Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2012/5632 E. 2012/8596 K. 06.06.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/5632
KARAR NO : 2012/8596
KARAR TARİHİ : 06.06.2012

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Orman Yönetimi, Hazine, … mirasçısı … tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R
Davacı … tarafından, davalılar … ve … aleyhihe açılan asliye hukuk mahkemesinin 1976/253 E. numarasında kayıtlı elatmanın önlenmesi davasında görevsizlik kararı verilerek kadastro mahkemesine aktarılmış ve 1981/288 sayılı temyize konu dava ile birleştirilmiştir.
Davacı … tarafından, davalılar …, …, …, …, …, …, … aleyhine açılan Asliye Hukuk Mahkemesinin 1974/229 E. numarasında kayıtlı davada, 235 parsele uygulanan Mayıs 1974 tarih 262 numaralı tapu kaydının miktarı 6093 m2 yazılmışsa da gerçekte 38 dönüm olduğu iddia edilmiş Orman Yönetimi, Hazine ve … davaya dahil edildikten sonra görevsizlik kararı verilerek, dosya kadastro mahkemesine aktarılmış ve temyize konu dava ile birleştirilmiştir.
Davacılar … ve … tarafından, davalılar …, …, …, Şevki Kor aleyhine açılan kadastro mahkemesinin 1980/41 sayılı dosyası temyize konu dava ile birleştirilmiştir.
Davacı Turan Korkar tarafından …, …, Salim Kuruda aleyhine açılan Kadastro Mahkemesinin 1981/8 sayılı dosyası temyize konu dava ile birleştirilmiştir.
Temyize konu olan 1981/288 sayılı dosyada … tarafından davalılar … ve arkadaşları, Hazine, Orman Yönetimi, … aleyhine dava açılarak, çekişmeli taşınmazların Mayıs 1974 tarih 262 numaralı tapu kapsamında kaldığı iddia edilmiş, davanın yargılaması sırasında çekişmeli 305, 306 parseller yönünden dava tefrik edilerek mahkemenin 1997/26 esasına kaydedilmiş, 1997/26 sayılı dosyada Orman Yönetimi ve …’ın davalarının reddine ve dava konusu parsellerin davalı … adına tapuya tesciline karar verilmiş, hükmün davacı … Yönetimi tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 03.03.2005 gün 1341-2130 sayılı kararıyla özetle “Davanın ilkin, … ve Cemal Koru’nun taşınmazların ortak murisleri İbrahim Mahzar’dan intikal ettiği, İbrahim Mahzar mirasçıları adına tescili iddiasıyla dava açtıkları, davaların, aynı köy 302, 304, 309, 311, 312, 313, 314 sayılı parsellere ilişkin Ziver ve Cemal Koru tarafından açılan kadastro mahkemesinin 1980/41 Esas sayılı dava dosyası ile birleştirildiği, taraflarının farklı olduğundan ve çekişmeli 305 ile 306 sayılı parsellerle ilgili araştırmanını tamamlanmış olduğundan da söz edilerek, 305 ve 306 sayılı parsellere ilişkin davaların ayrılıp, resmi belgelerin uygulanmasına dayalı araştırma, inceleme ve keşif sonucu düzenlenen uzman bilirkişi kurulu raporlarıyla, taşınmazların öncesi itibariyle makilik iken, eylemli olarak kısmen çalılık, kısmen tarla ziraatında kullanılan % 3-5 eğimli tarım alanı olduğunun belirlendiği gerekçesiyle Orman Yönetiminin ve …’ın davasının reddine, parsellerin tesbit gibi tesciline karar verilmişse de; çekişmeli parsellere uygulanan tapu kayıtları ile yargılaması devam eden 1980/41 Esasa kayıtlı davanın konusu aynı köy 302,
-2-
2012/5632 – 2012/8596
