Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2011/13194 E. 2012/9281 K. 19.06.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/13194
KARAR NO : 2012/9281
KARAR TARİHİ : 19.06.2012

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … karşı davalı … Güneyli tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne, davacı … karşı davalı gerçek kişinin duruşma isteminin değerden reddine karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı … Ltd. Şti. 05.12.2006 tarihli dilekçesiyle, … köyü 371 numaralı kadastro parselinden imar yoluyla gelen 496 ada 1 ilâ 16, 497 ada 1 ilâ 11, 498 ada 1 ilâ 19, 499 ada 1 ilâ 10 sayılı toplam 55 parça taşınmazın, şirketleri tarafından 1994 yılında satın alındığı, o zaman taşınmaz üzerinde bir takyit bulunmadığı, 07.02.1995 tarihinde 1085 yevmiye ile beyanlar hanesine “taşınmazların 6831 sayılı Yasanın 2/B maddesi gereğince Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan sahada kaldığı” yönünde şerh konulduğu, oysa; çekişmeli parsellerin geldiği 371 sayılı parselin 3573 sayılı Yasa hükümlerine göre tapuya tescil edildiği ve orman rejimi dışına çıkarıldığı, bu nedenle 6831 sayılı Yasanın 2/B madde uygulamasının da yasal dayanaktan yoksun olduğu iddiasıyla tapunun beyanlar hanesindeki 2/B madde uygulamasına ilişkin şerhin silinmesini istemiş, mahkemenin davanın reddine ilişkin 17.05.2006 gün ve 2005/523-274 sayılı kararı … tarafından temyiz edilmiş, Dairenin 09.10.2009 gün ve 2008/11650-12525 sayılı kararı ile “Aradaki hukukî ve fiili irtibat nedeniyle, Hazine tarafından çekişmeli parseller için açılan Antalya Asliye 1. Hukuk Mahkemesinin 2008/205 esasına kayıtlı dava ile bu dava birleştirilmesi, ya da Antalya Asliye 1. Hukuk Mahkemesinin 2008/205 esasına kayıtlı dava sonuçlanmışsa bu kararın kesinleşmesinin beklenmesi, daha sonra çekişmeli taşınmazların ifraz edildiği 371 sayılı parselin öncesi olan 73 sayılı zeytin parselinin tahsisine, imar ihya edildiğinin belirlenmesine ilişkin teknik ziraat uzmanı raporu, tescil emri, var ise 73 sayılı zeytin parselin eylemli durumunu ve veriliş amacına uygun kullanılıp kullanılmadığını belirleyen rapor ve tahsise ilişkin tüm belge ve haritaları getirtilip, çekişmeli taşınmazların ifraz edildiği 73 sayılı zeytin parseli ve sonra 371 sayılı kadastro parselinin 3573 sayılı Yasa hükümlerine göre tevzi ve tahsis edilip edilmediği, yasa ve tüzük hükümlerine göre ihya edilip edilmediği ve bu durumun teknik rapor ile saptanıp saptanmadığı, ihya eden kişi adın tescil edilip edilmediği, tescil edilmişse veriliş amacına uygun kullanılıp kullanılmadığı yönünde bir araştırma yapılıp yapılmadığı, tahsisin iptal edilip edilmediği sorulup araştırılarak var ise bu konulara ilişkin tüm belge ve haritaların getirtilmesi, daha sonra mahkemece, önceki bilirkişiler dışında bu konuda uzman serbest orman mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve bir harita mühendisinden veya olmadığı takdirde bir tapu fen memurundan oluşturulacak iki bilirkişi kurulu aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte kesinleşmiş tahdit haritası ve tapulama paftası ölçekleri denkleştirilerek sağlıklı bir biçimde zemine uygulanıp, değişik açı ve uzaklıklarda olan en az 4 ya da 5 orman tahdit sınır (OTS) noktasını gösterecek biçimde çekişmeli taşınmazın tahdit hattına göre konumunun duraksamaya yer vermeyecek biçimde saptanması; çekişmeli parsellerin bu zeytin parseli içinde kalıp kalmadığının belirlenmesi, bilirkişilere tahdit hattı ile irtibatlı müşterek kroki düzenlettirilmesi “gereğine değinilerek bozulmuş, dava mahkemenin 2009/367 esasına kaydedilmiştir. Hazine tarafından çekişmeli parsellerin
2011/13194 – 2012/9281
kesinleşmiş orman kadastrosu sınırları içindeyken yine kesinleşmiş 2/B uygulamasıyla Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı, veriliş amacına aykırı olarak kullanıldığı savıyla açılan tapu iptali – tescil davası, Antalya Asliye 1. Hukuk Mahkemesinin 2008/205 esasına kaydedildikten sonra mahkemenin 19.11.2008 gün ve 2008/205 – 463 sayılı kararı ile mahkemenin 2009/367 esası üzerinde birleştirilmiştir.
