Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2010/12903 E. 2010/16311 K. 21.12.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/12903
KARAR NO : 2010/16311
KARAR TARİHİ : 21.12.2010

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı … Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R

Yörede 2007 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında … Köyü 154 ada 2 parsel sayılı 2296.28m2 yüzölçümündeki taşınmaz, bağ niteliğinde belgesizden kazandırıcı zaman aşımı zilyetliği nedeniyle davalı adına tespit edilmiştir. Davacı … Yönetimi, taşınmazın bir bölümünün kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kaldığı iddiası ve tespitin iptali ile orman niteliğinde Hazine adına tescili istemi ile dava açmıştır. Mahkemece davanın reddine, çekişmeli parselin tespit gibi davalı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hükmün Orman Yönetimi tarafından temyizi üzerine Yargıtay 20 Hukuk Dairesince bozulmuştur. Hükmüne uyulan 30/09/2009 tarih, 2009/13427-13844 Sayılı ilamda; “Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu yetersiz olduğu gibi delillerin değerlendirilmesinde de hataya düşüldüğü, davanın kesinleşen orman kadastrosuna dayanılarak açıldığı, Dairece daha evvel temyiz incelemesi yapılan mahkemenin 2009/36- Dairenin 2009/ 9313 Esas Sayılı dosyasına gönderilen 28/11/2008 tarihli Kütahya Orman Bölge Müdürlüğü yazısından orman kadastro haritasının altlık olarak hazırlandığı, geçerli bir harita olmadığının anlaşıldığı, 02 Eylül 1986 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan 6831 Sayılı Orman Yasasına Göre Orman Kadastrosu ve Aynı Yasanın 2/B Maddesinin uygulanması Hakkındaki Yönetmeliğin 54. maddesi uyarınca hazırlanan Orman Kadastrosu Teknik İzahnamesinin 49. maddesinde yazılı “orman sınır noktası ve hatların uygulanmasında tutanaklardan, orman kadastro haritasından, … fotoğraflarından, varsa ölçü karnelerinden, nirengi, poligon, röper noktalarından yararlanılır. Sınırlama tutanakları ile orman kadastro haritaları arasında çekişme olduğunda ölçü değerleri ve tutanaktaki ifadeler arazinin durumuna göre incelenir, hangisi daha çok uyum gösteriyorsa ve gerçek duruma uygun ise o esas alınır.” hükmü ile 15.07.2004 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkında Yönetmeliğin “Teknik İşler” başlıklı Dokuzuncu Bölümde yazılı esaslar birlikte değerlendirildiğinde tutanaklardaki anlatımlara değer verilerek uyuşmazlığın çözülmesi gerektiği, tutanaktaki anlatımlardan orman sınır hattının kişilere ait … alanları ile ormanın o günkü doğal sınırlarının esas alınarak orman sınır hatlarının belirlendiğinin anlaşıldığı, bu sınırın belirlenmesinde en doğru yol göstericinin ise yine o tarihteki … fotoğrafına yansıyan orman ve … alanlarının görüntüleri olduğu, çekişmeli yerde orman kadastrosunun yöreye ait … fotoğraflarından yararlanılmak suretiyle yapıldığı, bu yöntemle yapılan orman kadastrosunda orman tahdit nokta ve hatlarının … fotoğraflarına işlendiği ve detay tariflerinin günlük olarak düzenlenen tutanaklara yazıldığı, arazi çalışmaları bitirildikten sonra … fotoğrafları stereomikrometre – SGM4 aletiyle değerlendirilip orman sınır nokta ve hatlarının 1/10000 ölçekli haritalar üzerine aktarılarak orman tahdit haritaları oluşturulduğu, bir yörede orman kadastrosu hangi yöntemle yapılmışsa mahkemece uyuşmazlığın çözümünde de o yöntemin uygulanması gerektiği, diğer taraftan Dairede incelemesi yapılan dava dosyalarının bir
kısmında davalıların H.Y.U.Y.’nın 151/5 madde hükmüne uygun olarak alınan imzalı beyanlarında Orman Yönetiminin davasını kabul ettiklerini bildirdikleri, daha sonraki oturumlarda ise yargılama giderlerinden kurtulmak amacıyla bu şekilde beyanda bulunduklarını, taşınmazın … alanı olduğunu ve zilyetliklerinde bulunduğunu bildirerek davanın reddini istedikleri, mahkemece davalıların bu son beyanlarına değer verilerek davanın reddine karar verildiği, davalıların usulen belgelendirilen kabul beyanının H.Y.U.Y.’nın 95. maddesi hükmüne göre davadan feragat gibi kesin hükmün sonuçlarını doğurduğu, davanın kabulü ile dava konusu uyuşmazlığın sona erdiği ve mahkemece davalının kabul beyanı göz önünde bulundurularak davanın kabulüne karar vermesi gerektiği; davalının, kabul beyanının iradesini