Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2013/10007 E. 2014/1638 K. 11.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/10007
KARAR NO : 2014/1638
KARAR TARİHİ : 11.02.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 18. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 03/07/2013
NUMARASI : 2013/18 D.iş -2013/18

Taraflar arasında görülen dava sırasında davalı A.. A… vekili tarafından reddi hâkim yoluna başvurulmuştur.
Red talebini inceleyen merci tarafından verilen kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmiş olmakla, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Taraflar arasında görülen dava sırasında davalı vekili tarafından 07.05.2013 tarihli duruşmadaki sözlü beyanı ve 09.05.2013 havale tarihli dilekçe ile “…Mahkemenin 2012/728 Esas sayılı dosyasında verilen karar nedeniyle Yargıtay 12. Hukuk Dairesinde 26.03.2013 tarihinde Devlet aleyhine tazminat davası açıldığı ve davanın Hâkim G.. M.. B..’a ihbar olunduğundan HMK’nun 36/1-d maddesi uyarınca aralarında dava bulunduğu…” gerekçesiyle reddi hâkim yoluna başvurulmuştur.
Reddedilen Hâkim G.. M.. B..885)’nun, talebin kabulünün gerektiği yönündeki görüşü üzerine dosyayı inceleyen merci tarafından reddi hâkim talebinin kabulüne ilişkin verilen karar, davacı vekili Av. S.. Ö.. tarafından temyiz edilmiştir.
Yargılamanın devamı sırasında taraflardan birinin mahkeme hâkimi hakkında şikayette bulunması veya aleyhine dava açması, H.M.K.’nun 36/1-d maddesinde belirtilen “davalı olmak” anlamında yorumlanamaz. Aksine bir yorum, yargılama yapan tüm hâkimlerin kötü niyetli taraflarca reddedilmesini kolaylaştıracağı gibi, bu hakkı kötüye kullanmak isteyenlerin davranışını da korumak anlamına gelir. Hiçbir hukuk kuralı, kötü niyetliyi korumaz. Aksini kabul etmek, kötü niyetli kişilerce açılacak uydurma dava ve şikayetler sonucu, davaya bakan hâkimlerin sağlıklı, baskıdan uzak ve hür iradeleri ile görev yapmalarına engel olacağı gibi, tabiî hâkim ilkesini de zedeleyecektir. Bu nedenle, konuyu inceleyen mercinin H.M.K.’nun 36/1-d. maddesi hükmünü yorumlaması usûl ve kanunlara aykırıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 11/02/2014 günü oy birliği ile karar verildi.