YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/15117
KARAR NO : 2011/953
KARAR TARİHİ : 27.01.2011
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
İHBAR EDİLEN : VAKIFLAR BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı …, Kepez Belediyesi, ihbar edilen Vakıflar Yönetimi ve Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Hükmüne uyulan Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 30.12.2009 gün ve 2009/17844-19989 sayılı kararında özetle; Yerel Mahkemenin 30.12.2008 gün ve 2008/89-511 sayılı, çekişmeli …,…ada 9 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi … … tarafından düzenlenen 29.05.2008 tarihli krkide (D) ile gösterilen 106 m2, (E) ile gösterilen 290 m2 bölümüne ilişkin kararı onanmış, aynı bilirkişi krokisinde çekişmeli 7576 ada 9 sayılı parselin (C) ile gösterilen 6 m2 ve (F) ile gösterilen 36 m2 yüzölçümündeki bölümlerinin 1947 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu sınırları dışında bırakıldığı, daha sonra yapılan aplikasyon ve 2/B işlemlerinde durumunun değişmediği belirlendiği gibi, (C) ile gösterilen bölümün 138 sayılı kadastro parselinden müfrez 457 sayılı parselin çap krokisi sınırları içinde kaldığı, Tapulama Mahkemesinin 27.12.1982 gün ve 1980/696-333 sayılı kararının, 457 sayılı parselin çap krokisi sınırları içinde kalan bölümünün orman sayılmayan yerlerden olduğuna ilişkin kesin hüküm oluşturduğu, hususları gözetilerek, çekişmeli parselin Harita Mühendisi Bilirkişi krokisinde, (D) ile gösterilen 106 m2, (E) ile gösterilen 290 m2 bölümlerin ifrazen tapularının iptaline ve 1 parsel sayısı ile Hazine adına 6831 Sayılı Yasanın 2/B uygulamasıyla orman sınırları dışına çıkarılan yer niteliğiyle tesciline, aynı krokide (C) ile gösterilen 6 m2 ve (F) ile gösterilen 36 m2 yüzölçümündeki bölümlerin ise davalılar üzerinde aynen bırakılmasına karar verilmiş hüküm davalı …, Kepez Belediyesi, İhbar edilen Vakıflar Yönetimi ve Hazine tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
Dava, 1947 yılında kesinleşen orman kadastro sınırları içindeyken 6831 Sayılı Yasanın 1744 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 2. Madde uygulaması sonucu Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan parsellerin tapu kaydının iptal ve tesciline ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde dava tarihinden önce 1946 yılında yapılıp 1947 yılında kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 7 numaralı orman kadastro komisyonuna bağlı 4 numaralı ekipçe yapılıp 24.03.1976 tarihinde, itirazlar incelenerek sonuçları 7 numaralı komisyonca 06.04.1983 tarihinde ilan edilerek dava tarihinden önce kesinleşen aplikasyon ve 1744 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 2. madde uygulaması, 1988 yılında yapılıp, 15.06.1989 tarihinde ilan edilerek dava tarihinden önce kesinleşen aplikasyon ve 3302 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması vardır.
Tapuda paylı olarak davalı gerçek kişiler ile Kepez Belediyesi adına kayıtlı olan 438 m2 yüzölçümünde arsa nitelikli çekişmeli parsel, Tapulama Mahkemesinin 15.3.1983 gün ve 1980/582-1983/73 kararıyla … sayılı parselden ifrazen 56500 m2 yüzölçümünde tarla niteliğiyle Vakıflar Yönetimi adına tescil edilen 396, orman niteliğiyle Hazine adına tescil edilen 398, genel kadastroda belgesiz zeytinlik Niteliğiyle Hazine adına
-2- 2010/15117 – 2011/953
tesbit edilip, … …, Orman Yönetimi ve Vakıflar Yönetiminin açtığı dava sonunda Tapulama Mahkemesinin 27.12.1982 gün ve 980-323 sayılı kararı ile … … adına tesciline karar verilen 457 sayılı parsel ile aynı kararla orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verilen 458 sayılı parselin 2981 Sayılı Yasa hükümlerine göre tevhit ve ifrazıyla oluşmuştur.
Mahkemece kesinleşen Yargıtay bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna, Mahkemenin, çekişmeli parselin tapu kaydının iptal ve Hazine adına tapuya tesciline ilişkin 30.12.2008 gün ve 2008/89-511 sayılı kararının davalıların temyizi üzerine, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 30.12.2009 gün ve 2009/17844-19989 sayılı kararıyla fen bilirkişi krokisinde (D) ve (E) ile gösterilen bölümlerine ilişkin olarak onandığı, taraflarına tebliğine rağmen, karar düzeltme yolu kullanılmadığı için onama kararının ve çekişmeli parselin bu bölümüne ilişkin hükmün kesinleştiği gözetilmeden, bu bölümlere ilişkin yeniden hüküm kurulmuşsa da, bu hata sonuca etkili olmadığına göre davalı … belediyesi ve davalı gerçek kişilerin sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak, her ne kadar karar tarihinden sonra yürürlüğe giren 6099 Sayılı Yasanın 16. Maddesi ile 3402 Sayılı Yasanın 36. Maddesinden sonra gelmek üzere eklenen 36/A Maddesinin “Kadastro işlemi ile oluşan tespit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dâhil, yargılama giderine hükmolunmaz.”, 6099 Sayılı Yasanın 17 Maddesi ile 3402 Sayılı Yasaya eklenen geçici 11. Maddesinin gereğince “Bu Kanunun 36/A maddesi hükmü, henüz infaz edilmemiş yargı kararlarındaki vekâlet ücreti dâhil yargılama giderleri için de uygulanır.” Hükmü gereğince, yapılan kadastro ile gerçek kişiler ve Hazine adına tesbiti hükmen kesinleşen parsellerden 2981 Sayılı Yasa hükümlerine göre ifraz edilen çekişmeli parselin bir bölümünün tapu kaydının iptali nedeniyle, davalı gerçek kişilerin yargılama giderleri ve avukatlık ücretine mahkum edilemeyeceği gözetilmeden, davalı gerçek kişiler ve belediyenin yargılama giderleri ve avukatlık ücretine mahkum edilmesi doğru değilse de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hüküm fıkrasında yer alan (2, 3, 4 ve 5) numaralı bentlerin hüküm fıkrasından tamamen çıkartılarak bunların yerine iki numaralı bent olarak “2-6099 Sayılı Yasanın 16. Maddesiyle, 3402 Sayılı Yasaya eklenen 36/A Maddesi ve 6099 Sayılı Yasanın 17 maddesi ile 3402 Sayılı Yasaya eklenen geçici 11. Madde gereğince Hazine tarafından yapılan yargılama giderlerinin Hazine üzerinde bırakılmasına, kendini avukat ile temsil ettiren Hazine yararına avukatlık ücretine hükmedilmesine yer olmadığına, dava nedenine, çekişmeli parselin (C) ve (F) ile gösterilen 36 m2 yüzölçümündeki bölümü yönünden davanın red sebebine, karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık ücret tarifelerine göre, 1.000,00TL avukatlık ücretinin davacı Hazineden alınarak ½ sinin davalı … Belediyesi ve ½ sinin de davalı gerçek kişilere verilmesine,” cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve H.Y.U.Y.’nın 438/7. maddesi gereğince hükmün bu düzeltilmiş haliyle ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıya, belediye ve vakfa ayrı ayrı yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 27/01/2011 günü oybirliği ile karar verildi.