304, 309, 311, 312, 313, 314 sayılı parsellere uygulanan müfrez koru nitelikli tapu kayıtlarının, Şubat 1938 tarihli 33 sıra numaralı, 1254 Dekar 742 m2 yüzölçümünde müfrez koru nitelikli, 1505 sayılı Yasanın 3. maddesi hükmüne göre yapılan kamulaştırmayla, Ali ve Osman’ın tasarrufunda olduğundan söz edilerek senetsizden Hazine adına oluşturulan ve Haziran 1952 tarih 14 sıra numarasıyla sahiplerine iade suretiyle oluşturulan tapu kaydından geldiği, kadastro mahkemesinin 1981/288 Esaslı dosyasında, … ve … tarafından, 302, 304, 309, 311, 312, 313 ve 314 sayılı parsellerin yanı sıra, çekişmeli 305 ve 306 sayılı parsellerin de dava konusu edildiği ve bu kişilerin açtığı davanın ayrılmadığı ,aynı nedene dayanan, aynı kişilerin açtığı davalar arasında H.Y.U.Y. 45. madde anlamında hukuki ve fiili irtibat bulunup davaların birleştirilerek görülmesi gerektiği,
Diğer taraftan; çekişmeli taşınmazlara uygulanan tapu kayıtları ile çekişmeli taşınmazları dıştan çevreleyen parsellere uygulanan müfrez koru nitelikli tapu kayıtlarının ilk tesis tedavülleri ile birlikte getirtilip uygulanmadığı, çekişmeli parsellere ve çevre parsellere uygulanan tapu kayıtları koru nitelikli olmasına rağmen, çekişmeli taşınmazların ve aynı bütünden geldiği anlaşılan çevre taşınmazların, özel orman olup olmadığı, 4785 sayılı Yasa ile devletleşip devletleşmediği, 5658 sayılı Yasa hükümlerine göre iadeye tabi olup olmadığı, 500 hektardan daha küçük parçalara ifraz edilip edilemeyeceği üzerinde durulmadığı,
31.03.1950 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren 5658 sayılı Orman Kanununa Bazı maddeler Eklenmesine ve Bu Kanunun Birinci Maddesinde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanuna Yasanın 1. Maddesinde, “09.07.1945 tarihli 4785 sayılı Kanunla Devletleştirilmiş ormanlardan, devlet ormanları içinde olmayan ve etrafı tarla, bağ, bahçe, gibi kültür arazisi, özel orman, şehir, kasaba, köy merası ve Orman Yasasının birinci maddesine göre orman sayılmayan yerlerle çevrili olmak şartıyla devlet ormanlarından tamamen ayrılmış bulunan köy, belediye tüzel kişiliklerine ve gerçek kişilere ait ormanlar; sahipleri veya mirasçıları istedikleri taktirde geri verilir” hükmü ile nitelikleri sayılan bazı ormanların iade edildiği, aynı yasada, “İade edilecek ormanlardan devletleştirme karşılığı ödenmemiş bulunanlar bir işleme tabi tutulmaksızın sahiplerine intikal eder ve müracaatları üzerine keyfiyet Orman Yönetimince kendilerine yazı ile bildirilir. …” hükümlerinin yer aldığı,
Anlatılan yasal hükümlere göre, bir yerin, orman nitelikli tapu kaydının bulunması, devlet ormanı içinde yer almaması, devlet ormanına sınır olmaması, 3116 sayılı Yasanın yürürlük dönemine göre 50000 m2’den, 6831 sayılı Yasa hükümlerine göre ise, 30000 m2’den büyük olması, bedeli ödenerek devletleştirilmiş olmaması (devletleştirme bedelinin ödenmemiş olması), kesinleşmiş orman sınırlamasının bulunması halinde devlet ormanı olarak sınırlanmış olmaması, orman tahditi yapılmış ise özel orman olarak tahditinin yapılıp işletiliyor olması koşullarının istisnasız hepsinin birden gerçekleşmesiyle iadeye tabi özel orman sayılacağı, O halde; mahkemece, aynı kökten gelen tapu kayıtları, yerel tapu idaresi ve tapu kadastro genel müdürlüğü ile bölge müdürlüklerinden ayrı ayrı sorulup takip edilerek, miktar ve cins değişikliklerini içerir evrakı müsbiteleri ile birlikte, ifrazen ya da yeniden oluşturulmak suretiyle ortaya çıkan tüm koru nitelikli tapu kayıtları tesbit edilerek, var ise ifraza ilişkin evrakı müsbitesi, kroki ya da haritaları, bu tapu kayıtlarının tüm tedavülleri, bu tapu tedavülleri uygulanarak kadastro tesbiti yapılan taşınmazlara ilişkin kadastro tesbit tutanakları, hükmen kesinleşenlerin