Mahkemece davacı … karşı davalı … ‘in 6831 sayılı Yasanın 2/B şerhinin kaldırılması istemiyle açmış olduğu davanın REDDİNE, davalı – karşı davacı … tarafından açılan ve bu dosya ile birleşen davasının KABULÜNE, Antalya … köyü 496 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 497 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 498 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10,11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 498 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10 sayılı parsellerin davalı … adına olan tapu kayıtlarının iptali ile Hazine adına tapuya tesciline, söz konusu parsellerin tapu kaytlarının beyanlar hanesine yazılan “6831 sayılı Yasanın 2/B uygulamasıyla Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığına ilişkin şerhin” yazılmasına karar verilmiş, hüküm davacı … karşı davalı gerçek kişi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapu kaydının beyanlar hanesindeki 6831 sayılı Yasanın 2/B maddesine ilişkin şerhin iptaline ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu 1945 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ile 1980 yılında yapılıp 02.04.1981 tarihinde ilan edilen aplikasyon ve 1744 sayılı Yasa ile değişik 6831 sayılı Yasanın 2. madde uygulaması, 1985 yılında yapılıp, 23.05.1986 tarihinde ilân edilen aplikasyon ve 2896 sayılı Yasa ile değişik 6831 sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması, 1987 yılında yapılıp 23.12.1988 tarihinde ilan edilen aplikasyon ve 3302 sayılı Yasa ile değişik 6831 sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması vardır.
1963 yılında yapılan genel kadastorda … köyü, … mevkiinde kain 371 parsel sayılı 33350 m2 yüzölçümündeki taşınmaz zeytinlik niteliğiyle, (ilkin bu yerin Zeytincilik Yasasına göre 1959 yılında Mustafa oğlu …e verilişse de, henüz tapusunu almadığından söz edilerek) 29.07.1963 tarihinde Hazine adına tesbit edilmiş, daha sonra Aralık 1972 tarih ve 15 sıra numaralı tapu kaydıyla … adına tesbit edilmiş ve kadastro tesbiti 18.05.1981 – 17.06.1981 itirazsız kesinleşmekle tapuya kaydedilmiş, 17.05.1993 tarihinde Osman Nuri Yıldırım’a, 29.4.1994 tarihinde de … Limited Şirketi’nine geçmiştir. Antalya İl İdare Kurulunun 20.04.1994 gün ve 4/1113 sayılı kararıyla 371 sayılı parselin 8047 m2 bölümünün yol, 4223 m2 bölümünün park olarak kamuya terkinden sonra 496 ada da 16 adet, 497 ada da 11 adet, 498 adada 19 adet, 499 adadada 10 adet imar parseline ifrazının uygun görüldüğü karara bağlanmış ve buna göre imar ve ifraz işlemi gerçekleşmiş, parselasyon ile 5705 ilâ 5755 sayfalara gitmiş, çekişmeli parsellerin tapu kayıtları oluşmuştur. Müfrez çekişmeli parsellerin tamamı 24.02.2006’da … adına kaydedilmiş olup, tapu kaydının beyanlar hanesine 07.02.1995 tarihinde 1085 yevmiye numarasıyla 6831 sayılı Yasanın 2/B uygulamasıyla Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğuna ilişkin şerh yazılmıştır.
Kadastro tesbitinde sözü edilen Aralık 1972 tarih 15 sıra numaralı tapu kaydı 3573 sayılı Yasa hükümlerine göre zeytincilik parseli olarak tahsis edildiğinden ve teknik Ziraat Müdürlüğünün Antalya Valililğinden Muhavvel yazısı ve Milli Emlakın izniyle Mustafa oğlu … adına tescil edilmiştir.
