YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/15319
KARAR NO : 2013/1438
KARAR TARİHİ : 18.02.2013
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında …. Köyü, 117 ada 2 parsel sayılı 49724,20 m² yüzölçümündeki taşınmaz, tutanağın beyanlar hanesine krokide (A) ile gösterilen samanlık … oğlu …’ya ait olduğu, (B) ile gösterilen harabe samanlık …. varislerine ait olduğu ve (C) ile gösterilen ahşap samanlık …. varislerine ait olduğu yönünde şerh verilerek, ham toprak niteliğiyle davalı Hazine adına tesbit edilmiştir. ….tarafından bu tesbite yapılan itiraz, kadastro komisyonu tarafından, itirazcıların dayandığı 1936 tarihli vergi kaydının… Sulh Hukuk Mahkemesinin 1969/29 sayılı kararıyla vergi kaydının bu yere ait olmadığına karar verilmiş olduğu gerekçe gösterilerek itirazcıların itirazının reddine karar verilmiştir.
Davacı … ve …, 23.09.2009 tarihli dilekçeleriyle dava konusu 117 ada 2 parsel içinde bırakılan yaklaşık 1900,00 m² yüzölçümündeki taşınmazın, murisleri adına kayıtlı olan 1936 tarih 689 sayılı vergi kaydı kapsamında kalan ve kendilerine ait yer olduğu iddiasıyla vergi kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, dava konusu 117 ada 2 parsel içinde tesbit gören yaklaşık 1900,00 m² yüzölçümündeki taşınmazın … mirasçıları adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır.
Birleşen dosya davacısı … ise, dava konusu 117 ada 2 parsel içinde tespit gören yaklaşık 2000,00 m² yüzölçümünde olan taşınmazın murisinden kendilerine intikal eden yer olduğu iddiasıyla vergi kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak …. mirasçıları adlarına tescili istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece, 1086 sayılı H.U.M.K.’nın 45. maddesi gereğince davalar birleştirilerek yapılan yargılama sonucunda, davanın kabulüne ve dava konusu …. Köyü, 117 ada 2 parsel sayılı taşınmaza ait kadastro tutanağının (kadastro tespitinin) iptali ile fen bilirkişisinin raporuna ekli krokide (A) ile gösterilen 2984,45 m² yüzölçümündeki taşınmazın ayrı parsel sayısı ile 1/3 hisse ile…. ve … adına, geriye kalan 50479,75 m² (46739,75 m²) yüzölçümündeki taşınmazın ise, ham toprak vasfıyla davalı Hazine adına tapuya kayıt ve tescillerine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve adına tescil kararı verilen davacı kişiler yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek davanın kabulü yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, 49724,20 m² yüzölçümüyle tesbit edilen 117 ada 2 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümü miktarından kabule konu krokide
(A) ile gösterilen 2984,45 m² yüzölçümündeki bölüm çıktıktan sonra, parselin geriye kalan bölümü 46739,75 m² olduğu halde, mahkemece hüküm fıkrasında kalan bölüm olarak “50479,75 m²” yüzölçümü denilerek tescile karar verilmesi, yine, dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin iptaline karar verilmesi gerekirken, tutanağın iptaline karar verilmiş olması ve kabule konu taşınmazın özel harman yeri ve samanlık niteliğiyle tapuya tesciline karar verilmesi gerekirken, taşınmazın niteliği belirtilmeden tapuya tesciline karar verilmesi doğru değil ise de, belirtilen bu hususlar hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hüküm fıkrasının birinci bendinin son satırında yüzölçümü miktarı olarak yer alan “50479,72 m²” ifadesi hükümden çıkartılarak, yerine “46739,75 m²” ifadesi yazılması, yine hüküm fıkrasının ikinci bendinin, ikinci cümlesinde yer alan, “tutanağının” kelimesi kaldırılarak, yerine “tespitinin” kelimesi yazılması, yine hüküm fıkrasının ikinci bendinin, dördüncü satırında yer alan “yazılıp bu şekilde” kelimeleri kaldırılarak, yerine “özel harman yeri ve samanlık vasfıyla” cümlesi yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.M.K.’nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA 18/02/2013 günü oy birliği ile karar verildi.