ya da kadastro tesbitine itiraz davasına konu olanların derdest dava dosyaları, kök kayıt ile tedavüllerinin revizyonlarını dıştan çevreleyen taşınmazların kadastro tesbit tutanakları, tesbitlerine esas alınan ilk tesisinden itibaren tüm değişiklikleri içerir tapu kayıtları ilgili idarelerden getirtilerek, aynı bütünden geldiği anlaşılan taşınmazlara ilişkin davalar ile, aynı kişilerin taraf olduğu, aynı nedene dayanan davaların birleştirilmesi, önceki bilirkişiler dışında, üç uzman orman yüksek mühendisi, topografyaya ilişkin teknik aletleri ile üç harita mühendisi vasıtasıyla yeniden yapılacak keşifte, aynı bütünden gelen müfrez koru nitelikli tapu kayıtlarının yaşlı yerel bilirkişiler kurulu yardımı ile uygulanması, bilinmeyen sınırlar konusunda tarafların göstereceği tanıkların ifadesine başvurulması, aynı bütünden gelen tüm tapu kayıtlarının kapsadığı alanın net olarak belirlenmesi, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafı ve amenajman planı çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle aynı bütünden gelen tüm tapu kayıtlarının kapsadığı alanın, öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği, devlet ormanına sınır olup olmadığının belirlenmesi; 3116, 4785 ve 5658 sayılı yasalar karşısındaki durumunun saptanması; bu taşınmazların devlet ormanı, özel orman yada iadeye tabi özel orman olup olmadığının yukarıda yazılan yasa hükümleri ve ilkeler doğrultusunda saptanması, iadeye tabi özel orman değilse, tapu ve zilyetlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı
2012/5632 – 2012/8596
Yasanın 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yok edilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmesi; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresinin incelenmesi; kesinleşmiş orman kadastrosu bulunmadığından, yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine ablike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan kroki düzenlettirilip, bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınması ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi” gereğine değinilmiştir.
Mahkemece,bozma kararına uyulduktan sonra aynı bütünden gelen ve birleştirilen davalara konu taşınmazların orman sayılan yerlerden olmadığı belirlenerek ve tapu kayıtları gözönünde bulundurularak, Orman Yönetiminin davasının reddine,davacıların davasının kısmen kabulüne,
216 parselin (7991 m2) … adına;
218 parselin (8519 m2)… adına;
234 parselin (173.109 m2) … mirasçıları adına;
235 parselin (35089 m2) … adına;
236 parselin (30501 m2) … ve arkadaşları adına;
302 parselin (99698 m2) … adına;
304 parselin (47976 m2) … mirasçıları adına;
305 parselin (88957 m2) Şevki oğlu …;
306 parselin (107174 m2) Şevki oğlu … adına;
309 parselin (8940 m2) … mirasçıları adına;
310 parselin (33462 m2) … mirasçıları adına;
311 parselin (32593 m2) … adına ;
312 parselin (25108 m2) … mirasçıları adına;
313 parselin (52684 m2) … adına tarla niteliğiyle tapuya tescillerine, 304 ve 311 parsellerdeki TEK Genel Müdürlüğü lehine olan irtifak haklarının tapu kayıtlarına işlenmesine karar verilmiş, karar Orman Yönetimi, Hazine ve … tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tesbitine itiraz niteliğindedir.
Yörede orman kadastrosu yapılmamıştır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere ayrı ayrı yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 06/06/2012 gününde oybirliği ile karar verildi.