sakatlayan bir işlemle alındığını da iddia etmediği, bu beyandan sonra mahkemece taşınmazın orman sayılan yerlerden olup olmadığı konusu araştırılmışsa da bu durumun davalının kabulden dönmesine olanak sağlamadığı ve davalının kabulü ile bağlı olduğu, mahkemece bu yönün de gözetilmediği, açıklanan nedenlerle mahkemece birbirine yakın olan ve aynı orman sınırını ilgilendiren bir çok parselin aynı iddia ile dava konusu edildiği, bu konuda mahkemede pek çok dava dosyası bulunduğu anlaşıldığından, birbirine komşu ya da yakın komşu olan parsellere ait dava dosyaları gruplandırılarak bu dava dosyalarının birinde yörede 1997 yılında yapılan orman kadastrosunda kullanılan, orman sınır, nokta ve hatlarının işlenmiş olduğu … fotoğrafı bulundukları yerlerden getirtildikten sonra önceki bilirkişiler dışında halen … ve Orman Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman yüksek orman mühendisleri arasından seçilecek üç orman mühendisi ve bir harita mühendisinden veya olmadığı takdirde bir tapu ve … memurundan oluşturulacak bilirkişi kurulu aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritası ile orman sınır nokta ve hatlarının işlenmiş olduğu … fotoğraflarının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ve … fotoğrafının ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine ablike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın konumunu … parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri yalnız büro incelemesi değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan … yapısı ve üzerindeki bitki örtüsünü de inceleyen, krokili, bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınması, yukarıda izah edilen tüm bu olgular yanında 6831 Sayılı Yasanın 7 maddesini değiştiren 4999 Sayılı Yasanın 3 maddesinde “……. evvelce sınırlaması yapılmış olup da herhangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış ormanların……. orman kadastrosu ve bu ormanların içinde ve bitişiğinde bulunan her çeşit taşınmaz malların ormanlarla müşterek sınırlarının tayini ve tespiti ile 2 nci madde uygulamaları ile ilgili olarak kadastrosu kesinleşmiş yerlerde tespit edilen fennî hataların düzeltilmesi işleri orman kadastro komisyonları tarafından yapılır.” hükmü yer aldığından; 02/09/1086 Tarih ve 192095 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6831 Sayılı Orman Kanununa Göre Orman Kadastrosu ve Aynı Kanunun 2/B Maddesinin Uygulanması Hakkında Yönetmelikte de benzer hükümler bulunup 15/07/2004 Tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Orman Kadastrosunun Uygulanması Hakkında Yönetmeliğin 26/h maddesi gereğince herhangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış ormanların orman kadastro komisyonlarınca devlet ormanı olarak sınırlandırılacağı belirtildiğinden … fotoğrafındaki … alanı-orman sınırının esas alınması, … fotoğrafına göre orman alanı olarak görünen ve ayrıca eylemli orman niteliğinde bulunan taşınmaz bölümlerinin orman niteliği ile Hazine adına tesciline karar verilmesi gerektiğinin düşünülmesi, davalının kabul beyanı bulunan dosyalarda bu durum ve kabul beyanından dönülemeyeceğinin de nazara alınması, tüm deliller birlikte değerlendirilerek oluşacak sonuca göre bir hüküm kurulması “ gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne çekişmeli taşınmazın bilirkişi krokisinde (A) harfi ile gösterilen 579.55 m2’lik bölümünün bitişiğindeki Karakuz Devlet Ormanı ile birleştirilmek suretiyle tek parsel halinde orman niteliği ile Hazine adına, (B) harfi ile gösterilen 1716.73 m2’lik bölümünün davalı adına tapuya tesciline, davalı ilk celse gelerek davayı kabul ettiğinden ve hakkında dava açılmasına sebebiyet vermediğinden yargılama giderlerinin davacı … Yönetimi üzerinde bırakılmasına karar verilmiş; bu karar Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tespit tarihinden önce 1997 yılında yapılıp 26/05/1999 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu ile 2/B madde uygulaması bulunmakta ve daha sonra 5304 Sayılı Yasa ile değişik 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesine göre yapılan aplikasyon ve 2/B madde uygulamaları ise temyize konu davanın varlığı nedeniyle kesinleşmemiştir.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 21/12/2010 gününde oybirliği ile karar verildi.