Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2012/8253 E. 2012/9211 K. 18.06.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/8253
KARAR NO : 2012/9211
KARAR TARİHİ : 18.06.2012

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı, Ümraniye ilçesi … mahallesi, 4 ada 1431 parsel sayılı taşınmazın, Mehmet Emin Erdoğan adına tapuda kayıtlı olduğunu, ancak Üsküdar Asliye 2. Hukuk Mahkemesi’nin 1990/1019 esas 1991/195 karar sayılı kararı ile nitelik yitirdiği gerekçesiyle orman sınırları dışına çıkarıldığından Hazine adına tesciline karar verildiğini, kararın tapuya tescil ettirilmediğini, taşınmazın zilyetliğinin noter senedi ile tapu malikinden aldığını, ancak 3402 sayılı Yasaya 5831 sayılı Yasanın 8. maddesi ile eklenen Ek 4. maddesi uyarınca yapılan kadastro çalışmalarında tesbit yapılmadığı iddiasıyla beyanlar hanesine kullanıcı olduğunun şerh verilmesini talep etmiştir. Yargılama sırasında 19.09.2011 tarihli dilekçe ile, dava konusu taşınmaza zilyet olduğunun tesbitine karar verilmesi talebiyle davasını ıslah etmiştir. Mahkemece, davaya konu yerde kadastro çalışması yapılmadığından hukuki yarar yokluğu nedeniyle davanın REDDİNE karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre, dava; 2/B uygulaması ile orman sınırları dışına çıkarılan taşınmazın kullanım durumunun tesbitine ilişkindir.
Mahkemece, davaya konu yerde kadastro çalışması yapılmadığından, hukukî yarar yokluğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Şöyle ki; davacı taraf, nitelik yitirdiği gerekçesiyle orman sınırları dışarısına çıkarılan taşınmazın kullanıcısı olduğunu ileri sürerek, 3402 sayılı Yasaya 5831 sayılı Yasanın 8. maddesi ile eklenen Ek 4. maddesi uyarınca yapılan kadastro çalışmalarında şerh verilmesi talebiyle dava açmış; ancak, taşınmazın bulunduğu yerde kullanım durumunun belirlenmesi amacıyla kadastro çalışmasının yapılmadığının anlaşılması üzerine, 19.09.2011 tarihli dilekçesi ile zilyetliğinin tesbitine karar verilmesi şeklinde davasını ıslah etmiştir. Islah edilen talebe göre dava, genel hukuk mahkemelerinde görülmesi gereken zilyetliğin tesbitine ilişkin olup, mahkemece görevsizlik nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hukukî yarar yokluğundan reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı …’ın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine 18/06/2012 günü oybirliği ile karar verildi.