Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2013/10022 E. 2014/140 K. 07.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/10022
KARAR NO : 2014/140
KARAR TARİHİ : 07.01.2014

MAHKEMESİ : Antalya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 18/04/2012
NUMARASI : 2010/169-2012/159

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ve davalı tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı Kooperatif, 31.07.2005 tarihinde, tapuda K.. K.. 262 sayılı parsel olarak kayıtlı taşınmazın paydaşı oldukları, taşınmazın 1950 yılında makiye ayrılarak orman rejimi dışına çıkarıldığı ve 4753 sayılı Kanun hükümlerine göre gerçek kişilere tevzii edildiği, arazi kadastrosunda gerçek kişiler adına tesbitinin kesinleştiği, sonra satın almak suretiyle taşınmazda paydaş oldukları, taşınmazda çalışma yapmak için taşınmazın orman ile ilgisinin olup olmadığını sorduklarında, Orman Yönetiminin 20.06.2003 gün ve 2323 sayılı yazı ile taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğunu bildirerek taşımazda çalışma yapmalarına engel olduğu iddiasıyla, taşınmazın orman sayılmayan tapulu yerlerden olduğunun tesbitini ve Orman Yönetiminin sataşmasının önlenmesini istemiştir.
Davalı Orman Yönetimi, taşınmazın kesinleşmiş orman tahdidi içinde kaldığı savunması ile davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece davanın kabulüne, taşınmazın 1953 yılında makiye ayrıldığı ve 4753 sayılı Kanun hükümlerine göre tevzii edilmek suretiyle tapu kaydının oluştuğundan Orman Yönetiminin sataşmasının önlenmesine ilişkin verilen karar, Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmesi üzerine hüküm, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 25.11.2009 gün ve 2009/17460-17591 sayılı kararı ile ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “…mahkemece çekişmeli pareselin bulunduğu yerin, Köyü ve K…de yapılan orman kadastrosunda tampon bölgede bırakılma ihtimaline göre, K… K… ile K..K…de çeşitli tarihlerde yapılan orman kadastrosu ve 2/B uygulamalarına ilişin tüm işe başlama, çalışma, sonuçların askı ilân tutanaklarıyla, çekişmeli taşınmazı orman sınır noktaları ile birlikte gösteren ve her iki köyde yapılan orman kadastroları sonucu oluşturulan orman kadastro haritaları ve yapılan makiye ayırma tutanakları ve K…. K..de orman kadastrosu ve 2/B uygulamaları yapmak üzere görevlendirilen 3 numaralı Orman Kadastro Komisyonunca çalışmalara başlanıp başlanmadığı sorularak, yapılan çalışmalara ilişkin tüm tutanak ve haritalar getirtilip, dosya keşfe hazırlanmalı, daha sonra yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmazın orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde haritalarına göre konumu ile en eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planına göre taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yok edilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hâkim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli, çekişmeli taşınmazın orman sınır hattına ve uygulanan en eski tarihli memleket haritasına konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri ayrı renklerle işaretli ve bilirkişilerin onayını taşıyan, duraksamaya yer vermeyecek nitelikte kroki düzenlettirilmeli, tüm deliller birlikte değerlendirilerek oluşacak sonuca göre,
Çekişmeli parselin kesinleşmiş orman kadastrosu sınırları dışındayken, yörede aplikasyon, orman kadastrosu ve 2/B çalışması yapmak üzere görevlendirilen 3 numaralı Orman Kadastro Komisyonca yapılan çalışmalar bitirilmiş ve ilân edilmişse, çekişmeli parselin 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan orman kadastrosu sınırları dışında bırakılan yerlerden iken, bu çalışmada orman olarak sınırlandırılması halinde davacı Kooperatif yönünden, taşınmaz orman sınırları dışında bırakılmış ise Orman Yönetimi açısından orman kadastrosuna itiraza dönüşeceği gözetilerek, görevsizliğe karar verilip, dosya kadastro mahkemesine gönderilmeli,
3 numaralı Orman Kadastro Komisyonunca çekişmeli parselin bulunduğu yerde orman kadastro işlemi yapılmadığı ya da yapılan çalışmanın ilân edilmediği saptanır ve yapılan uygulama sonunda çekişmeli parselin 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılacak orman kadastrosu sınırları dışında bırakıldığı daha sonraki çalışmalarda durumunun değişmediği, eski tarihli haritalar ve hava fotoğraflarında orman olarak nitelendirilmediği, öncesi ve eylemli durumu itibariyle orman sayılmayan yerlerden yada orman içi açıklığı sayılmayan yerlerden olduğu belirlendiği taktirde davanın kabulüne, tam aksinin yani taşınmazın 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan orman kadastrosu sınırları içinde bırakıldığı, ya da 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan orman kadastrosu sınırları dışında bırakılsa da öncesi ve eylemli durumu itibariyle orman sayılan yerlerden yada orman içi açıklığı sayıldığı halde davanın reddine karar verilmeli…” denilerek bozulmuştur.
Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra davanın kısmen kabulüne ve dava konusu 262 parselin ifrazı sonucu oluşan 1635 nolu parselin (A) harfi ile gösterilen 10656 m² ve 1636 nolu parselin (C) harfi ile gösterilen 14834 m² bölümüne ilişkin davanın kabulü ile; bu bölümler yönünden muarazının önlenmesine, 1635 nolu parselin (B) harfi ile gösterilen 10044 m² bölümü, 1636 nolu parselin (D) harfi ile gösterilen 5352 m² bölümü, 1637 ve 1638 nolu parsellerin tamamının orman olan sahada kaldığından bu taşınmazlara ilişkin davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı Kooperatif vekili ve davalı Orman Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, mülkiyetin ve niteliğin tesbiti ve sataşmanın önlenmesine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu K…K..nde yerde 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre orman tahdidine 1943 yılında başlanmış, 05.09.1946 tarihinde Resmî Gazetede ilân edilerek kesinleşmiştir.
Mahkemece, bozma kararına uyulmasına rağmen, bozmanın gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Şöyle ki; hükmüne uyulan bozma kararında 4785 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 13.07.1945 tarihinden önce yapılan sınırlandırmalar sonucu kesinleşen tahdit harita ve tutanakları sınır dışında kalan taşınmazların orman niteliğini ve hukukî durumu saptanamayacağından, çekişmeli taşınmazların orman olup olmadığının 4785, 5658 sayılı kanunlar ile 05.11.2003 gün 4999 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 7. maddesi hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiği, çekişmeli parselin kesinleşmiş orman kadastrosu sınırları dışındayken, yörede aplikasyon, orman kadastrosu ve 3302 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması yapması için görevlendirilen 3 numaralı Orman Kadastro Komisyonunun çalışmalar bitirilmiş ve ilân edilmişse, davanın orman kadastrosuna itiraza dönüşeceği, çekişmeli taşınmazın K…K.. ve K… K..de yapılan orman kadastrosunda tampon bölgede bırakılma ihtimaline göre, K.. K.. ile K.. Köyünde çeşitli tarihlerde yapılan orman kadastrosu ve 2/B uygulamalarına ilişin tüm işe başlama, çalışma, sonuçların askı ilân tutanaklarıyla, çekişmeli taşınmazı orman sınır noktaları ile birlikte gösteren ve her iki köyde yapılan orman kadastroları sonucu oluşturulan orman kadastro haritaları ve yapılan makiye ayırma tutanakları getirtilerek uygulama yapılması gerektiği belirtildiği halde, mahkemece, 3 numaralı Orman Kadastro Komisyonunun çalışmalarının ilân edilip edilmediği araştırılmamış, K.. K.. ve K.. Köyünde yapılan orman tahditlerine göre konumu belirlenmemiştir. Ayrıca, davacı S.S. Yeşil Arsa ve Konut yapı Kooperatifinin, yargılamanın devamı sırasında fesholunarak çekişmeli taşınmazın ferdileşme sonucu ortaklarının adına tapu sicilinde tescil edildiği anlaşılmasına rağmen, tapu maliki gerçek kişilerin davaya dahili sağlanmamıştır.
