişinin ise davasının reddine, yönelik yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir. Şöyle ki; dava konusu taşınmazların bulunduğu yerde seri usûlde orman kadastrosu yapıldığından yeterli ve usûlünce orman araştırması yapılmamış, komşu taşınmazların dayanak belgeleri getirtilip uygulanmamış,
Seri usûlde yapılan orman kadastrosunda, Devlet Ormanı olarak sınırlandırılan yerlerin dış ve iç sınırlarına bitişik olmayan Devlet Ormanlarının orman kadastro komisyonlarınca incelemesi yapılamadığı ve niteliği belirlenmediğinden o yerde orman kadastrosunun yapılmış sayılmayacağı, bir başka anlatımla, o orman serisi dışında kalan yerlerde bir orman sınırlandırılmasının varlığından söz edilemeyeceğinden, bu nitelikte taşınmazların orman olup olmadıkları ve hukukî durumlarının eski tarihli memleket haritası, hava fotoğraflarının uygulanması, üzerindeki bitki örtüsü, toprak yapısı, eğimi ve çevresinin incelenmesi sonucu belirlenmesi gereklidir.
Bu nedenle; mahkemece, öncelikle çekişmeli taşınmazların bulunduğu Köy Tüzel Kkişiliği davaya dahil ettirilerek taraf teşkili sağlanmalı, daha sonra eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı, komşu parsellerin dayanağı tapu ve vergi kayıtları ilgili yerlerden getirtilerek, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir mühendis, bir ziraat mühendisi ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmazlar ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazların öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyetlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yok edilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, eğimi, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulanacak kesinleşmiş tahdit haritası ile irtibatlı, taşınmazın konumunu gösteren orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli tüm taşınmazların konumunu çevre parsellerle birlikte aynı haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı, davacı gerçek kişinin talepleri yönünden tarım uzman bilirkişi olarak ziraat mühendisine inceleme yaptırılıp, taşınmazların kültür arazisi olup olmadığı, bitki örtüsü, kullanım durumu, üzerindeki ağaçların aşılı olup olmadığı, aşılı iseler aşı yaşları, kapalılık oluşturup oluşturmadıkları belirlenip, bu yolda rapor alınmalı; komşu parsellerin tutanak ve dayanakları getirtilip uygulanmalı; taşınmazları sınır olarak nasıl nitelendirdikleri araştırılmalı; varsa, davacı tanıkları taşınmaz başında dinlenmeli; zilyetliğin kim tarafından ne zaman başlatıldığı, davacıya kimden ve nasıl geçtiği, kaç yıl, ne şekilde devam ettiği sorulup, kesin tarih ve olgulara dayalı, açık yanıtlar alınmalı ve toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
Kabule göre de; kadastro mahkemesinin parsellerin tamamı hakkında sicil oluşturması gerektiği hususu gözardı edilerek, çekişmeli .. ada .. sayılı parsellerin orman yapılan kısımları dışında kalan bölümü yönünden sicil oluşturulmaması ve .. ada .. sayılı parsel içinde (A), (B) ve ağaçlandırma sahası olarak orman sayılan yer olduğu belirtilen kısımların birbirleri ile sınırları bulunmaması nedeniyle farklı parsel numaraları verilmek suretiyle ayrı ayrı tescillerine karar verilmesi gerekirken, bir bütün halinde tapuya tescillerine karar verilmesi infaz aşamasında sıkıntı doğuracağından doğru görülmemiştir.
Ayrıca, .. sayılı parselde orman olarak Hazine adına tesciline karar verilen (A), (B) ve ağaçlandırma sahası olarak gösterilen alanların toplam 545.581,73 m2 olduğu halde, hüküm kısmında 345.581,73 m2 olarak yazılması da doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı Orman Yönetimi, A.. K.. ve davalı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde yatıranlara iadesine 03/07/2014 gününde oy birliği ile karar verildi.