Her ne kadar Zeytincilik dosyasının bulunamadığı bildirilmişse de, Antalya Tapu Sicil Müdürlüğünün 20.12.1973 tarih ve 786 sayılı Bölge Tapu Sicil Müdürlüğüne yönelik yazısında; … köyü … mevkinde bulunan, tapulamada 371 parsel sayısı alan taşınmazın Tarım Bakanlığı Teknik Ziraat İşleri Genel Müdürlüğünün 10.04.1968 tarih ve 338/30822 sayılı yazıları ve Antalya Teknik Ziraat Müd. Valilik oluru taşıyan 02.07.1973 tarih ve 1955 sayılı yazıları ile Antalya Defterdarlık Milli Emlak İl Müdürlüğünün 10.12.1973 tarih ve 1562 sayılı muvafakatı ile Mustafa oğlu … adına tescil edildiği ve tapu kopyasının ekte olduğu bildirilmiştir. Keza;
Yine Antalya Vali Yardımcısı Niyazi Akın imzalı 08.12……..9 (okunamadı) tarih ve 3197 sayılı yazı ile … köyü … mevkiinde bulunan 3573 Sayılı Zeytincilik Kanununa göre imar edilmek üzere tevzii edilen devlet yabanı zeytinliklerinden 53 şahsa 53 parselde 1695 dekar 538 m2’lik yabani zeytinlik tevzi edildiği, tanzim olunan rapor, kroki ve tevzi listesinin ilişikte sunulduğu, tevzi listesinde adı geçen şahısların sahaların imara başlamalarına izin verilmesinin istendiği, yazıya 73 numaralı zeytin parselinin …’e tevzi edildiğinin yazıldığı,
2011/13194 – 2012/9281
Tarım Bakanlığının 10.04.1968 gün ve 340/30824 sayılı, Antalya Valiliği’ne yönelik yazısında, … köyünde devlete ait yabani zeytinlik iken, 11 kişiye tahsisi edilen (ekli listede 32068 m2 yüzölçümündeki, aralarında …’e tahsis edilen 73 sayılı zeytin parseli de vardır) zeytinlikler için düzenlenen imar rapor ve krokileri incelenerek uygun bulunduğu, 3573 sayılı Yasanın 4 ve Tatbik Nizamnamesinin 19. maddesi gereğince ekli listedeki taşınmazların hizalarındaki kişiler adına tescilinin sağlanmasının emredildiği,
Antalya Vali Yardımcısı Hayati Güvenç imzalı 19.03……..8 (okunamadı) tarih ve 22-559 sayılı Tarım bakanlığına yönelik yazıda, … köyü, … mevkiinde bulunan Devlet Yabani zeytinliğinden 3573 sayılı Yasa hükümlerine göre imar ve ihya edilmek üzere … köyünden 11 kişiye verilen 11 adet parselde 314 hektar 392 m2 zeytinliklerin kanuni müddeti içinde imar ihya edildiğinin mahallen yapılan keşiften anlaşıldığından ve tanzim olunan son durum rapor ve krokilerinin ilişikte gönderildiğinden söz edilerek, 3573 sayılı Yasanın 4. maddesi ve Tatbik Nizamnamesinin 19. maddesi gereğince imar edilen parsellerin ekte gönderilen listede yazılı imarcıları adına tapulanması için izin istendiği, yazıya ek olarak tapu tescil cetveli adı altında 11 adet zeytinlik bildirildiği, 73 numaralı 32068 m2 yüzölçümündeki parselin karşısına … isminin yazıldığı,
Antalya Valiliği Ziraat Müdürülüğünün 02.07.1973 gün ve 22/73-1955 sayılı Tapu Sicil Müdürlüğüne yönelik yazısında; 73 nolu 32 dekar ve 068 m2 zeytin parselinin imar ihya edilmek üzere …’e tahsis edildiği, örneği ekli Bakanlığın 14.06.1973 gün ve 949 – 41296 sayılı emirleri gereğince parselin esas miktarına göre de tescilinin uygun görüldüğünün bildirildiği, görülmüştür.
