YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/10137
KARAR NO : 2011/9523
KARAR TARİHİ : 19.07.2011
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen tazminat davası sırasında davacı- karşı davalılar vekili 25/05/2011 günlü dilekçesiyle reddi hakim yoluna başvurmuştur.
Bu konuda verilen kararın Yargıtayca incelenmesi davacı- karşı davalılar vekili tarafından istenilmiş olmakla, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
… Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 2010/152 Esas sayılı dosyasında davacılar vekili 25/05/2011 tarihli dilekçesinde, kendilerinin dava açarken tedbir talebinde bulunmalarına rağmen bu konuda karar verilmediğini, karşı tarafın tedbir talebinin ise duruşma gününün yakın olmasına rağmen beklenmeden ve alelacele ele alınıp duruşma günü verildiğini, bu durumu anlayamadıklarını ve kabullenemediklerini belirterek reddi hakim talebinde bulunmuşlardır.
Kendilerinin tedbir talebiyle ilgili karar verilmemesi ve karşı tarafın tedbir talebinin ivedi olarak incelenmeye başlanması H.Y.U.Y.’nın 28 ve 29. maddelerinde sayılan reddi hakim nedenlerinden değildir. Keza, karşı tarafın tedbir talebiyle ilgili yapılan duruşma günü taraflara tebliğ edilmiş, reddi hakim talebinde bulunan davacılar vekili duruşmada hazır bulunmuştur. Bu aşamaya kadar yapılan yargılama işlemlerinde usule aykırı bir husus görülmemiştir. Davacı tarafın tedbir isteği konusunda karar verilmemiş olması, ancak itiraz konusu veya esasla birlikte temyiz konusu yapılabilecektir. Bu nedenle reddi hakim talebini reddeden merci kararı yerinde görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı- karşı davalılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 19/07/2011 gününde oybirliği ile karar verildi.