Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2011/16109 E. 2012/6273 K. 24.04.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/16109
KARAR NO : 2012/6273
KARAR TARİHİ : 24.04.2012

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R

3402 sayılı Yasanın (5831 sayılı Yasanın 8. maddesi ile eklenen) ek 4. madde gereğince yapılan kadastro çalışmalarında, Ortaoba köyünde kullanımında bulunan taşınmazın, tespiti yapıldığı halde askı ilanında bulunmadığını iddia ederek, kullanımında bulunan taşınmazının tespit ve tesciline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece; davanın pasif husumet ehliyeti bulunmayan kadastro müdürlüğüne yöneltildiği gerekçesiyle davanın husumetten reddine karar verilmiş, hüküm davacı … tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre, dava 3402 sayılı Yasaya eklenen ek 4. madde gereğince yapılan kullanım kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Kural olarak; kadastro davaları, lehine tespit ya da kadastro komisyonlarınca adlarına tescile karar verilen gerçek veya tüzel kişilere karşı açılır. Dava, 3402 sayılı Yasanın ek 4. maddesi gereğince açılan kullanım kadastro tespitine itiraz davası niteliğindedir. Davanın saptanan bu niteliğine göre husumetin tespit maliki olan hazineye yöneltilmesi zorunludur. Ancak; davacı, dava dilekçesinde kadastro müdürlüğünü taraf göstererek dava açmıştır. Davacının asıl dava etmek istediğinin kadastro müdürlüğü değil, Hazine olduğu belirgin olup; yargılama sırasında kadastro müdürlüğü, Hazine vekili tarafından temsil edilmiş bulunmaktadır ve ortada belirgin bir biçimde temsilde yanılma hali bulunduğundan, bu durumun mahkemece resen gözetilmesi ve davanın usulünce gerçek hasma yönlendirilmesi için davacı yana olanak sağlanması gerekirken, aksi düşünce ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır (HGK.2010/7-70-86 sayılı kararı).
Kabule göre de; kadastro mahkemesinin görevi, dava konusu taşınmaz hakkında sicil oluşturmak olduğu halde, mahkemece bu husus göz ardı edilerek itiraz konusu taşınmaz hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş olması ve mahkemece davacı tarafa kesin süre verilmeden davanın reddi da usul ve yasaya uygun görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı …’ın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 24/04/2012 günü oybirliği ile karar verildi.