YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/15228
KARAR NO : 2013/3530
KARAR TARİHİ : 01.04.2013
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … … mirasçıları vekili ve … ve arkadaşları vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar … ve arkadaşları vekili Av. …, 17.07.2000 tarihli dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği Kestel Kasabası, … Köyü İnağzı Mevkiinde bulunan yaklaşık 24000 m² yüzölçümlü taşınmazın müvekkillerine babalarından kaldığını ve tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyedliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının müvekkilleri yararlarına oluştuğunu iddia ederek, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre müvekkilleri adına veraset ilâmlarındaki payları oranında tescili istemiyle dava açmıştır.
Davacı … … vekili Av. …, 24.01.2002 tarihli dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği … Köyünde bulunan yaklaşık 27000 m² yüzölçümlü taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyedliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının müvekkili yararına oluştuğunu iddia ederek, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre müvekkili adına tescilini, davalılar …, … ve …’un tescili istenen taşınmaza yaptıkları müdahalenin önlenmesini, 597 parsel sayılı taşınmazın imar uygulaması sonucu Hazine adına tescil edildiğini, ancak; müvekkili davacı tarafından imar ve ihya edilerek 35-40 yıldır zilyet edinildiği iddiasıyla tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tescili istemiyle dava açmıştır.
Davacılar … ve arkadaşları vekili Av. .., 27.01.2002 tarihli dava dilekçesi ile, davalı …’nın tescil davasına konu taşınmaza dozer sokmak suretiyle vasfını değiştirmeye çalıştığı iddiasıyla elatmanın önlenmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece ayrı ayrı açılan davalar birleştirilmek suretiyle yargılamaya devam edilmiştir.
Yargılama sırasında 02.05.2003 tarihli dilekçe ile davacılar … ve arkadaşları vekili, 05.01.2003 tarihli bilirkişi raporunda (G), (K) ve (N) işaretli bölümlerin 593 ada 1 sayılı parsel içinde, (E) işaretli bölümün 598 ada 1 sayılı parsel içinde kaldığının tesbit edilmesi nedeniyle bu bölümlere ilişkin davadan vazgeçtiklerini, aynı raporda (B) ve (C) harfleri ile işaretli bölümlerin imar uygulaması sonucu 597 ada 1 sayılı parselde Hazine adına tesbit edildiğinden davalarını tapu iptal ve tescil davası olarak ıslah ederek, tapu kaydının iptali ile aynı raporda (A) harfi ile işaretli bölümün tesbit harici bulunması nedeniyle müvekkilleri adına tesciline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.
Davacı … … vekili 28.08.2003 tarihli dilekçe ile tescil davasını, tapu iptal ve tescil olarak ıslah etmiştir.
Davalı Hazine, çekişmeli taşınmazların Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğundan davanın reddini, 20.03.2009 havale tarihli dilekçe ile de Hazine adına geçerli tapu kapsamı dışında kalan bölümlerin Hazine adına tescilini talep etmiştir.
Husumetin yaygınlaştırıldığı Orman Yönetimi vekili, çekişmeli taşınmazın öncesinin orman sayılan yerlerden olduğu gerekçesiyle davanın reddini istemiştir.
Yargılama sırasında davacı … … ölmekle, mirasçıları davaya devam etmiş, … 08.02.2010 tarihli harçlı dilekçe ile, Hüseyin Boz mirasçısı olarak davaya katılmıştır.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın yüksek eğimli olması, taşlık ve çalılık olarak tescil harici bırakılması nedeniyle tahdidin kesinleştiği 27.04.1986 tarihine kadar orman sayılan yerlerden olduğu, bu tarihten itibaren davanın açıldığı tarihe kadar 20 yıllık sürenin davacılar yararına dolmadığı, ayrıca; taşınmazın imar ve ihya edilmediği gerekçeleriyle davacı … …’ın davasının reddine, davacılar … ve arkadaşlarının açtığı elatmanın önlenmesi davası ile 05.01.2003 tarihli … tarafından düzenlenen rapor ve krokide (A), (B) ve (C) harfleri ile gösterilen bölümlere ilişkin davanın reddine, aynı bilirkişi raporunda (G), (K), (N) ve (E) işaretli bölümlere ilişkin davanın ise feragat nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, aynı bilirkişi raporunda (A)=12931,43 m² işaretli bölümün en son parsel numarası verilmek suretiyle Hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm davacı … … mirasçıları vekili ve … ve arkadaşları vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tescili, tapu iptal ve tescil, elatmanın önlenmesine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1984 yılında yapılıp 26.04.1985 – 26.04.1986 tarihleri arasında ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 1987 yılında yapılarak 05.06.1988 tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır.
Taşınmazların bulunduğu yerde genel arazi kadastrosu işlemi 1959 yılında yapılmış ve sonuçları 12.02.1960 – 12.03.1960 tarihleri arasında ilân edilmiş ve kesinleşmiştir. Kesinleşme tarihi ile davanın açıldığı tarih arasında 20 yıllık süre geçmiştir, taşınmaz taşlık ve çalılık niteliğiyle tescil harici bırakılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman bilirkişi raporuna göre, mahkemece kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; (G), (K), (N) ve (E) harfleri işaretli bölümlere ilişkin feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, hüküm yerinde “karar verilmesine yer olmadığına” denilmiş olması doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hüküm fıkrasının 1. bendinde yer alan “davaları hakkında karar verilmesine yer olmadığına” cümlesi kaldırılarak, bunun yerine, “davasının REDDİNE” cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.M.K.’nun 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde yatıranlar iadesine 01/04/2013 günü oy birliği ile karar verildi.