Kesinleşmiş orman kadastro tutanak ve haritalarının uygulanmasına dayalı araştırma inceleme ve keşif sonucu düzenlenen uzman orman bilirkişi ve ziraat uzmanı bilirkişi raporlarıyla … köyü 371 sayılı parselin fen bilirkişi krokisinde (B) ile gösterilen 21000 m2 yüzölçümündeki bölümünün … köyü idari sınırları içinde kabul edilerek 1945 yılında yapılıp kesinleşen orman tahdidinde orman sınırları içinde bırakıldığı, bu bölümün daha sonra yörede 2896 sayılı Yasa ile değişik 6831 sayılı Yasanın 2. madde uygulamasıyla PXIX olarak Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı, aynı krokide (A) ile gösterilen bölümünün … köyünde yapılan 2/B uygulamalarında durumunun değişmediği, parselin tamanının boş olup, sürülü olmadığı, üzerinde; blok kayalar, mostra vermiş kayalar ve hareketli kaya parçaları, 12 yaşında 8 adet delice ve yabani zeytin ağaçcıkları, pırnal meşesi ve çalılar, akça kesme, geven ve cistus kekik gibi ağaçcıkların bulunduğu, taşınmazda hiçbir şekilde aşılı zeytin ağacı bulunmadığı, taşınmazın çöp döküm merkezine giden asfalt yola 150 metre mesafede olduğu, önceden varsa bile zeytin ağaçlarının köklenmiş olabileceği bildirilmiştir.
1) Davalı gerçek kişilerin … köyü 371 sayılı parselden müfrez fen bilirkişi krokisinde (A) ile işaretlenen 12350 m2 yüzölçümündeki bölümde kalan çekişmeli aynı köy 496 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14 ve 15 sayılı parsellerin tamamı, 499 ada 1 ve 2 parsellerin tamamı ve 496 ada 4 ve 9 sayılı parsellerin (B) ile gösterilen, 1974 ada 1 ve 2 sayılı parsellerin (B) harfi ile gösterilen bölümleri ile ifraz sırasında yola terk edilen bölümler ve park alanı olarak belirlenen bölümün kuzeyindeki yüzölçümü belirlenmemiş kısmına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Mahkemece çekişmeli parsellerin kesinleşmiş orman kadastosu sınırları içindeyken, yine kesinleşmiş 2/B uygulamasıyla Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığının belirlendiği gerekçesiyle Hazinenin davasının kabulüne ve parsellerin tapu kayıtlarının iptaline ve 6831 sayılı Yasanın 2/B uygulamasıyla Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yer niteliğiyle Hazine adına tapuya tescilene karar verilmiştir.
Çekişmeli parseller 3573 sayılı Yasa hükümlerine göre 1959 yılında …’e tahsis edilmiş ise de imar ihyasının gerçekleştirilmediğinden söz edilerek Hazine adına tesbit edilmiş, ancak, askı ilânı yapılmadan önce, daha sonra imar ihyanın gerçekleşmiş olduğundan söz edilerek Tarım Bakanlığının emriyle Aralık 1972 tarih 15 sıra numarasında … adına tapulandığından söz edilerek … adına tesbiti itirazsız kesinleşerek tapuya kaydedilmiştir. Başka deyişle; tapu, 3573 sayılı Yasa hükümlerine göre oluşmuştur. Kesinleşmiş orman tahdidi içindeyken, 3573 sayılı Yasanın öngördüğü şartlar gerekleştirilerek tapuya kaydedilen taşınmazlar orman rejimi dışına çıkmış kabul edilir.
2011/13194 – 2012/9281
Ne var ki, Antalya Valiliği Defterdarlık Milli Emlak Daire Başkanlığının 8 Mart 2006 gün ve B.07.4.Def.0.07.06./47/668-1181 sayılı Tarım İl Müdürlüğüne Yönelik yazısı ile 4086 sayılı Yasa ile değişik 3573 sayılı Yasanın 3. maddesi gereğince zeytin parsellerinin veriliş amacına aykırı kullanılamayacağından bu durumun tesbiti istenmiş, incelenmesi istenen parseller arasında 371 parsel de sayılmış, Tarım İl Müdürlüğü 06.04.2006 tarihli yazısıyla Milli Emlakın bu yazısını dayanak gösterip, 4086 sayılı Kanunla değişik 3573 sayılı Yasanın 3. maddesi gereği inceleme yapılmasını Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Tarımsal Üretim ve Geliştime Genel Müdürlüğüne bildirmiş, 371 sayılı parselde (73 nolu zeytin parseli), incelemesi istenen parsellerin tamamen taşlık ve çalılık olduğu uzun süredir el çekilmiş olduğu, yer yer çalılıklardan taşınmaz içine girilemediği, amacına uygun kullanılmadığı bildirilmiştir. Mahkemece yapılan keşif sonucu düzenlenen ziraat uzmanı ve orman uzmanı bilirkişi raporlarıyla da, çekişmeli parsellerin üzerinde aşılanmış hiçbir zeytin ağacı bulunmadığı, yüksek eğimli, makilik ve taşlık niteliğinde olduğu saptanmıştır.
