Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2012/9957 E. 2013/2431 K. 08.03.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/9957
KARAR NO : 2013/2431
KARAR TARİHİ : 08.03.2013

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar … ve … vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar vekili, 22.8.2011 tarihli dava dilekçesiyle…. Altı Mevkii, 5 pafta, 419 parsel sayılı taşınmazın 1408 yevmiye, 5 cilt, 4134 sayfa nolu tapu kaydına dayanılarak davacılar adına tapulama yolu ile tescil edilirken, dedelerinden miras yolu ile intikal eden taşınmazların da aynı şekilde tapuya tescil edilmesi gerekirken, davaya konu taşınmazların malik hanelerinin boş bırakılmış veya Devletleştirilmiş şerhi düşülmek suretiyle bırakıldığını iddia ederek, Devletleştirme şerhi usûlüne uygun olmadığını dilekçe ekinde işaretlemiş olan tapu senetlerine ait davaya konu toplam 15 adet taşınmazın davacılar adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Yargılama sırasında … vekili, 12.12.2011 tarihli dilekçesiyle kanunî hasımın tapu müdürlüğü değil Maliye Hazinesi olduğundan davanın husumetten reddi ile dava konusu 419 parselin boş bırakılan malik hanesinin Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talebiyle davaya müdahale talebinde bulunmuş; 20/12/2011 havale tarihli dilekçesiyle tapu kayıtlarının incelenmesi sonucunda dava konusu 419 parselin tapu kayıtlarında malik hanesi açık olmadığı gibi Devletleştirme şerhinin de mevcut olmadığını, Milli Emlak İdaresinin davacı vekilinin dilekçesinde sehven belirttiği üzere tapu kaydında malik hanesinin açık veya devletleştirme şerhi olduğu iddiası üzerine davaya Hazine hak ve menfaatlerinin korunması açısından müdahil olmak istediğini oysa dava dilekçesindeki beyanlar ile güncel tapu kaydının uyumlu olmadığını, zaten böyle bir iddia durumunda malik hanesinin doldurulması yetkisi ve görevinin kadastro mahkemesine ait olacağını bildirerek 12/12/2011 tarihli asli müdahale talepli dilekçeyi geri çektiklerini bildirerek davanın tapu idaresi açısından husumetten reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm davacılar … ve … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro sırasında işlem görmeyen ve devletleştirildiği bildirilerek kapatılan tapu kayıtlarının kapsadığı alanların tescili talebine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu Ağaçlı Köyünde 1940 yılında 3116 sayılı Kanun hükümleri gereğince yapılan orman tahdidi ile 1948 yılında 4785 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan devletleştirme uygulaması bulunmaktadır.
Davacılar dava dilekçesine ekli Haziran 1931 tarih 379, 380, 381, 382, 40, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52 ve 53 nolu tapu kayıtlarının kapsadığı alanların adlarına tescili talebiyle dava açmış olup, dava tapuya dayanılarak acılan tescil ( tapu iptali tescil) davası niteliğindedir. Bu tür davaların, kural olarak, Hazine veya tapu maliki hasım gösterilerek açılması gerekir. Davacılar 22.08.2011 tarihli dava dilekçesinde Eyüp Tapu Müdürlüğünü hasım göstererek dava açmış

olup bu tür davalarda tapu müdürlüğünün taraf sıfatı bulunmadığından ve mahkemece bu husus dikkate alınarak davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiş olduğundan, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 08/03/2013 günü oy birliği ile karar verildi.