YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/12316
KARAR NO : 2011/336
KARAR TARİHİ : 20.01.2011
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı gerçek kişiler tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacılar … ve … 26.06.2009 tarihli dilekçesiyle, Nisan 1977 tarih 2 sıra numaralı tapu kaydı kapsamında kalan 11280 m2 yüzölçümündeki taşınmazın orman ile ilgisi olmadığı halde, yapılan kadastroda orman sınırları içinde bırakıldığını, orman olarak davalı yönetim adına oluşan tapu kaydının iptalini ve adlarına tapuya tescilini istemişlerdir. Mahkemece devlet ormanı olarak kadastro tesbiti kesinleşen …,… ada 1 parsel sayılı taşınmaz içinde kalan ve fen bilikişi krokisinde (A) ile gösterilen 32012,29 m2 yüzölçümündeki çekişmeli taşınmazın orman sayılan yerlerden olduğu ve ormandan açıldığının belirlendiği gerekçesiyle davanın REDİNE karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişiler tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 25.07.2008 tarihinde kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde bırakılan ve orman niteliğiyle Hazine adına tesbiti kesinleşen taşınmazın, tapu kaydının iptali ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tapuya tesciline ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde ilk orman kadastrosu 1968 yılında yapılıp 1969 yılında kesinleşmiştir. Daha sonra 2896 Sayılı Yasa hükümlerine göre 1985 yılında yapılan aplikasyon, sınırlandırması yapılmamış ormanların kadastrosu ve 2896 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulaması ilan edilmeden 3373 Sayılı Yasa yürürlüğe girdiğinden, çalışmalar bu yasa hükümlerine göre tamamlanarak 27.01.1988 tarihinde ilan edilmiştir.
Arazi kadastrosu 1997 yılında yapılıp, mış, …,… ada 1 parsel sayılı taşınmaz, devlet ormanı niteliğiyle Hazine adına tescil edilmiştir.
Her ne kadar çekişmeli taşınmazın bulunduğu 376 ada 1 sayılı parselin tesbit tutanağı ve tapu kaydı getirtilmemiş, davacı tarafın tutunduğu tapu kaydının genel kadastroda niçin uygulanmadığı sorulmamışsa da, eski tarihli memleket haritası, amenajman planı, hava fotoğrafı, orman kadastro tutanak ve haritaları ile kadastor paftasının uygulanmasına dayalı araştırma, inceleme ve keşif sonucu düzenlenen uzman bilirkişi ve fen bilirkişi raporuyla çekişmeli parselin öncesi itibariyle kısmen tam kapalılık oluşturmayan yapraklı ağaç ve kısmen tam kapalı ibreli orman ağaçları ile kaplı orman alanı olduğu, 1985 ila 1987 yılında yapılıp, 27.01.1988 tarihinde ilan edilen orman kadastrosunda orman olarak sınırlandırıldığı ve dava tarihine kadar 3373 Sayılı Yasa ile değişik, 6831 Sayılı Yasanın 11/1. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürelerin geçtiği belirlenip, yasaların kimseye sonsuz başvuru hakkı tanımadığı, uyuşmazlıkların son ermesi ve yeni uyuşmazlıklara neden olunmaması açısından,
-2-
2010/12316-2011/336
zamanaşımı ve hak düşürücü sürelerin getirildiği, hak düşürücü sürenin, öncelikle incelenmesi gereken dava şartı olduğu, somut olay için 6831 Sayılı Yasanın 11/1. maddesinde öngürülen hak düşürücü sürenin geçtiği, başka deyişle dava şartının gerçekleşmediği gözetilerek davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığına göre, davacı gerçek kişilerin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 20.01.2011 günü oybirliği ile karar verildi.