Şu halde, taraflar arasındaki uyuşmazlık, 3573 sayılı Yasanın 3. ve 4. maddelerinin yürürlükte olup olmadığı, somut olayda uygulanıp uygulanamayacağı, 3573 sayılı Yasa ve ilgili tüzük hükümlerine göre …’e tahsis edilen zeytincilik parselinin, imar ihya edildiğine ilişkin bir rapor düzenlenmeden tescil emri verilip verilemeyeceği, rapor düzenlense bile gerçeği yansıtmayan rapora dayalı olarak tescil emri verilip verilemeyeceği ve taşınmazın veriliş amacına aykırı kullanılması nedeniyle tahsisinin kaldırılıp kaldırılamayacağı yönündedir.
3573 sayılı Yasanın 2. ve 3. maddesinde, ıslah ve tahsis koşulları ve süresi ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. Bu hükümlere göre ıslah edilmek üzere tahsis edilen taşınmazın öngörülen süre içinde ıslahının yapıldığının belirlenmesi ve bu hususun mülkiye amirince yerinde görülmesi halinde, orman rejimi dışına çıkmış kabul edilerek, hak sahibine tapularının verileceği; dosyadaki bilgi ve belgelerden, çekişmeli taşınmazın 3573 sayılı Yasa hükümlerine göre ıslah edilmek üzere İbrahim Gökmene tahsis edildiği, ancak, imar ve ihya edilmediği halde, imar ve ihya edilmiş gibi tescilinin emredildiği, 1972 yılında tapuya tescil edildiği, Milli Emlak Müdürlüğünün yazısı gereği, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Tarımsal Üretim ve Geliştirme Genel Müdürlüğünce yaptırılan tahkikat ile çekişmeli parselerin 3573 sayılı Yasa ve ilgili tüzüğün öngördüğü veriliş amacı dışında kullanıldığı saptandığından, aralarında 371 sayılı nolu kadastro parseli de bulunan bir kısım parseldeki tahsisin kaldırılması istemine, Tarım ve Köyişleri Bakanlığınca “Olur” verildiği, tahsisin iptaline ilişkin idari işlem aleyhine Yönetsel Yargıda dava açılmadığı, diğer taraftan üzerinde aşılanmış ya da imar ve ihya edilmiş zeytin ağacı bulunmadığı, eylemli makilik ve çalılık niteliğinde olduğu ve aşılanmış delice ya da zeytin ağacının bulunmadığı raporla saptanan çekişmeli taşınmazın, tapuya tescili için öngörülen şartlar geçekleşmediğinden, tapuya tescili için hiçbir yasal dayanağının kalmadığı, taşınmazın tapuya yolsuz olarak tescil edildiği anlaşılmaktadır.
1961 Anayasasının 131. maddesindeki, “Orman sınırlarında hiç bir türlü daraltma yapılamaz” hükmü 1970 yılında 1255 sayılı Yasa ile değiştirilmiş ve “Orman niteliğini yitiren yerler dışında orman sınırlarında daraltma yapılamaz” şeklini almıştır. Yine 1961 Anayasanın 37. maddesinin son fıkrasında “Toprak dağıtımı, ormanların küçülmesi ve diğer toprak servetlerinin azalması sonucunu doğuramaz.” hükümleri mevcuttur. 09.11.1982 tarihinde yürürlüğe giren 1982 Anayasasının 44, 169 ve 170 maddeleri de 1961 Anayasasına paralel düzenleme getirmiştir.
