YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/5778
KARAR NO : 2012/8497
KARAR TARİHİ : 05.06.2012
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … Yönetimi vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı … Yönetimi; 56 nolu Orman Kadastro Komisyonunca 1988 yılında yapılan 2/B madde uygulamasının hatalı olduğu, 30 adet kesinleşmiş müsadere kararı bulunan yerleri 6831 sayılı Yasanın 2/B madde Uygulaması Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine aykırı olarak orman rejimi dışına çıkarıldığı, bu çalışmaları yapan orman kadastro komisyon üyeleri hakkında istenilen koğuşturma izninin İstanbul Valiliği İl İdaresi Kurulu tarafından zamanaşımı sebebiyle reddedildiği, ancak orman kadastro komisyon üyeleri hakkında açtıkları tazminat davasının, İstanbul 10. Asliye Hukuk Mahkemesinin 10.04.1996 gün ve 1995/61-1996/242 sayılı kararıyla kabul edildiği, daha önce 2/B madde uygulamasının yok hükmünde olduğunun tesbiti istemiyle hasımsız açtıkları davanın Adalar Asliye Hukuk Mahkemesince hak düşürücü süre içinde açılmadığı gerekçesiyle reddedildiği, temyiz üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 24.09.2004 gün ve 2004/7880 – 9015 sayılı kararıyla; “Orman kadastro komisyon üyelerinin görevlerini kötüye kullanarak ya da kendilerine verilen görevlerin dışına çıkarak yaptıkları işlemler hukuk ve ceza davalarına konu olmuşsa, bu kişiler tarafından yapılan işlemlerin yok hükmünde sayılacağından, yönetim tarafından herhangi bir süreye bağlı kalınmaksızın işlemlerin iptali için her zaman dava açılabilirse de, böyle bir davanın hasımsız görülemeyeceği, yasa ve yönetmeliklere aykırı olarak yapılan işlem ve çalışmalar kim ya da kimlerin hukukunu ve hakkını etkiliyor ise, bu konudaki iptal davalarında husumetin o kişilere yöneltilmesi gerektiği, mahkemenin davayı bu sebeple reddetmesi gereğine” değinerek yerel mahkeme hükmünün onandığı, açıklanan nedenlerle 56 nolu Orman Kadastro Komisyonunca Heybeliada’da bulunan 83 ada 4 sayılı 170 m² yüzölçümlü taşınmaza ilişkin orman rejimi dışına çıkarma işleminin yok hükmünde olduğunun tesbitine ve tapu kaydının iptal edilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya tesciline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.
Davacı Hazine ise, çekişmeli taşınmazın tapuda davalılar adına kayıtlı olduğunu, yörede 1942 yılında yapılan ve kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde iken 1989 yılında 6831 sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması sonucu Hazine adına orman sınırları dışına çıkartılıp işlemin kesinleştiğini, Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/126 esas 2002/168 karar sayılı kararı ile orman sınırları içinde kalan bölümünün tapusunun iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verildiğini ve işlemin kesinleştiğini ileri sürerek, 2/B uygulaması ile orman sınırı dışına çıkarılan bölümünün davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır.
2012/5778 – 8497
Mahkemece, ayrı ayrı açılan davalar birleştirildikten sonra davalılar ölü olduğundan dava şartı yokluğu nedeniyle davanın REDDİNE karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, 56 nolu Orman Kadastro Komisyonunca 6831 sayılı Yasanın 2/B maddesi uyarınca yapılan orman rejimi dışına çıkarılma çalışmasının yok hükmünde olduğunun tesbiti, tapu kaydının iptali ve tescil istemine yöneliktir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1942 yılında 3116 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, 1950 yılında makiye ayırma, 23.09.1981 tarihinde ilan edilerek kesinleşen aplikasyon ve 6831 sayılı Yasanın 1744 sayılı Yasa ile değişik 2. madde uygulaması, daha sonra 6831 sayılı Yasanın 3302 sayılı Yasa ile değişik hükümlerine göre yapılıp 19.04.1989 tarihinde ilan edilen edilerek kesinleşen sınırlaması yapılmamış yerlerde orman kadastrosu, aplikasyon ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 05/06/2012 gününde oybirliği ile karar verildi.