Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2010/1603 E. 2010/3835 K. 24.03.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/1603
KARAR NO : 2010/3835
KARAR TARİHİ : 24.03.2010

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki orman kadastrosuna ve kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı … tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

2007 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında … Köyü 101 ada 96, 97, 98 , 99 ve 100 parsel sayılı taşınmazlar hakkında Kadastro Mahkemesinde 2007/115 esas sayılı dava dosyasında dava bulunduğundan söz edilerek malikleri mahkemece belirlenmek üzere tespitleri yapılmıştır. Davacı … Yönetimi, … İlçesi … Köyünde bulunan dava dilekçesinde sınırlarını belirttiği taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğu, orman sınırları içine alınması istemiyle Kadastro Mahkemesinde 2007/115 esas sayılı davayı açmıştır.
… ve arkadaşları; 101 ada 96, 97, 98, 99 ve 100 parsel sayılı taşınmazların adlarına tapuya tescili istemiyle davaya katılmıştır.
…; Şubat 1307 tarih 237 sıra nolu tapu kaydı ve 1937 tarih 385 yazım numaralı vergi kaydına tutunarak 101 ada 100 parsel sayılı taşınmazın adına tapuya tescili istemiyle davaya katılmıştır. Mahkemece; Orman Yönetimi tarafından açılan davanın kabulüne, katılan davacıların davalarının reddine, dava konusu 101 ada 96, 97, 98, 99 ve 100 parsel sayılı taşınmazların orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescillerine karar verilmiş, hüküm … tarafından 101 ada 100 parsel sayılı taşınmaz yönünden temyiz edilmiştir.
Dava, 6831 Sayılı Yasanın 11. maddesi uyarınca 6 aylık süre içinde açılan orman kadastrosuna itiraz ve kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 24.7.2006 tarihinde ilan edilerek kesinleşmeyen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması vardır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve temyize konu 101 ada 100 parsel sayılı taşınmazların uzman orman bilirkişi tarafından resmi belgelere dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada orman sayılan yerlerden olduğu, üzerinde … ve sedir ağaçları bulunduğu anlaşıldığına, …’un tutunduğu tapu kaydının yüzölçümü, cinsi ve sınırları itibariyle çekişmeli yere uymadığına, bir an için uyduğu düşünülse dahi 4785 Sayılı Yasa karşısında hukuki değer taşımayacağına, tapu ve zilyetlikle ormandan … kazanma olanağı sağlayan 3402 Sayılı Yasanın 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş olduğu, diğer fıkraları da 03.03.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5304 Sayılı Yasa ile yürürlükten kaldırıldığından bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağına; öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yok edilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda … onama harcının temyiz edene yükletilmesine 24.03.2010 gününde oybirliği ile karar verildi.