Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2011/9892 E. 2012/11098 K. 02.10.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/9892
KARAR NO : 2012/11098
KARAR TARİHİ : 02.10.2012

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Kadastro sırasında … köyü, … mevkii, 259 ada 21 parsel sayılı 5449 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, zeytinlik niteliğiyle … zilyetliğindeyse de, 1. derece arkeolojik sit alanı içinde kaldığından söz edilerek Hazine adına tesbit edilmiştir. Davacı … Yönetimi, taşınmazın kesinleşmiş orman kadastrosu sınırları içinde bırakılan orman alanı olduğu, tesbitinini iptali ve orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın KABULÜNE, çekişmeli parselin tesbitinin iptaline ve orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava; kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1966 yılında yapılıp 11.10.1968 tarihinde ilân edilen ve 11.01.1969 tarihinde kesinleşen orman tahditi, 1981 yılında yapılıp 13.05.1982 tarihinde ilân edilerek itirazsız yerlerde 13.05.1983, itirazlı yerlerde ise 30.07.1982 tarihinde ilân edilip, 30.07.1983 tarihinde kesinleşmiş, sınırlandırması yapılan ormanların aplikasyonu, orman kadastrosu ve 6831 sayılı Yasanın, 1744 sayılı Yasa ile değişik 2. madde uygulaması, 1991 yılında 3302 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan aplikasyon ve 6831 sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması mevcuttur.
Mahkemece kesinleşmiş orman kadastro tutanak ve haritaları ile memleket haritası, hava fotoğrafları ve amenajman planını uygulanmasına dayalı araştırma inceleme ve keşif sonucu düzenlenen uzman bilirkişi raporuyla, çekşimeli parselin yüksek eğimli makilik karakterli, 6831 sayılı Yasanın 1/J madesinin karşı anlamı gereğince orman sayılan yerlerden olduğu gibi, çepe çevre etrafının orman ile çevrili orman içi açıklığı olduğunun belirlendiği, orman kadastrosu sınırları dışında bırakılmışsa da, yasa ve yönetmelik hükümlerine göre orman olarak sınırlandırılabileceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Ne var ki; mahkeme gerekçesinin aksine, orman kadastro tutanak ve haritaları ile eski ve yeni tarihli harita ve hava fotoğralarının uygulanmasına dayalı araştırma ineleme ve keşif sonucu düzenlenen orman bilirkişi, ziraat uzmanı bilirkişi ve jeolog bilirkişi raporlarında çekişmeli parselin kesinleşmiş orman kadastro sınırları dışında bırakıldığı, eğimsiz düz yapıda olduğu, içinde 60 – 70 yaşında 14 adet zeytin ağacı bulunduğu, son 15 – 20 yıldır tarımda kullanılmadığı, eski ve yeni tarihli haritalarda orman olarak nitelendirilmediği, orman içi açıklığı olmadığı belirlenmiştir.
1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunun 74. maddesi ve 1086 sayılı Yasanın yerine yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 26. maddesi gereğince, Hâkim dava ile bağlı olup, ondan başkasına ve başka bir şeye karar veremez. Orman Yönetimi tarafından çekişmeli parselin kesinleşmiş orman kadastro sınırları içinde kaldığı, orman sınırlarının daraltılamayacağı tesbitin iptali ve orman niteliğiyle Hazine adına tescili istemiyle dava açıldığı, parselin eylemli orman alanı olduğu, kesinleşmiş orman sınırları dışında kalsa bile, eylemli orman alanı olduğu ve 4999 sayılı Yasa ile değişik 6831 sayılı Yasanın 7 ve devamı maddeleri gereğince orman olarak sınırlandırılacak yerlerden olduğunu iddia etmediğine göre, mahkemece dava ile bağlı kalınarak, kesinleşmiş orman kadastrosu sınırları dışında bırakıldığı anlaşılan parsele ilişkin davanın reddine ve tesbit gibi tapuya tesciline verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmesi usûl ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazinenin temyiz itrazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 02.10.2012 günü oybirliği ile karar verildi.