Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2012/9464 E. 2013/752 K. 05.02.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/9464
KARAR NO : 2013/752
KARAR TARİHİ : 05.02.2013

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki orman kadastrosuna ve kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı … Yönetimi dava dilekçesi ile; Karaağaç Köyünde 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükümlerine göre yapılan kadastro çalışmalarında orman alanlarının kısmi ilâna çıkartıldığını, Karaağaç Köyü sınırları içinde bulunan, dilekçeye ekli paftada 42 nolu kırmızı ile işaretli alanın orman sayılan yerlerden olduğu halde orman sınırları dışında bırakıldığını belirterek, bu alanın orman niteliğiyle Hazine adına tescilini istemiştir. Dava konusu taşınmazlar kadastro müdürlüğünce tesbit edilerek tutanakları davalı olarak mahkemeye gönderildikten sonra yapılan yargılama sırasında fen bilirkişi raporuna ekli krokide (E) ile gösterilen dere yatağı bölümü ve (F) ile gösterilen yol bölümü hakkında tefrik kararı verilerek ayrı bir esasa kaydedildikten sonra yapılan yargılama sonunda, (E ve F) ile gösterilen taşınmazlar hakkında kadastro tutanağı düzenlenmediğinden davanın görev yönünden reddi ile dosyanın görevli Salihli Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, yargılamaya asliye hukuk mahkemesinde devam olunmuştur. Mahkemece; bilirkişi raporuna ekli krokide (E ve F) ile gösterilen bölümlerin orman sayılmayan yerlerden olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı … Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, orman kadastrosuna ve kadastro tesbitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükümlerine göre yapılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman bilirkişi raporuna göre, mahkemece davanın reddi yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; dava, kadastro sırasında yol ve dere olarak sınırlandırılan bölümlere ilişkin olduğundan, gerçek kişilerin davada taraf sıfatlarının bulunmadığı gözetilmeden, kendisini vekil ile temsil ettiren gerçek kişiler yararına vekalet ücreti takdir edilmiş olması doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hüküm fıkrasının 4. bendinin kaldırılması suretiyle düzeltilmesine ve 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.M.K.’nun 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 05/02/2013 günü oy birliğiyle karar verildi.