Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2012/13347 E. 2013/2276 K. 05.03.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/13347
KARAR NO : 2013/2276
KARAR TARİHİ : 05.03.2013

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar …, … ve …, 11.01.2010 günlü dilekçelerinde sınırlarını bildirdikleri ….Mevkiinde bulunan sınırlarını bildirdiği 30 dönüm yüzölçümündeki taşınmazın asliye hukuk mahkemesinin 08.06.1967 gün ve 1965/3-19 sayılı kararı ile babaları…. adına tescil edildiği, tapulu olmasına rağmen bu yerlerinin kadastroda 102 ada 1 parsel sayısı ve orman niteliğiyle Hazine adına tesbiti kesinleşerek tapuya kayıt edildiği, bu taşınmaz bölümünün tapu kaydının iptali ve tapu maliki mirasçıları adına tapuya tescili için dava açmışlar, davayı tapu maliklerinin diğer mirasçılarına yaygınlaştırmışlardır.
Mahkemece davanın kabulüne, Şirvan İlçesi, …Köyü 102 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 16.05.2012 günlü fen bilirkişi krokisinde (B) ile gösterilen bölümün tapu kaydının iptaline ve miras paylarına göre davacılar adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişiler vekili tarafından yargılama giderlerine ilişkin, davalı Hazine tarafından da esasa ilişkin olarak temyiz edilmiştir.
Dava, 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4/3 madde gereği orman olarak sınılandırılıp, bu şekilde tesbit tutanağı düzenlenen taşınmazın tapu kaydının iptali ve tesciline ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 6831 sayılı Kanun hükümlerine göre orman kadastrosu yapılmamıştır.
… Köyünde yapılan kadastroda 102 ada 1 parsel sayılı 45 hektar 5814,17 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4/3 maddesine göre orman olarak sınırlandırılıp, Devlet omanı niteliğiyle Hazine adına tesbiti, 25.08.2008 ilâ 24.09.2009 tarihleri arasında yapılan askı ilânı sonunda kesinleşerek tapuya kayıt edilmiştir.
Mahkemece dayanılan tapu kaydının, eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğraflarının uygulanmasına dayalı araştırma, inceleme ve keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporlarıyla çekişmeli 102 ada 1 sayılı parselin krokisinde (B) ile gösterilen bölümünün tapu kaydının iptaline ve miras payları oranında davacılar adına tapuya tesciline karar verilmiş ise de, hükme dayanak yapılan orman bilirkişi raporlarında 102 ada 1 sayılı parselin (B) ile gösterilen bölümünün 1953 yılında düzenlenen memleket haritasında açık alan olarak nitelendirildiği, %25-30 eğimli üzerinde bir iki adet palamut meşesi bulunan tarla nitelikli tarım alanı olduğu, şu anda baraj gölü altında kaldığı bildirilmiş ise de, dayanılan tapu kaydının …. Asliye Hukuk Mahkemesinin 08.06.1967 gün ve 1965/3-19 sayılı tescil hükmü ile oluştuğu, bu kararda Orman Yönetimi taraf olmadığı için Orman Yönetimini bağlamayacağı gibi, kararın aslı ya da onaylı sureti varsa tescil krokisi, dayanılan tapu kaydının örneği getirtilip uygulanmamış, tapu kaydının ormana kalan sınırları itibariyle değişebilir nitelikte sınırları içerip içermediği üzerinde durulmamış, kayıt fazlası yönünden orman kadastrosunun kesinleşeceği gözetilmemiştir.

O halde, mahkemece; öncelikle, aynı parsele ilişkin olarak açılan mahkemenin 2010/7 ve 2010/6 Esasına kayıtlı dava dosyaları birleştirilmeli; daha sonra, …. Asliye Hukuk Mahkemesinin 20.06.1984 gün ve 1982/6-14 sayılı tescil dosyası, dosya bulunamaz ise, mahkeme kararının ve eki olan tescil krokisinin onaylı suretinin tapu müdürlüğündeki dosyasından getirtilmeli, önceki bilirkişiler dışında bir harita mühendisi bilirkişi aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, tescil hükmü ve var ise, eki olan tescil krokisi ile birlikte dayanılan tescil tapusu yöntemince uygulanarak, tapu kaydının kapsamı belirlenmeli, tescil krokisi yok ise orman içinde kalan sınırları itibariyle değişebilir nitelikte sınırlar içerdiği de gözetilerek, sabit sınırlarından başlanarak uygulanmalı, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan, krokili, bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı,
Oluşacak sonuca göre, dayanılan tapu kaydının, uygulanabilir bir krokisi yok ise kapsamının yüzölçümüne değer verilerek saptanacağı, tescil hükmünde Orman Yönetiminin taraf olmadığı belirlendiği takdirde yönetimi bağlamayacağı, dayanılan tapu kaydı kapsamındaki yerler için 6831 sayılı Kanunun 11/1 maddesi gereğince 10 yıllık süre içinde orman kadastrosuna itiraz davası açılabilirse de, tapu kaydının yüzölçümü ile geçerli kapsamı dışında kalan yerler için orman kadastrosunun kesinleşeceği, tapu kaydı kapsamı dışındaki yerler için, tapu sahiplerine tanınan 10 yıllık dava açma süresinin uygulanamayacağı gözetilerek, dayanılan tapu kaydının tescil krokisi ya da kroki yok ise, yüzölçümü ile geçerli kapsamı dışında kalan yerler için açılan davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine, tapu kaydının krokisi ya da yüzölçümü ile geçerli kapsamı içinde kalan bölümleri için açılan davanın kabulüne karar verilmelidir.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin eksik inceleme ve araştırma ile davanın kabulüne karar verilmesi kanuna aykırı olduğu gibi, kabule göre de, muris ismi belirtilmeden ve dayanılan tapu kaydı maliklerine atıf yapılmadan, infazı imkansız kılacak biçimde, miras payları oranında davacılar adına tescile karar verilmesi, davacı tarafın yaptığı yargılama giderlerinin davalı taraftan tahsiline karar verilmesi gerekirken, yargılama giderleri hakkında bir hüküm kurulmaması doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı gerçek kişilerin yargılama giderleri ve vekalet ücretine; davalı Hazinenin ise, esasa ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 05.03.2013 günü oy birliği ile karar verildi.