Yargıtay Kararı 20. Hukuk Dairesi 2010/10944 E. 2010/13629 K. 04.11.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 20. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/10944
KARAR NO : 2010/13629
KARAR TARİHİ : 04.11.2010

MAHKEMESİ:Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tapu iptali tescil ve elatmanın önlenmesi davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı … tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı … Yönetimi, 16/12/09 tarihli dilekçesiyle, … . 124 ada 34 parselin tapuda davalı adına kayıtlı olduğunu, yörede 2006 yılında yapılan ve ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde bırakıldığını, taşınmazın tahdit içerisinde kalan kısmının tapu kaydının iptalini ve orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tescilini, davalının elatmasının önlenmesini istemiştir. Mahkemece davanın KABULÜNE, çekişmeli parselin tapu kaydının iptaline ve orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tesciline, davalının elatmasının önlenmesine karar verilmiş, hüküm davalı … tarafından temyiz edilmiştir.Dava dilekçesindeki açıklamaya ve dosya kapsamına göre dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptal ve tescili, davalının elatmasının önlenmesine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 2006 yılında 6831 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan ve kesinleşen orman kadastrosunda, dava konusu taşınmaz orman sınırları içinde bırakılmış, 1965 yılında yapılan tapulamada ise kişiler adlarına özel mülk olarak tesbit ve yolsuz olarak tescil edilmiştir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve 6831 Sayılı Orman Yasasının 7. maddesi “Devlet ormanları ile evvelce sınırlaması yapılmış olup da herhangi bir nedenle orman sınırları dışında kalmış ormanların, orman kadastrosu ve bu ormanların içinde ve bitişiğinde bulunan her çeşit taşınmaz malların ormanlarla müşterek sınırının tayini ve tesbiti orman kadastro komisyonları tarafından yapılır.” hükmü gereğince yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulamasına ait harita ve tutanaklar ile arazi kadastrosu paftasının uzman orman ve … bilirkişisi tarafından uygulanması sonucu, dava konusu taşınmazın 2006 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kaldığı, 31.12.1981 tarihinden önce bilim ve … bakımından orman niteliğini yitirmesi nedeniyle Hazine adına orman sınırları dışına çıkartılma işleminin de kesinleştiği, 6831 Sayılı Yasanın 11/1. maddesinde öngörülen orman kadastrosunun iptali için öngörülen hak düşürücü sürelerin geçtiği, davacı; genel arazi kadastrosundan önceki hukuki sebeplere değil, kadastrodan sonraki hukuki nedene dayanarak iptal ve tescil istediğinden, somut olayda 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesi hükümlerinin uygulanma olanağının bulunmadığı, orman kadastrosunun kesinleşmesiyle taşınmaz kamu malı niteliğini kazandığı ve mülkiyet hakkının Hazineye geçtiği, bu nedenle; mahkeme kararının yenilik doğuran (inşai) mülkiyet hakkını sona erdiren bir hüküm olmayıp, mevcut durumu saptayıp hukuksallaştıran, açıklayıcı (ihzari) bir hüküm olduğu, bu tür kayıtlarda T.M.Y.’nın 1023. (E.M.Y. 931 – İsviçre M.Y.974) maddesindeki “iyi niyetle edinme” kuralının da uygulanamayacağı belirlenerek kaydın iptaline karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı … Başkanlığının temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda … onama harcının temyiz edene yükletilmesine 04/11/2010 günü oybirliğiyle karar verildi.