Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2011/13135 E. 2012/1603 K. 09.02.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/13135
KARAR NO : 2012/1603
KARAR TARİHİ : 09.02.2012

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan Hazine ve Orman Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı, dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği … köyünde bulunan dört adet taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yararına oluştuğunu iddia ederek Medeni Yasanın 713. maddesi hükmüne göre adına tescilini istemiştir. Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne; 41055.23 m2 ve 18152.11 m2 tarla niteliğindeki taşınmazların mülkiyetinin davacı adına tespitine, tescil isteminin reddine; 1596.09m2 ve 10607.89 m2 susuz tarla niteliğindeki taşınmazların davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hükmün davalılar Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medeni Yasanın 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazların tesciline ilişkindir.
Taşınmazların bulunduğu yerde genel arazi kadastrosu işlemi 1966 yılında yapılmış ve 04/12/1967 tarihinde kesinleşmiştir. Kesinleşme tarihi ile davanın açıldığı tarih arasında 20 yıllık süre geçmiştir.
Pazarcık Orman İşletme Müdürlüğü tarafından benzer nitelikte ve Daire tarafından evvelce temyiz incelemesi yapılan dosyalar arasına gönderilen belgelerden çekişmeli taşınmazların yer aldığı … köyünde 30/05/2005 tarihinde 60 nolu Orman Kadastro Komisyonunca 6831 sayılı Yasaya göre orman kadastrosuna başlandığı, bu çalışmanın 07/07/2005 tarihinde sonuçlandırılarak sonuçlarının 10/08/2006 tarihinde ilan edildiği anlaşılmaktadır. Temyize konu dava, 05/12/2001 tarihinde açılmıştır. Yargılama sırasında yapılıp, ilan edilen orman kadastrosu davanın tarafları ve dava konusu taşınmazlar yönünden kesinleşmeyeceğinden, eldeki tescil davası aynı zamanda orman kadastrosuna itiraz davasına dönüşmüştür. Kadastro mahkemesince bakılacak dava türleri 3402 sayılı Yasanın 26. maddesinde gösterilmiş olup, 6831 sayılı Yasanın 11. maddesine göre bu davalar dışında, altı aylık askı süresi içinde açılan orman sınırlaması ve 2/B madde uygulamasına itiraz davaları da kadastro mahkemesinde görülüp sonuçlandırılır. Bu nedenlerle tescil davasında asliye hukuk mahkemesi, orman kadastrosuna itiraz davasında ise kadastro mahkemesi görevlidir. Görev yönü kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında, temyiz aşaması da dahil olmak üzere tarafların her birince ileri sürülebileceği gibi resen de gözetilebilir. Mahkemece anılan yönler göz önüne alınarak; orman kadastrosuna itiraz davasının, tescil davasından ayrılıp, orman kadastrosuna itiraz davası yönünden görevsizliğe karar verilerek tescil davası elde tutulup orman kadastrosuna itiraz davasının sonucu beklenmesi gerekirken, yargılamaya devamla, yazılı olduğu biçimde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; Hazine ve Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde Orman Yönetimine iadesine 09.02.2012 günü oybirliğiyle karar verildi.