Temyiz incelemesi için daha önce Daireye gönderilen bazı dava dosyaları içindeki Orman Genel Müdürlüğü imzalı, Tarım Bakanlığının 24.10.1962 gün ve 5876/5-3012 sayılı yazı da eklenerek il makamına gönderilen Tarım Bakanlığının 12.04.1963 gün ve 426/28510 sayılı yazısında “1961 Anayasasının yürürlüğe girmesinden sonra yürürlükteki yasaların Anayasaya aykırı hükümlerinin tesbiti ile görevlendirilen Bakanlıklar Arası Komisyon tarafından yapılan incelemede Devlet Ormanlarından zeytinlik tesbit ve tefrikinin Anayasanın 37 ve 131. maddelerine aykırı olup, yabani zeytinlik, harnupluk ve fıstıklıkların 3573 ve 6777 sayılı yasalara göre yeniden tefrik, tesbit ve tevzi yapılamayacağı” konularındaki genel tamimler eklenerek tüm vali ve kaymakamlıklara gönderilen 08.05.1963 gün ve 1329/1 sayılı yazıda, Anayasanın 37 ve 131. maddeleri karşısında “3573 ve 6777 sayılı yasalar gereğince Devlet Ormanlarından Yabani Zeytinlik, Menengiçlik, Harnupluk sahaların ayrılmayacağının” bildirildiği görülmektedir.
2011/13194 – 2012/9281
1961 Anayasanın bu açık hükümleri ile sözü edilen genelge karşısında, 1961 Anayasasının yürürlüğe girmesinden sonra, 3573 sayılı Yasanın zımnen yürürlükten kaldırıldığının kabulü gerekir. Davacı kişinin tutunduğu tapu kaydı Ocak 1969 tarihinde 3573 sayılı Yasa uyarınca oluşmuştur. Anayasanın yürürlüğe girdiği 15 Ekim 1961 gününden sonra 3573 sayılı Yasanın uygulama olanağı kalmamıştır.
Medeni Yasanın sistemine göre, tescilin geçerli olabilmesi ve mülkiyet hakkının doğması için, bunun geçerli bir hukuksal nedene dayanması zorunludur. Aksi halde, yolsuz tescil söz konusu olup bu tür tapuların iptali her zaman mümkündür. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 30.05.2001 gün ve 2001/1 – 464 Esas ve 2001/470 sayılı kararı ve 19.2.2003 gün 2003/20-102 esas – 2003/90 sayılı kararı vb). Orman içindeki deliceliklerin 3573 sayılı Yasa hükümlerine göre tahsis ve temlik edileceğine ilişkin hükümler, 1961 Anayasasının yürürlüğe girmesinden sonra zımmen yürürlükten kalkmış olacağından, uygulama olanağı kalmayıp, çekişmeli parsellerin ifraz edildiği 364 sayılı parselin imar-ihya işlemleri tamamlanmadan hatalı işlem sonucu 1972 yılında yolsuz tescil olarak oluşturulduğundan Medeni Yasanın 1025.(E.M.Y. 933 – İsviçre M.Y. 975) maddesi gereğince tapu kaydına değer verilemez.
Kamu malı olan orman niteliğindeki taşınmazlar hakkında, özel mülklerin bağlı olduğu yasa hükümleri uygulanamaz. Bu nedenle, aslında orman olan taşınmazı tapu kaydı ile satın alan kişi, 4721 sayılı Medeni Yasanın 1023. maddesindeki iyiniyet kurallarından yararlanamayacağı gibi, tapu kaydı geçerli hukuki sebepten yoksun olduğundan, yasanın koruyuculuğu altında bir kayıt olarak değerlendirilmesi de olanaksızdır.
