Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2011/11744 E. 2011/16127 K. 29.12.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/11744
KARAR NO : 2011/16127
KARAR TARİHİ : 29.12.2011

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R

Davacılar ve katılanlar 19.11.1996 günlü dava dilekçeleriyle, Çamlık mevkiinde bulunan 6 ada 3 ve 89 nolu parsellerin 1937 tarihli 199 ve 304 nolu vergi kayıtlarıyla kendilerine mirasen kalan taşınmazlar olduğunu belirterek Hazine adına yapılan tescillerin iptali ile miras payları oranında adlarına tescillerini istemişlerdir. Mahkemece, taşınmazların orman sayılan yerlerden oldukları, vergi kayıtlarının uygulanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
Bölgede 1966 yılında kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır.
Çekişmeli 6 ada 3 ve 89 parsel sayılı sırasıyla 14.0412,00 m² ve 114643 m² yüzölçümündeki taşınmazlar hali arazi niteliğiyle Hazine adına 1968 yılında tespit edilmişler, 3 nolu parselin 8753 m²’si gerçek kişilerin açtığı tapu iptali ve tescil davası sonucu gerçek kişiler adına 24.02.1992’de kesinleşen kararla tapuya tescil edilmiş, 89 nolu parselle ilgili olarak da Belediye Başkanlığının istimlak nedeniyle açtığı tescil davası sonucu 89 nolu parselin 30.000 m²’lik kısmı kamulaştırmayla Belediye adına 24.02.1992’de kesinleşen kararla tapuya tescil edilmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve dava konusu taşınmazların % 5 – 70 eğimli, üzerlerinde 55 – 60 yaşlarında % 80 kapalılık oluşturacak şekilde karaçamlarla kaplı eylemli orman oldukları, davacıların dayandıkları vergi kayıtlarının taşınmazlara uygulanamadığı, çekişmeli yerlerin önceki davalara konu olmayan bölümlerinin 1968 yılında kesinleştiği, bu nedenle davacıların 10 yıllık dava açma sürelerinin de geçtiği anlaşıldığına göre, davacıların yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda … onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 29.12.2011 günü oybirliği ile karar verildi.