YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/12473
KARAR NO : 2013/805
KARAR TARİHİ : 05.02.2013

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı … tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında … Mevkii 318 ada 1 parsel sayılı 779,59 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, tarla niteliğiyle, atalarından intikal ve taksimle 20 yıldan fazla süredir zilyetliğinde olduğundan söz edilerek … adına tesbit edilmiştir. Davacı Hazine, taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu, zilyetlikle edinilemeyeceğini ileri sürerek, Hazine adına tapuya tescilini istemiştir. Mahkemece davanın KABULÜNE, çekişmeli parselin tesbitinin iptaline ve Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı gerçek kişi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre, dava kadastro tesbitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1966 yılında yapılıp 11.10.1968 tarihinde ilân edilen ve 11.01.1969 tarihinde kesinleşen orman tahditi vardır. Daha sonra 1981 yılında yapılan sınırlandırması yapılan ormanların aplikasyonu, orman kadastrosu ve 6831 sayılı Yasanın, 1744 sayılı Yasa ile değişik 2. madde uygulaması ile 1991 yılında yapılan 3302 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan aplikasyon ve 6831 sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması dava tarihinden önce kesinleşmiştir.
İncelenen dosya kapsamına kararın dayandığı gerekçeye, kesinleşmiş orman kadastro tutanak ve haritası ile eski ve yeni tarihli memleket haritası ve hava fotoğrafının uygulanmasına dayalı araştırma inceleme ve keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporlarıyla çekişmeli parselin kesinleşmiş orman kadastrosu sınırları dışında bırakıldığı, eğimi ve toprak yapısı itibariyle, imar ve ihyası tamamlanmamış, yüksek eğimli ve taşlılık oranı yüksek tarım dışı arazi olduğu, bu haliyle zilyetlikle edinilecek yerlerden olmadığı belirlenerek, davanın kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı gerçek kişinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Yasanın 16. maddesi ile 3402 sayılı Yasaya eklenen 36/A maddesi gereğince davalıdan onama harcı alınmasına yer olmadığına ve yatırdığı peşin temyiz harcının istek halinde iadesine 05/02/2013 günü oy birliği ile karar verildi