Dava konusu parsellerin ifraz edildiği 371 sayılı parsel, 1945 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kaldığı halde, arazi kadastro ekiplerinin bu durumu gözönünde bulundurmadan, hata ile ikinci kere kadastro yapıp yolsuz olarak sicil oluşturmuşlarsa da, 766 sayılı Yasanın 46/2 ve 3402 Sayılı Yasanın 22/1. maddeleri gereğince, ikinci kadastro yolsuz (T.M.Y.nın 1025. md.) ve bütün sonuçlarıyla hükümsüz olması nedeniyle malikine mülkiyet hakkı kazandırmaz. T.M.Y.nın 1026. (E.M.Y.nın 934 – İsviçre 976) maddesi gereğince, yolsuz tescil hiç bir süreye bağlı kalmadan her zaman iptal edilebileceğinden, somut olayda 3402 sayılı Yasanın 12/3. maddesi hükümlerinin uygulanama olanağı bulunmadığı gibi, 5841 sayılı Yasanın 2. maddesiyle değişik 3402 sayılı Yasanın 12. maddesine eklenen üçüncü tümcesinde yer alan “İddia ve taşınmazın niteliğine ….” ibaresiyle, 5841 sayılı Yasanın 3. maddesiyle 3402 sayılı Yasaya eklenen 10. maddesinin tamamı, Anayasa Mahkemesinin 12.05.2011 tarih 2009/31 esas 2011/77 sayılı kararı ile iptal edilmiş, iptal kararı 23 Temmuz 2011 tarihli ve 28003 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
Gerek 766 sayılı Yasanın 31/2. maddesi ve gerekse 3402 sayılı Yasanın 12/3. maddesinde, özel mülkiyete konu olamayacak, Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerler, başka deyişle “Kamu Malı” savıyla açılacak davalarda 3402 sayılı Yasanın 12/3. maddesinde düzenlenen hak düşürücü sürenin uygulanamayacağı konusundaki Yargıtay kararları yerleşik içtihat halini almıştır (örneğin Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 08.05.1987 tarih 1986/3 Esas ve 1987/4 Karar sayılı ilamı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.02.2002 gün ve 2002/1-19 E. 2002/97 K.; 09.06.2004 gün ve 2004/1-335 E. 2004/354 K.; Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 09.12.2006 gün ve 2006/4206 – 4268; Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 11.03.2008 gün ve 2008/1911-3034; 20. Hukuk Dairesinin 03.04.2008 gün ve 2008/1564-5261 sayılı kararları).
Açıklanan hususlar gözetilerek Hazinenin Çekişmeli … köyü 371 sayılı parselden müfrez fen bilirkişi krokisinde (A) ile işaretlenen 12350 m2 yüzölçümündeki aynı köy 496 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14 ve 15 sayılı parsellerin tamamı, 499 ada 1 ve 2 parsellerin tamamı ve 499 ada 3, 4 ve 9 sayılı parsellerin (B) ile gösterilen sırasıyla 317 m2, 3 m2 ve 879 m2 yüzölçümündeki bölümlerine, 497 ada 1 ve 2 sayılı parsellerin (B) harfi ile gösterilen sırasıyla 434 m2 ve 151 m2 yüzölçümündeki bölümlerine yönelik tapu iptali tescil davalarının kabulüne, davacı … karşı davalı gerçek kişinin bu bölümlere ilişkin davasının kabulüne, davacı … karşı davalı gerçek kişinin şerhin silinmesi davasının ise reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığına, her nekadar sayılan parseller ve bölümler orman kadastrosu sınırları içinde orman alanı olup, mahkemece bu bölümler 2/B uygulamasına konu edilmiş gibi bu niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verilmiş
2011/13194 – 2012/9281
ve ifraz ile park alanı ve yol olarak ayrılan yerler için tescil hükmü kurulmamışsa da, Hazinenin temyizi bulunmadığına, Hazine tarfından parseller orman olarak kullanılmak üzere tahsis edilebileceği gibi, Orman Yönetimi tarafından bu parseller ve bölümlerin orman olarak tescil istemiyle her zaman dava açılabileceğine göre, davacı … karşı davalı gerçek kişinin bu bölümlere yönelik temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2) Davacı gerçek kişinin fen bilirkişi krokisinde çekişmeli … köyü 371 sayılı parselin (B) ile gösterilen 21000 m2 yüzölçümündeki bölümüne ilişkin temyiz itirazlarına gelince; çekişmeli … köyü 371 sayılı parselin fen bilirkişi krokisinde (B) ile gösterlien 21000 m2 bölümünde kalan ve 371 sayılı parselden müfrez 497 ada 3 ilâ 1 sayılı parsellerin tamamı, 498 ada 1 ilâ 19 sayılı parsellerin tamamı, 499 ada 5, 6, 7 ve 8 sayılı parsellerin tamamı, 497 ada 1 ve 2 sayılı parsellerin (A) ile gösterilen sırasıyla 93 m2 ve 273 m2, 493 ada 3, 4 ve 9 sayılı parsellerin sırasıyla 33 m2, 347 m2, ve 347 m2 yüzölçümündeki bölümleri ve 371 sayılı parselin (B ) ile gösterilen bölümü içinde yer alan ve yol olarak bırakılan alanlar ile park alanı olarak bırakılan bölümlere ilişkin temyiz itirazlarına gelince; bu taşınmazların … köyünde 3116 sayılı Yasa hükmülerine göre 1945 yılında yapılıp kesinleşen orman tahdidi içindeyken, yörede 2896 sayılı Yasa hükümlerine göre 1986 yılında yapılıp kesinleşen 2/B uygulamasıyla P.XIX nolu poligon olarak Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı belirlenmiştir.
