YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/5812
KARAR NO : 2012/8528
KARAR TARİHİ : 05.06.2012
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVALILAR : Hazine – Orman Yönetimi – …
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine ve Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı … mahkemesine verdiği 26.10.2006 tarihli dava dilekçesiyle kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak … köyü Alışlı mevkiinde bulunan ve dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği yaklaşık 15 dönüm miktarındaki taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında unutularak tespit dışı bırakıldığını, taşınmazın adına tescili talebi ile dava açmıştır. Mahkemece, davanın kabulüne dair verdiği karar, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 29.12.2008 tarih 2008/ 13728 – 18885 sayılı kararıyla “Çekişmeli taşınmazın bulunduğu Kızılyayla köyünde genel arazi kadastrosu yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise buna ilişkin belgeler ve kadastro paftası getirtilmemiş, taşınmazın parsel numarası alıp almadığı tespit edilmemiş, çekişmeli taşınmazın bulunduğu yere ilişkin kadastro tutanağı düzenlenmemiş ise 3402 sayılı Yasanın 22/son maddesi gereğince orman kadastro tutanaklarının olduğu gibi tapu kütüğüne aktarılıp aktarılmadığı ve dava konusu taşınmaz tespit dışı bırakılmış ise hangi nedenle tespit dışı bırakıldığı araştırılmamıştır.
Mahkemece öncelikle çekişmeli taşınmazın bulunduğu Kızılyayla köyünde genel arazi kadastrosu yapılıp yapılmadığı araştırılmalı, yapılmış ise genel arazi kadastrosu sonucu oluşan kadastro paftası getirtilmeli, çekişmeli taşınmazın genel arazi kadastrosu sırasında parsel numarası alıp almadığı tespit edilmeli, çekişmeli taşınmazın bulunduğu yere ilişkin kadastro tutanağı düzenlenmemiş ise 3402 sayılı Yasanın 22/son maddesi gereğince orman kadastro tutanaklarının olduğu gibi tapu kütüğüne aktarılıp aktarılmadığı araştırılmalı ve Kızılyayla köyünde 1972 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosuna ilişkin işe başlama, çalışma, işi bitirme ve sonuçlarının askı ilan tutanakları ile taşınmazın bulunduğu yeri orman tahdit sınır noktalarıyla birlikte gösterir onaylı orman tahdit harita örneği getirtilmelidir. Bu şekilde yapılan araştırma ve inceleme sonucunda çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede genel arazi kadastrosu yapıldığı ve taşınmaza ilişkin kadastro tespit tutanağı düzenlendiği anlaşıldığı taktirde ada ve parsel numarası tespit edilerek tutanak aslı getirtilmeli; genel arazi kadastrosu yapıldığı ancak tutanak düzenlenmediği, 3402 sayılı Yasanın 22/son maddesi gereğince orman kadastro tutanaklarının olduğu gibi tapu kütüğüne aktarıldığı tespit edilirse buna ilişkin tapu kaydı getirtilmelidir.
Yukarıda belirtilen şekilde araştırma ve inceleme yapıldıktan sonra Kızılyayla köyünde 1972 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunduğu anlaşıldığından, kural olarak, 4785 sayılı Yasa gözetilmek suretiyle orman tahdidi yapılıp, kesinleşmişse; bir yerin orman olup olmadığı kesinleşmiş tahdit haritasının orman mühendisi aracılığıyla yerine uygulanması yoluyla çözümlenir. O halde, mahkemece yeniden yapılacak inceleme ve keşifte halen Çevre ve
2012/5812 – 2012/8528
Orman Bakanlığı (Orman ve Su İşleri Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman yüksek orman mühendisleri arasından seçilecek bir mühendis ve bir fen elemanı aracılığıyla … köyünde 25.01.1980 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosuna ilişkin kesinleşmiş tahdit haritası ve tapulama paftası uygulattırılmalı; taşınmazın konumu uzman ve fenehli bilirkişilere düzenlettirilecek tahdit hattı ile irtibatlı krokide gösterilmeli; taşınmazın kesinleşen orman tahdit sınırları içinde orman alanı olduğu ve taşınmaza ilişkin kadastro tutanağı düzenlenmeyerek 3402 sayılı Yasanın 22/son maddesi gereğince orman kadastro tutanaklarının olduğu gibi tapu kütüğüne aktarıldığı tespit edilirse, 3402 sayılı Yasanın 26. maddesi gereğince kadastro mahkemesinin yetki ve görevi taşınmaz mal hakkında kadastro tutanağının düzenlendiği günden itibaren başladığından ve davacı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanmakta olup 6831 sayılı Yasanın 11. maddesi gereğince 6 aylık yasal süre içinde dava açmadığından davanın genel mahkemede görülmesi gerektiği dikkate alınarak mahkemenin görevsizliğine karar verilmelidir (H.G.K. 28.11.2007 gün 2007/20-909-891).
