YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/14892
KARAR NO : 2011/170
KARAR TARİHİ : 18.01.2011
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … Yönetimi, davalı … mirasçısı …, davacı …, … Köyü Tüzelkişiliği adına Muhtar …, davacı … ve arkadaşları vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Yörede 1985 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında, çekişmeli … İlçesi, … Köyü 799 parsel sayılı 5400 m2 yüzölçümündeki taşınmaz Haziran 1282 tarih 30 ve 41 numaralı tapu kayıtlarına dayalı olarak çayır niteliği ile …, 800 parsel sayılı 197 hektar 1250 m2 yüzölçümündeki taşınmaz Haziran 1288 tarih 69 numaralı tapu kaydına dayalı olarak çayır niteliğinde …- … – …oğulları ve … sayılı 28 Hektar 9073 m2 yüzölçümündeki taşınmaz ise senetsizden yayla niteliği ile malik hanesi boş bırakılmak suretiyle tespit edilmişler … ve 61 arkadaşı ile Orman Yönetiminin itirazları komisyonca reddedilmiştir.
1993/12 – 13 – 14 Esas sayılı dosyalarda Orman Yönetimi bu yerlerin devlet ormanı sayılan yerlerden olduğu,
1993/18 Esas sayılı dosyada … 800 sayılı parselin dedesi … adına kayıtlı bulunan tapu kaydı kapsamında kaldığı,
1993/9 Esas sayılı dosyada … ve 44 arkadaşının 799 ve 800 parsellerin kendileri adına kayıtlı bulunan K. Sani 1926 tarih, 59 numaralı kayıt kapsamında kaldığı, 1597 sayılı parselin ise yayla olarak kendileri zilyetliğinde bulunduğu iddiası ile açmış oldukları davalar mahkemenin 1993/9 Esas sayılı dava dosyasında birleştirilmiş; … Köy Tüzelkişiliği ve … Köy Tüzelkişiliği kendi köylerine ait yayla yeri oldukları iddiası ile davaya katılmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda 799 sayılı parselin intifa hakkı … İlçesi … Köy Tüzelkişiliği ile … İlçesi … Köy Tüzelkişiliklerine ait olmak üzere mera olarak sınırlandırıp özel siciline kaydına, 800 sayılı parselin tespit gibi tesciline, 1597 sayılı parselin ise intifa hakkı … İlçesi … Köy Tüzelkişiliğine ait olmak üzere yayla olarak sınırlandırılıp özel siciline kaydına karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi, davalı … mirasçısı …, davacı …, … Köyü Tüzelkişiliği adına Muhtar …, davacı … ve arkadaşları vekili tarafından temyiz edilmiştir.
-2-
2010/14892 – 2011/170
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede tespit tarihine kadar yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunmamaktadır.
1- Mahkeme hükmü …’a 21/11/2008 tarihinde tebliğ edilmiş, temyiz dilekçesi ise, H.Y.U.Y.nın 432. maddesinde öngörülen 15 günlük yasal süre geçirildikten sonra 23/12/2008 tarihinde verilmiştir. Süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 3/4 Sayılı İnançları Birleştirme Kararı uyarınca, Yargıtayca da bu yolda karar verilebileceğinden, süresinden sonra yapılan temyiz isteminin reddi gerekmiştir.
2- Mahkemece, çekişmeli taşınmazların orman sayılmayan yerlerden oldukları, 799 parselin katılan köy tüzel kişilikleri kullanımında mera, 1597 parselin … Köy Tüzelkişiliği kullanımında yayla, 800 parselin ise davalılara ait çayır olduğu kabul edilerek hüküm kurulmuşsa da yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir.
Mahkemece çekişmeli taşınmaz başında yapılan keşifte hazır bulunan orman bilirkişisi tarafından orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeğini kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeğinin de memleket haritası ölçeğine bilgisayar ortamında (Net-Cad veya benzeri programlar kullanılarak) çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de gösterecek şekilde birbiri üzerine ablike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterilmiştir. Yöntemince yapılmış olan bu uygulamaya göre, çekişmeli 1597 sayılı parselin güneyde bir bölümünün yeşil renkli orman alanında kaldığı gözlenmektedir. Bu durum karşısında taşınmaz bölümünün bilirkişi tarafından uygulanan belgelerin düzenlendiği 1960 yılında orman alanı olduğu, zaman içerisinde ormandan açıldığının kabulü gereklidir. Ayrıca, mahkemece dinlenen ve komşu köyden olduğu anlaşılan bilirkişi tespitte esas alınan ve taraflarca dayanılan tapu kaydı sınırları yeterince belirlenememiştir. Daha sonra dinlenen bilirkişi ise … Köyünden olup tarafsız olması düşünülemeyeceği gibi bu kişinin anlatımları da uyuşmazlığın sözümünde yeterli değildir. Kaldı ki; 799 parselin tespitine esas alınan Haziran 1282 tarih 30 ve 41 numaralı tapu kayıtları ilk oluşumundan itibaren getirtilerek uygulanmamıştır. Kayıtların mevkisi, cinsi, sınırları ve kayıt malikleri ile dava taraflarının bağı bilirkişilere açıklattırılarak yöntemince uygulanmamış, fen bilirkişisinden bu sözleri denetlemeye elverişli kroki alınmamıştır.
Dosya arasındaki bilgi ve belgelerden kayıtların YAR – OBUZ – KIRAN gibi değişir nitelikte sınırlar içerdiği anlaşılmakla birlikte bunların eylemli biçimde orman niteliğindeki yerlerden olup olmadığı, taşınmazların eylemli ormana sınır olup varsa miktar fazlasının sınır olduğu ormana el atma yoluyla kazanılıp kazanılmadığı tartışılmamıştır.
Bu nedenle; mahkemece, yeniden taşınmaz başında yapılacak keşifte dayanak tapu kayıtlarının ilk oluşumundan itibaren tüm gittileri ve varsa krokileri, kadastro sırasında uygulanmışsa revizyon gördüğü tüm parsel tutanakları, komşu parsel ve dayanakları planı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında bir fen elemanı ile komşu köylerden seçilecek yaşlı, tarafsız yerel bilirkişiler aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, dayanak tapunun bu yere ait olup olmadığı duraksamaya yer vermeyecek bir biçimde belirlenmeli, varsa komşu parsellere ait kayıtlar da uygulanmak suretiyle bilirkişi anlatımları denetlenmeli; bu yerlere uydukları belirlendiği takdirde kayıtlar değişebilir sınırları içerdiğinden, 3402 Sayılı Yasanın 20/C ve 32/3 maddeleri gereğince yüzölçümüne değer verilerek kapsamları belirlenmeli; asıl taşınmazın kapsamı, orman veya ormandan açma değilse, miktar fazlasının sınırda bulunan eylemli ormandan açma yapılarak kazanıldığı kabul edilmeli, orman bilirkişisi
-3-
2010/14892 – 2011/170
… tarafından düzenlenen rapora ekli konum gösteriminde yeşil alanda görünen bölümün orman sayılan yerlerden olduğu kabul edilerek bu bölümü gösterir infaza elverişli kroki düzenlettirilmelidir.
Kayıtların bu yerlere uymadığı belirlendiği takdirde ise zilyetlik yönü üzerinde durulmalıdır.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ :
1- Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle; …’ın temyiz isteminin süre yönünden REDDİNE, istek halinde peşin harcın geri verilmesine,
2- Yukarıda 2. bentte açıklanan nedenlerle; … dışındaki tüm tarafların temyiz istemlerinin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde yatıranlara iadesine 18/01/2011 günü oybirliği ile karar verildi.