6831 sayılı Orman Yasasının 1744 sayılı Yasa ile değişik 2, 2896 ve 3302 sayılı Yasalar ile değişik 2/B maddesi gereğince, nitelik kaybı nedeniyle Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin değerlendirilmesi, yeni orman alanlarının oluşturulması, nakline karar verilen Devlet ormanları içinde veya bitişiğinde bulunan köyler halkının yerleştirilmesi ve orman köylülerinin kalkındırılmasının desteklenmesi ile Hazineye ait tarım arazilerinin satışına ilişkin usul ve esasların belirlenmesi amacıyla düzenlenen, 19/4/2012 tarihli ve 6292 sayılı “Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve Hazine Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi İle Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Yasa ”, 26/04/2012 tarihli ve 28275 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak, aynı tarihte yürürlüğe girmiş ve aynı Yasayla 17/10/1983 tarihli ve 2924 sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi Hakkında Yasa ile 16/2/1995 tarihli ve 4070 sayılı Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Yasa yürürlükten kaldırılmış, 6831 sayılı Yasanın bazı maddelerinde de değişiklikler yapılmış, bu cümleden olarak, diğer bir çok hükmün yanı sıra, 6831 sayılı Yasanın 2/B maddesi gereğince Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan alanlara ilişkin tapu kaydına konulan şerhlerin silinmesi, bu alanlar için Hazine tarafından dava açılmaması, açılan davlardan vazgeçilmesi ya da davaların durdurulması, tapusunun iptaline karar verilen taşınmazların tekrar tapu sahibine iadesi gibi konular düzenlenmiştir. Bu düzenlemelerin, dava konusu taşınmazın belirtilen bölümlerinin niteliğine ve durumuna göre, görülmekte olan davaya etkisinin değerlendirilmesi için bu bölümlere ilişkin yerel mahkeme hükmünün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle; davacı … karşı davalı gerçek kişinin, çekişmeli … köyü 371 sayılı parselden müfrez fen bilirkişi krokisinde (A) ile işaretlenen 12350 m2 yüzölçümündeki aynı köy 496 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14 ve 15 sayılı parsellerin tamamı, 499 ada 1 ve 2 parsellerin tamamı ve 496 ada 4 ve 9 sayılı parsellerin (B) ile gösterilen 1974 ada 1 ve 2 sayılı parsellerin (B) harfi ile gösterilen bölümleri ile ifaraz sırasında yola terk edilen bölümler ve park alanı olarak belirlenen bölümün kuzeyindeki yüzölçümü belirlenmemiş kısmına yönelik temyiz itirazlarının REDDİNE,
2) Yukarıda ikinci bentde açıklanan nedenlerle; davacı … karşı davalı gerçek kişinin temyiz itirazlarının kabulü ile çekişmeli … köyü 371 sayılı parselin fen bilirkişi krokisinde (B) ile gösterilen 21000 m2 bölümünde kalan ve 371 sayılı parselden müfrez 497 ada 3 ilâ 1 sayılı parsellerin tamamı, 498 ada 1 ilâ 19 sayılı parsellerin tamamı, 499 ada 5, 6, 7 ve 8 sayılı parsellerin tamamı, 497 ada 1 ve 2 sayılı parsellerin (A) ile gösterilen sırasıyla 93 m2 ve 273 m2, 493 ada 3, 4 ve 9 sayılı parsellerin sırasıyla 33 m2, 347 m2 ve 347 m2 yüzölçümündeki bölümleri ve 371 sayılı
2011/13194 – 2012/9281
parselin (B ) ile gösterilen bölümü içinde yer alan ve yol olarak bırakılan alanlar ile park alanı olarak bırakılan bölümlere ilişkin hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine 19.06.2012 günü oybirliği ile karar verildi,