YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/15306
KARAR NO : 2011/837
KARAR TARİHİ : 26.01.2011
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
BİRLEŞEN DOSYA
DAVACISI : HAZİNE
BİRLEŞEN DOSYA
DAVALISI : …
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan T.C. Ziraat Bankası vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Hükmüne uyulan Yargıtay yirminci Hukuk Dairesinin bozma kararında özetle: (Kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kalan bir yerin tapu kaydı üzerinde hiçbir kişi yada kurum lehine şerh konulamayacağı; dava tarihi itibarı ile ve halen tapu kaydında davalı … A.Ş. lehine ipotek şerhi bulunduğuna göre bu davalıya husumet yöneltilerek, şerhin iptali ile harç ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinden sorumlu tutulmasının istenmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından davalı … A.Ş.’nin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Orman Yönetiminin temyiz itirazlarına gelince;Dosyaya çekişmeli … Köyü 732 sayılı parseli komşuları ile birlikte gösteren pafta örneği getirtilmediğinden karara dayanak alınan bilirkişi raporu Yargıtay denetimine elverişli olmadığı gibi mahkemece bilirkişi raporunun denetimi yapılmadan hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle çekişmeli yere ait pafta örneğinin getirtilmesinden sonra dava dosyasının, raporları hükme dayanak yapılan orman ve fen bilirkişilerine verilerek; kesinleşmiş orman kadastrosu, varsa aplikasyon ve 2/B madde haritaları ile tapulama paftası ölçekleri denkleştirilip birbiri üzerine aplike edilerek değişik açı ve uzaklıklarda olan, en az 4 ya da 5 orman tahdit sınır (OTS) noktası görülecek biçimde dava konusu taşınmazın ve komşu taşınmazların orman kadastrosu ve aplikasyon hattına göre konumu, orman kadastro haritasındaki sınır noktaları ile varsa aplikasyon haritasındaki sınır noktaları kadastro paftası üzerinde ayrı renkli kalemlerle çizilmek suretiyle kendilerinden müşterek imzalı, krokili ek rapor alınıp dosyaya konulması, raporun hakim tarafından denetimi yapıldıktan sonra oluşacak sonuca göre bir hüküm kurulması gereklidir.Orman Yönetimi tarafından mahkemeye sunulan dava dilekçesi orman sayılan yerlere davalıların el atmasının önlenmesi ve tapu kaydındaki şerhlerin silinmesi istemini de içermektedir. Mahkemece elatmanın önlenmesi istemi hakkında olumlu – olumsuz herhangi bir hüküm kurulmadığı gibi “davalı … hakkında açılan davanın bu kişinin kayıt maliki olmaması nedeniyle reddine” şeklinde hüküm kurulmuştur. Tapu kaydı üzerinde bu kişi lehine 5 yıl süre ile icar hakkı kurulduğu yolunda şerh mevcut olup, ormanların mülkiyeti Hazine’ye, intifa hakkı ise Orman Yönetimine ait olduğundan bu şerhin de iptaline karar verilmesi gerekirken aksi görüşle istemin reddine karar verilmesi de doğru olmadığı belirtilmiş, T.C Ziraat
-2-
2010/15306-2011/837
Bankası vekilinin karar düzeltme istemi üzerine ise, dairenin bozma sebebine göre, yerel mahkemece bozma sonrasında yeniden yapılacak inceleme ve araştırma ile ulaşılacak sonuca göre verilecek kararda yargılama gideri ve harç yönünden de yeniden hüküm kurması söz konusu olacağından, bozma sebebine göre, Daire kararında davalı …’nün temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına denmesi gerekirken, temyiz itirazlarının reddine denmiş olması maddi hata niteliğinde olduğu anlaşıldığından bu konunun düzeltilmesi gerektiği) gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra asıl dava yönünden davanın kabulüne ve İzmir İli, … İlçesi, … Köyünde bulunan 732 parsel sayılı taşınmazın bilirkişi kurulunun 21/05/2010 tarihli raporu ve ekindeki krokide A harfi ile gösterilen 35,00 m2 ve B harfi ile gösterilen 273,00 m2 olmak üzere toplam 308,00 m2’lik kısmın orman olduğu belirlenmekle davalı … adına olan tapusunun iptaline ve orman vasfı ile hazine adına tapuya tesciline, İptal kararı verilen kısım üzerinde davalı … tarafından 11.04.1997 tarihinde 1496 yevmiye numarası ile konulan ipoteğin kaldırılmasına, davanın değerine göre alınması gereken 415,80 TL nispi karar ve ilam harcından daha önce alınan 378,00 TL harç indirilerek kalan 37,80 TL harcın (davalı banka harçtan bağışık olmakla) davalılar … ve …’dan alınmasına, davacı vekille temsil edildiğinden, davanın değeri ve dava tarihinde yürürlükte bulunan tarife hükümlerine göre belirlenen 1.000,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, davacı tarafça yapılan 120,70 TL ilk dava harç ve gideri, 250,00 TL bilirkişi ücreti, 74,75 TL mahkeme yolluğu, 8,00 TL posta gideri, 18,00 TL dört tebligat gideri, 9,00 TL temyiz gideri, 283,50 TL karardan sonra tamamlanan harç olmak üzere toplam 763,95 TL’nin ( davalı banka harçtan bağışık olmakla bu miktarın 385,95 TL’si ile sınırlı olarak sorumlu olmak üzere ) davalılardan alınarak davacıya verilmesine, davalı banka tarafından yapılan giderlerin yukarıda açıklanan nedenlerle adı geçen davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.
Birleşen 2010/358 esas sayılı dosya yönünden ise, davanın kabulüne ve İzmir İli, … İlçesi, … Köyünde bulunan 732 parsel sayılı taşınmazın bilirkişi kurulunun 21.05.2010 tarihli raporu ve ekindeki krokide C harfi ile gösterilen 7233 m2 ve D harfi ile gösterilen 109 m2 olmak üzere toplam 7342 m2 lik kısmın 2/B maddesi uygulaması ile orman sınırları dışına çıkarıldığı belirlenmekle davalı … adına olan tapusunun iptaline ile davacı hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm sıl dosya davalılarından Ziraat Bankası vekili tarafından yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan ve kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalıp nitelik kaybı nedeniyle Hazine adına orman rejimi dışına çıkartılan taşınmazın tapu kaydının iptal ve tesciline ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede ilk orman kadastrosu 1948 yılında yapılarak kesinleşmiştir. Daha sonra 1975 yılında yapılarak 09/11/1976 tarihinde ilan edilip kesinleşen ilk orman kadastrosunun aplikasyonu ile 6831 Sayılı Yasanını 1744 Sayılı Yasa ile değişik 2. madde uygulaması; 1984 yılında yapılıp 06/05/1986 tarihinde ilan edilerek kesinleşen 2896 Sayılı Yasa ile değişik 2/B madde uygulaması, 1997 yılında yapılıp 23/08/1999 tarihinde ilan edilerek kesinleşen 3302 Sayılı Yasa ile değişik 2/B madde uygulamaları vardır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman bilirkişi raporuna göre, mahkemece davanın kabulü yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 Sayılı Yasanın 16. maddesi ile 3402 Sayılı Yasanın 36. maddesine eklenen (a) fıkrası ile Kadastro işlemi ile oluşan tespit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dahil, yargılama giderine hükmolunmaz.” ve 17. maddesi ile eklenen geçici 11. maddesine göre; bu Kanunun 36/A maddesi hükmü, henüz infaz edilmemiş yargı kararlarındaki vekâlet ücreti dâhil yargılama giderleri için de uygulanır.” hükmü gereğince davalı aleyhine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değil ise de; bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
-3-
2010/15306-2011/837
Bu sebeple, hükmü temyiz eden davalı … ile ilgili olarak, hükmün 7. Bendinde yer alan “ davalılardan alınarak” ifadesi kaldırılarak, bunun yerine “ davalı … dışındaki davalılardan alınarak” ifadesinin eklenmesine, yine hükmün 8.bendinde yer alan “davalı banka harçtan bağışık olmakla bu miktarın 385,95 TL’si ile sınırlı olarak sorumlu olmak üzere” cümlesinin kaldırılmasına ve hükmün H.Y.U.Y.’nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, Harç alınmasına yer olmadığına 26/01/2011 günü oybirliğiyle karar verildi.