Bu nedenle, öncelikle, çekişmeli parsele ilişkin olarak tapu maliki gerçek kişilerin davaya dahilleri sağlanmak suretiyle taraf teşkili sağlanmalı, daha sonra K….K..ile K.. Köyünde çeşitli tarihlerde yapılan orman kadastrosu ve 2/B uygulamalarına ilişin tüm işe başlama, çalışma, sonuçların askı ilân tutanaklarıyla, çekişmeli taşınmazı orman sınır noktaları ile birlikte gösteren ve her iki köyde yapılan orman kadastroları sonucu oluşturulan orman kadastro haritaları ve yapılan makiye ayırma tutanakları ve K… K..de orman kadastrosu ve 2/B uygulamaları yapmak üzere görevlendirilen 3 numaralı Orman Kadastro Komisyonunca yapılan çalışmalara ilişkin tüm tutanak ve haritalar ile askı ilân tutanakları getirtilip, dosya keşfe hazırlanmalı, daha sonra önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı ( Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte K… K..de ve K.. K…de yapılan orman kadastrosuna ilişkin tüm haritalar ve tutanaklar ile kadastro paftası, 2 Eylül 1986 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan 6831 sayılı Orman Kanuna göre Orman Kadastrosu ve Aynı Kanunun 2/B Maddesinin Uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 54. maddesi uyarınca hazırlanan Orman Kadastrosu Teknik İzahnamesinin 49. maddesinde yazılı “orman sınır noktası ve hatların uygulanmasında tutanaklardan, orman kadastro haritasından, hava fotoğraflarından, varsa ölçü karnelerinden, nirengi, poligon, röper noktalarından yararlanılır. Sınırlama tutanakları ile orman kadastro haritaları arasında çekişme olduğunda ölçü değerleri ve tutanaktaki ifadeler arazinin durumuna göre incelenir, hangisi daha çok uyum gösteriyorsa ve gerçek duruma uygun ise o esas alınır.” hükmü ile 20.11.2012 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan Orman Kadastrosu ve 2/B Uygulama Yönetmeliğin “Teknik İşler” başlıklı Sekizinci Bölümde yazılı esaslar gözönünde bulundurularak uygulama yapılmalı, yerel bilirkişi beyanlarına başvurularak yerinde bulunmayan orman sınır noktaları, bulunanlardan hareketle tutanak ve haritalarda yazılı mevkii, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulama tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan hava fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, değişik açı ve uzaklıklardaki en az 6-7 adet orman sınır noktası bulunup röperlenmeli, anlatılan yöntemle bulunan ilk orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulaması ile ilgili sınır noktaları aynı ölçeği çevrilerek, çekişmeli taşınmazın orman kadastrosu aplikasyon ve 2/B madde haritalarına göre konumu genel kadastro paftası üzerinde, ayrı renkli kalemlerle gösterilip keşfi izleme olanağı sağlanmalı, en eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 Sayılı Kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hâkim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulanacak kesinleşmemiş tahdit haritası ile irtibatlı, taşınmazın konumunu gösteren orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine ablike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın orman sınır hattına ve uygulanan en eski tarihli memleket haritasına konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri ayrı renklerle işaretli ve bilirkişilerin onayını taşıyan, duraksamaya yer vermeyecek nitelikte kroki düzenlettirilmeli, tüm deliller birlikte değerlendirilerek oluşacak sonuca göre,
Çekişmeli parselin kesinleşmiş orman kadastrosu sınırları dışındayken, yörede aplikasyon, orman kadastrosu ve 2/B çalışması yapmak üzere görevlendirilen 3 numaralı Orman Kadastro Komisyonca yapılan çalışmalar bitirilmiş ve ilân edilmişse, çekişmeli parselin 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan orman kadastrosu sınırları dışında bırakılan yerlerden iken, bu çalışmada orman olarak sınırlandırılması halinde davacı Kooperatif yönünden, taşınmaz orman sınırları dışında bırakılmış ise Orman Yönetimi açısından orman kadastrosuna itiraza dönüşeceği gözetilerek, görevsizliğe karar verilip, dosya kadastro mahkemesine gönderilmeli,
3 numaralı Orman Kadastro Komisyonunca çekişmeli parselin bulunduğu yerde orman kadastro işlemi yapılmadığı yada yapılan çalışmanın ilân edilmediği saptanır ve yapılan uygulama sonunda çekişmeli parselin 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılacak orman kadastrosu sınırları dışında bırakıldığı daha sonraki çalışmalarda durumunun değişmediği, eski tarihli haritalar ve hava fotoğraflarında orman olarak nitelendirilmediği, öncesi ve eylemli durumu itibariyle orman sayılmayan yerlerden yada orman içi açıklığı sayılmayan yerlerden olduğu belirlendiği taktirde davanın kabulüne, tam aksinin yani taşınmazın 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan orman kadastrosu sınırları içinde bırakıldığı, yada 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan orman kadastrosu sınırları dışında bırakılsa da öncesi ve eylemli durumu itibariyle orman sayılan yerlerden yada orman içi açıklığı sayıldığı halde davanın reddine karar verilmelidir.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin eksik araştırma ve incelemeyle karar verilmesi usûl ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı vekili ve davalı Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde yatıranlara iadesine 07/01/2014 günü oy birliği ile karar verildi.