Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2011/268 E. 2011/8284 K. 29.06.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/268
KARAR NO : 2011/8284
KARAR TARİHİ : 29.06.2011

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine ve davalılardan … tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R

Kadastro sırasında … köyü 101 ada 28 parsel sayılı 15383,89 m² yüzölçümündeki taşınmaz, belgesizden kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tarla niteliğiyle davalılar adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine, dava konusu parselin devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerler ile kaçak ve yitik kişilerden kalma yerlerden olduğu iddiasıyla dava açmış, katılan davacı … Yönetimi ise 09/03/2010 tarihli dilekçe ile taşınmazın orman vasfında olduğu iddiasıyla davaya katılmıştır. Mahkemece, davacı Hazinenin açtığı davanın reddine, katılan davacı … Yönetiminin açtığı davanın kabulüne ve dava konusu … İli, … ilçesi … köyü, 101 ada 28 parsel sayılı taşınmazın tespitinin iptali ile orman vasfıyla hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı Hazine ve davalılardan … tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde orman kadastrosu 5304 sayılı Yasa ile değişik 3402 sayılı Yasanın 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parsel orman alanı dışında bırakılmıştır.
Mahkemece keşfen yapılan uygulamada davacı Hazinenin dayandığı tapu kaydının mevkiine uymadığı belirlendiğine göre, davacı Hazinenin çekişmeli taşınmazın tarla vasfında Hazineye ait yerlerden olduğu yönündeki temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak mahkemece katılan davacı … Yönetiminin davası tamamen kabul edilerek çekişmeli taşınmazın tamamının orman niteliğiyle tesciline karar verilmiş ise de; varılan sonuç dosya kapsamı ile çelişmektedir. Şöyle ki, eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğraflarına göre çekişmeli taşınmaz, kısmen orman sayılan, kısmen orman sayılmayan alanda kaldığı, kesinleşmeyen orman tahdid hattının da eski tarihli bu belgeler ile uyumlu olduğu ve çekişmeli taşınmazın kesinleşmeyen orman kadastro sınırları içinde kalan bölümün de eski tarihli belgelere göre orman sayılan alan içinde kaldığı belirlendiği halde, taşınmazın orman sayılan ve sayılmayan bölümlerinin ifraz edilip davalılar yönünden 3402 sayılı Yasanın 14. maddesindeki koşulların gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılarak oluşacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
Bu nedenle; mahkemece öncelikle birbiri ile uyumlu olan eski tarihli belgeler ve 5304 sayılı Yasa ile değişik 3402 sayılı Yasanın 4. maddesi hükmüne göre yapılan kesinleşmeyen tahdid hattına göre taşınmazın orman sayılan ve sayılmayan bölümleri belirlenip, yüzölçümleri bilirkişi marifeti ile tespit edildikten sonra, 3402 sayılı Yasanın 14. maddesi uyarınca, davalı ve murisleri yönünden de tapu sicil ve kadastro müdürlükleri ile mahkeme yazı işleri müdürlüğünden araştırma yapılıp, aynı yasanın 03.07.2005 gün 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanma Yasası ile değiştirilen 14/2. maddesi gereğince sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenip, yasanın getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanarak, sınırlamanın aşılmadığı tespit edildiği takdirde, taşınmazın eski tarihli belgelere göre orman sayılmayan bölümü yönünden davanın reddine, orman sayılan bölümü yönünden kabulüne karar verilmelidir. Böylesine bir inceleme yapılmadan dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçe ile katılan davacı … Yönetiminin davasının tamamen kabulü yolunda hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı Hazinenin temyiz itirazlarının reddine, davalı …’nın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 29/06/2011 günü oybirliğiyle karar verildi.