Çekişmeli taşınmazın kesinleşen orman tahdit sınırları içinde orman alanı olduğu ve taşınmazın bulunduğu yörede genel arazi kadastrosu yapılmadığı anlaşıldığı taktirde davacı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanmakta olup 6831 sayılı Yasanın 11. maddesi gereğince 6 aylık yasal süre içinde dava açmadığından davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmelidir.
Çekişmeli taşınmazın kesinleşen orman tahdit sınırlarının tamamen veya kısmen dışında olduğu ve çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede genel arazi kadastrosu yapılmadığı veya yapılmış olmakla beraber çekişmeli taşınmazın bulunduğu alanın herhangi bir nedenle tespit dışı bırakıldığı tespit edilirse, dava kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak Medeni Kanunun 713. maddesi hükmü gereğince açılan tescil davasına dönüşeceğinden ve 3402 sayılı Yasanın 26. maddesi gereğince kadastro mahkemesinin yetki ve görevi taşınmaz mal hakkında kadastro tutanağının düzenlendiği günden itibaren başladığından ve çekişmeli taşınmaz hakkında kadastro tutanağı düzenlenmemiş olduğundan davanın genel mahkemede görülmesi gerektiği dikkate alınarak mahkemenin görevsizliğine karar verilmesi gerektiği ” gereğine değinilerek bozulmuştur. Kadastro mahkemesince bozma kararına uyularak çekişmeli taşınmazın 584 ada 2 nolu orman parseli içinde kaldığı ve bu parsele ilişkin kadastro tutanağı düzenlenmediği 3402 sayılı Yasanın 22/son maddesi gereğince tapu kütüğüne aktarıldığı anlaşıldığından mahkemenin görevsizliğine, dosyanın görevli ve yetkili asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Asliye hukuk mahkemesince; kadastro müdürlüğüne açılan davanın husumet yokluğundan reddine, Orman Yönetimi ve Hazine aleyhine açılan davanın kısmen kabulüyle ( B ) ile gösterilen 14125,85 m2’lik kısmın tarla vasfıyla davacı adına tapuya kayıt ve tesciline , (A) ile gösterilen 155,58 m2’lik kısma yönelik davanın reddine karar verilmiş; hüküm davalı Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu iptali tescil davası niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede dava tarihinden önce 1974 yılında yapılan ve kesinleşen orman tahdidi bulunmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman bilirkişi raporuna göre, mahkemece davanın kabulü yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; dava konusu olan ve davacı adına tapuya tesciline karar verilen (B) ile gösterilen 14125,85 m2’lik kısmın 584 ada 2 parsel sayılı taşınmaz içinde kaldığı anlaşıldığından mahkemece 584 ada 2 parselin tapu kaydını iptaliyle (B) ile gösterilen 14125,85 m2’lik kısmın bu parselden ifrazı ile tarla vasfıyla davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, (A) ile gösterilen 155,58 m2’lik kısma yönelik davanın reddine, 584 ada 2 parselin (B) ile gösterilen kısmı çıktıktan sonra kalan kısmının orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi gerekirken, 584 ada 2 parselin (B) kısmına yönelik tapu iptal edilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hüküm 2 . ve 3. fıkralarının kaldırılarak bunun yerine “ Davalılar Orman Yönetimi
2012/5812 – 2012/8528
ve Hazine yönünden ise davanın kısmen kabulüyle 584 ada 2 parselin tapu kaydını iptaline, orman ve kadastro bilirkişilerince tanzim edilen 29.4.2008 tarihli krokili raporda (B) ile gösterilen 14125,85 m2’lik kısmın bu parselden ifrazı ile tarla vasfıyla davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, (A) ile gösterilen 155,58 m2’lik kısma yönelik davanın reddine, 584 ada 2 parselin (B) ile gösterilen kısmı çıktıktan sonra kalan kısmının orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline” cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Yasanın geçici 3. madde göndermesiyle H.Y.U.Y.’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının Orman Yönetmine yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 05/06/2012 günü oybirliği ile karar verildi.