YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/12431
KARAR NO : 2010/16385
KARAR TARİHİ : 21.12.2010
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tespit davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar ve davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar, tapu kaydına dayanarak yörede 1995 tarihinde yapılan ve 27.04.1999 tarihinde ilan edilen 2/B uygulaması sırasında… Köyü 172 sayılı parselin tamamen, 165 sayılı parselin kısmen orman sınırları içinde bırakıldığını belirterek davalı taşınmazın orman olmadıklarının tespiti ile orman sınırları dışına çıkartılması istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece, dava konusu 172 parsel ile 165 sayılı parselin (A) ve (B) kısımları yönünden davanın reddine, 165 sayılı parselin (A) ve (B) işaretli kısımları dışında kalan bölüm yönünden davanın kabulü ile bu kısmın orman olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davacılar ve davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, çekişmeli taşınmazların orman olmadığının tespitine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1944 yılında 3116 Sayılı Yasa gereğince orman kadastrosu yapılmıştır. 1995 yılında 3302 Sayılı Yasa ile değişik 2/B ve aplikasyon uygulaması yapılmıştır. Genel arazi kadastrosu 1954 yılında yapılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, çekişmeli 172 sayılı parsel ile 165 sayılı parselin … bilirkişi raporunda (A) ve (B) işaretli bölümlerinin 1944 yılında yapılan orman kadastro sınırları içinde bırakıldığı, 1995 yılında yapılan 2/B uygulamasında 172 sayılı parsel ile 165 parselin (A) işaretli bölümünün Hazine adına orman sınırları dışına çıkartıldığı, (B) bölümünün ise orman sınırları içinde bırakıldığı anlaşıldığına göre 172 sayılı parsel ile 165 sayılı parselin (A) ve (B) bölümleri için davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ne var ki, 165 sayılı parselin orman sınırları dışında bulunan bölümüne yönelik bir dava bulunmadığı halde bu bölümün orman olmadığının tespitine ve davacılar yararına vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmesi doğru değilse de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hüküm fıkrasının 1c – 4 ve 5. bentlerinin çıkartılmasına, 4. bent yerine, “Davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık
-2-
2010/12431 – 16385
Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 575.00.-‘… TL. vekalet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davalılara verilmesine” cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve hükmün H.Y.U.Y.’nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, aşağıda … onama harcının davacı gerçek kişiler ve Orman Yönetimine ayrı ayrı yükletilmesine, Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 21/12/2010 günü oybirliğiyle karar verildi.
…