Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2010/13995 E. 2011/196 K. 18.01.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/13995
KARAR NO : 2011/196
KARAR TARİHİ : 18.01.2011

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı … tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Hükmüne uyulan Yargıtay 7. Hukuk Dairesinin 07/02/2008 gün ve 2008/808-412 sayılı bozma kararında; “Davacı taraf vergi kaydına ve zilyetliğe dayanmamıştır. Davalı … ise davalı taraf yararına taşınmaz edinme koşullarının gerçekleşmediğini öne sürmüştür. Somut olayda bu olgular eşliğinde kanıtlama yükümlülüğü davacı tarafa aittir.
Az yukarıda saptanan hukuksal olguların ışığı altında somut olaya bakıldığında dava ve temyize konu 101 ada 46 parsel sayılı taşınmazın sınırında eylemli biçimde devlet ormanı bulunmamaktadır. Ancak davacı tarafın tutunduğu vergi kaydında sınır yeri olarak “meşe” tarif edilmiştir. Kural olarak kayıtlar lehe olduğu kadar aleyhede delil olabilir. Hal böyle olunca orman yönünden yöntemine uygun araştırma ve soruşturma yapılması zorunludur. Ne var ki mahkemece orman yönünden yöntemine uygun bir araştırma ve soruşturma yapılmamıştır. Böylesine yetersiz araştırma ve uygulama ile hüküm verilemez.
O halde, sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için dava ve temyize konu taşınmazın bulunduğu bölgede 6831 Sayılı Orman Kanunu uyarınca orman sınırlandırması ve orman sınırlarında değişiklik yapılmasıyla ilgili yönetimsel işlemler yapılmış ise bölgede ilk kez yapılan çalışmalarda düzenlenen orman sınırlandırma harita ve tutanağı ile daha sonra bölgede 6831 sayılı Yasanın 1744 sayılı Kanunla değişik 2. aynı yasanın 2896, 3302 ve 3373 sayılı yasalarla değişik 2/B maddesi hükmü uyarınca yapılan yönetimsel işlemlerin dayanağı harita ve eki belgeler kesinleşme günlerini gösterecek şekilde orman idaresinden getirtilmeli, dava dışı 41 parsel sayılı taşınmaz dava konusu ise usulün 43 ve onu izleyen maddeleri hükmü uyarınca dava dosyaları birleştirilmeli, sözü edilen dava dışı 41 parsel sayılı taşınmaz davalı olupta, sonuçlanmış ve hüküm kesinleşmiş ise deliller değerlendirilirken özellikle göz önünde tutulmasının zorunlu olduğu düşünülmeli, bundan sonra yöreyi iyi bilen elverdiğince yaşlı, yansız yerel ve uzman bilirkişi fen memuru ve uzman ormancı bilirkişi hazır olduğu halde taşınmaz başında yeniden keşif yapılmalı, yerel bilirkişi yardımı uzman ormancı bilirkişi eliyle bölgede orman sınırlandırması ve orman sınırlarında değişiklik yapılmış ise bununla ilgili açık bir anlatımla 6831 Sayılı Yasanın 1744 Sayılı Kanunla değişik 2 ve aynı yasanın 2896, 3302, 3373 Sayılı Yasalarla değişik 2/B maddesi hükmü uyarınca yapılan yönetimsel işlemlerin dayanağı harita ve eki belgeler yerine uygulanmalı, uygulamada kadastro paftasının ölçeği ile orman sınırlandırması ve orman sınırları dışına çıkarma ile ilgili yönetimsel işlemlerin dayanağı haritaların ölçekleri eşitlenmeli, yerel bilirkişi yardımı uzman bilirkişi eliyle haritalar çakıştırılarak yerine uygulanmalı, özellikle uygulamada haritalarda tarif edilen belli poligon ve
-2-
2010/13995-2011/196

röper noktalar ile arz üzerindeki doğal yada yapay sınır yerlerinden yararlanılmalı, çekişmeli taşınmazın bulunduğu bölgede orman sınırlandırması yapılmamış ise 6831 Sayılı Yasanın 1. maddesi hükmü uyarınca orman araştırması yapılmalı, bu inceleme ve değerlendirme yapılırken taşınmazın fiziksel yapısı, meyil durumu, komşu taşınmazlarla mukayesesi yapılmalı, ayrıca taşınmazın sınır komşularını oluşturan taşınmazların eylemli durumu da dikkate alınmalı, bu yolla taşınmaz mahkemece bizzat görülüp gözlenmeli, gözlem keşif tutanağına aynen yansıtılmalı, uzman ormancı bilirkişilerden ve uzman fen memurundan keşfi izlemeye bilirkişi sözlerini denetlemeye ve çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olup olmadığını duraksamasız gösterecek biçimde ayrıntılı, gerekçeli rapor alınmalı, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Bozmaya uyulduktan sonra mahkemece, davacılar tarafından aynı iddia ile 41 sayılı parsele yönelik Hazine aleyhine açılan dava ile eldeki dava birleştirildikten sonra davanın kısmen kabulüne, dava konusu 46 sayılı parselin tamamı ile 41 sayılı parselin (A) işaretli 11.388,88 m2 bölümünün kadastro tespitinin iptaliyle davacılar adına tapuya tesciline, 41 sayılı parselin (B) işaretli bölümünün tespit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davalı … tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 5304 Sayılı Yasa ile değişik 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi hükmüne göre orman sınırlandırması yapılmış, taşınmaz orman sınırları dışında bırakılmıştır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Yasasının değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 18.01.2011 gününde oybirliği ile karar verildi.