Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2011/12369 E. 2011/10938 K. 03.10.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/12369
KARAR NO : 2011/10938
KARAR TARİHİ : 03.10.2011

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
… ilçesi, … köyü 114 ada 1, 2, 3 parsel sayılı taşınmazlar, 3402 sayılı Yasaya 5831 sayılı Yasayla eklenen ek 4 maddesi gereğince yapılan kadastro çalışmalarında tarla nitelikleriyle, beyanlar hanesinde …, …, …, … ve …’ın kullanımında olduğu şerh verilerek Hazine adına tespit edilmiştir. Davacılar, dava konusu taşınmazların kendi kullanımlarında olduğunu ve aralarında beş parçaya bölmek suretiyle kullandıklarından taşınmazların aralarındaki fiili taksime göre beş parçaya bölünerek beyanlar hanesine kullanıcı olarak adlarının şerh verilmesini talep etmişlerdir. Mahkemece davanın KABULÜNE ve dava konusu 124 ada 1 sayılı parselin beyanlar hanesinde zilyet olarak isimleri yer alan …, … ve … adına ilaveten … ve … adlarının, 124 ada 2 sayılı parselde …, … ve …’ın adına ilaveten … ve … adlarının, 124 ada 3 sayılı parselde …, … ve … adına ilaveten … ve … adlarının zilyet olarak tesciline karar verilmiş, hüküm Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 2/B uygulaması ile orman sınırları dışına çıkarılan taşınmazlarda bulunan kullanım durumuna itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde tespit tarihinden önce 3116 sayılı Yasaya göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ile 3302 sayılı Yasaya göre 1995 yılında yapılıp 02.04.1997 tarihinde askı ilanı yapılarak 03.10.1997 tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulama çalışmaları bulunmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve 5831 sayılı Yasayla eklenen ek 4. maddesi gereğince yapılan kadastro sonucu oluşan tutanağa konulan kullanım şerhine yönelik Hazine tarafından açılan bir dava da kullanım durumunun bulunup bulunmadığının tartışılabileceğine göre yazılı biçimde hüküm kurulmasında isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak, çekişmeli taşınmazlar yönünden sicil oluşturulacak şekilde karar verilmemesi doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu nedenle, hüküm fıkrasının 1. bendinin 1. paragrafının 5. satırında yer alan “zilyet olarak tesciline” cümlesinden sonra gelmek üzere “ve 114 ada 1 sayılı parselin Hazine adına tespit ve tesciline” cümlesinin, yine 1 bendinin 2. paragrafının 5. satırında yer alan “zilyet olarak tesciline” cümlesinden sonra gelmek üzere “ve 114 ada 2 sayılı parselin Hazine adına tespit ve tesciline” cümlesinin, yine 1 bendinin 3. paragrafının 5. satırında yer alan “zilyet olarak tesciline” cümlesinden sonra gelmek üzere “ve 114 ada 3 sayılı parselin Hazine adına tespit ve tesciline” cümlesinin eklenmesi suretiyle düzeltilmesine ve 6100 sayılı Yasanın geçici 3. maddesi göndermesiyle H.Y.U.Y.nın 438/7. maddesi gereğince hükmün düzeltilmiş bu haliyle ONANMASINA, Harçlar Yasasının değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 03/10/2011 günü oybirliği ile karar verildi.