YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/6973
KARAR NO : 2011/11043
KARAR TARİHİ : 04.10.2011
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava konusu … köyü 452 parsel sayılı 1250 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, tarla niteliği ile davalı adına tapuda kayıtlıdır. Davacı Hazine, taşınmazın 2/B ile Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğundan tapu kaydının iptali ile 2/B niteliğiyle Hazine adına tescili iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece davanın kabulü ile dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile Hazine adına tapuya tesciline, beyanlar hanesine 6831 sayılı yasanın 2/B maddesi gereğince orman sınırları dışına çıkarıldığının işlenmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kesinleşen 2/B uygulaması nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce 1949 yılında 3116 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosunda, dava konusu taşınmaz orman sınırları içinde bırakılmış, 1999 yılında yapılan ve 23/05/2001 tarihinde ilanı yapılarak kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması sonucu Hazine adına orman rejimi dışına çıkartılmış, 1988 yılında yapılan arazi kadastrosunda ise taşınmazın, daha önce yapılan orman kadastrosu sınırları içinde olduğu göz önünde bulundurulmadan, hata ile ikinci kere kadastrosu yapılarak kişiler adlarına özel mülk olarak tesbit ve yolsuz olarak tescil edilmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman tahdidi içinde kalan yerlerden iken 2/B madde uygulaması ile Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı anlaşıldığına göre yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, karar tarihinden sonra 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Yasanın 16. maddesiyle 3402 sayılı Yasaya eklenen 36/A maddesi ile “Kadastro işlemi ile oluşan tespit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dâhil, yargılama giderine hükmolunmaz” ve 17. maddesi ile eklenen geçici 11. maddesine göre “bu kanunun 36/A maddesi hükmü henüz infaz edilmemiş yargı kararlarındaki vekalet ücreti dahil yargılama giderleri için de uygulanır” hükümleri uyarınca davalı aleyhine vekalet ücreti dahil yargılama giderlerine hükmolunamayacağından, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu nedenle; hükmün yargılama giderleri ve vekalet ücretlerine ilişkin bendlerinin hükümden çıkartılmasına ve bunların yerine; ” 3402 sayılı Yasanın 6099 sayılı Yasa ile değişik 36/ A maddesi ile geçici 11. maddesine göre; davacı Orman Yönetiminin yaptığı tüm yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına ve aynı yasa hükmü gereğince davacı Orman Yönetimi yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına” cümlelerinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Yasanın geçici 3. maddesi göndermesiyle H.Y.U.Y’ nın 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Yasanın 16. maddesi ile 3402 sayılı Yasaya eklenen 36/A maddesi gereğince davalıdan onama harcı alınmasına yer olmadığına ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine 04/10/2011 günü oybirliği ile karar verildi.